English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ U ] / Uzun lafın kısası

Uzun lafın kısası translate Russian

291 parallel translation
Uzun lafın kısası, işi bıraktım.
Вот почему я выбываю из игры.
Uzun lafın kısası bir satıcı olmak istiyorsun, değil mi?
- То есть, ты хотел бы стать клерком?
Uzun lafın kısası Craig, inanıyorum ki dürüst ve akıllısın.
Если вкратце, Крэг, я уверен, что ты честнейший и умнейший человек.
Uzun lafın kısası, sen bir yatırımsın ve bunun karşılığını vereceksin.
Можно сказать, что ты инвестиция... и ты должен окупаться.
- Evet efendim, uzun lafın kısası.
- Уж лучше кратким быть, чем мешкать.
Uzun lafın kısası, size yardım etmezsem bu işi beceremezsiniz.
Короче, если вам не помочь, то вы уже раскисаете?
Uzun lafın kısası, esnaflık zor iş.
В общем, жизнь тяжёлая, дон Винченцо.
Uzun lafın kısası, parayı dün gece Beineberg'in çekmecesinden aldın.
Ладно не тяни, признайся, что сегодня ночью ты взял деньги из шкафчика Байнеберга.
Uzun lafın kısası, Marksizmden kaçış yok.
Это, брат, марксизм, от него никуда не денешься.... наука.
Uzun lafın kısası, Kaptan, askere aldılar beni.
Более простым языком, капитан, Они заставили меня!
Uzun lafın kısası, Onların deyimiyle 6 aylık bi göz hapsindeyim.
Короче говоря, суд установил мне шестимесячный испытательный срок.
Diğerleri fuhuşu, köleliği, korkaklığı ve tembelliği... Uzun lafın kısası, dini savaşlardan rahim kanserine kadar dünyadaki tüm kötülükler sizin suçunuz..
ƒругие изобрели проституцию, рабство, трусость, лень ороче говор €, благодар € вам мы имеем всЄ зло в мире - начина € с религиозных войн и конча € раком матки.
- Uzun lafın kısası kaptan, aramızdaki farklılıkları bir kenara bırakıp yapılması gereken şeylerin üzerine odaklanmamızı istiyor.
- Дело в том что капитан хочет забыть про все разногласия и сосредоточиться на том, что нужно сделать немедленно.
Uzun lafın kısası, indirilen valizlerinin başında dururken
Короче говоря, Когда она присматривала за тем, как разгружают ее сумки,
Uzun lafın kısası, olay bitkilerin kirletici maddelere karşı dirençli olmasını sağlayan genleri seçmekten ibaret.
Чтобы остановить это, необходимо определить гены, которые позволят сопротивляться заражению
Yani, uzun lafın kısası sanırım bize hizmet edersen, biz de seni kurtarabiliriz.
Итак, сократим разговоры... К минимуму... Я думаю, если ты окажешь нам услугу, мы сможем помочь тебе.
6inç dışarı, 5inç içeri artık, artık kızgın 1inç'im var uzun lafın kısası :
Было шесть дюймов, пять ушло Остался лишь один злосчастный дюйм Конец длинной истории
Uzun lafın kısası, bu olay kadromuzda bir boşluk yaratıyor.
Практически это оставляет нас с дырой в нашем штате.
Uzun lafın kısası...
Указание сверху...
Uzun lafın kısası..
Всего лишь мельком, но всё-таки...
Uzun lafın kısası, sanırım verilen emirleri uygulamış olduk, efendim.
Это длинная история, но вкратце : Я считаю, что мы выполнили поставленную перед нами задачу, Сэр.
- Uzun lafın kısası onu bulamıyoruz, çünkü göremiyoruz.
- Короче говоря мы не можем его найти, потому что мы не можем его видеть.
Ve uzun lafın kısası, senin adına çok mutluyuz Pace.
Пейс.
- Cumartesi olacak ve 24 saat süren bir şey. Annem de gerçekten kazanmak istiyor ve partneri onu terk etti. Uzun lafın kısası acaba Franklin olayını gelecek cumartesiye alabilir miyiz?
- Это в субботу, и он длится 24 часа, и мама очень хочет выиграть, а партнер ее кинул, и, короче, есть хоть какой-то шанс перенести нашу встречу по поводу "Франклина" с этой субботы на следующую?
Uzun lafın kısası, hiçbir işe yaramıyordu.
Короче говоря, это не стоило и выеденного яйца. To make a long story short, it wasn't worth a damn.
Uzun lafın kısası.
Расскажу вкратце.
Kirk pizzayı askıya koyarken pizza askısı çöktü. Pizza kaydı. Uzun lafın kısası Kirk'ün ciddi peynir yanıkları var.
Ну, и как только Кирк поставил пицу на подставку и что-то порушилось на срезе пиццы, долгая история, короткая - на Кирка упал горячий сыр
Uzun lafın kısası, Tost firması açılışımı duymaktan mutlu oldu.
И без промедления компания тостеров приняла мой довод.
Herneyse, uzun lafın kısası...
И всё равно, если в двух словах...
Uzun lafın kısası seni çok seviyorum.
Самoе главнoе - я тебя всей душoй люблю.
Yok, uzun lafın kısası.
Так что...
Uzun lafın kısası, ikinci gece ateşin başında Scrabble oynuyorduk.
Короче : Во вторую ночь Мы играли в Скрабл возле огня
Uzun lafın kısası, elinizi gösterdiniz.
Проще говоря, вы переоценили свои возможности.
Dinle uzun lafın kısası... Görünmezliği kalkana çevirdik ve senin Jumper'ının etrafında genişlettik.
Слушайте, длинная история вкратце, мы преобразовали маскировку в щит, и распространили его на ваш Джампер.
Peki uzun lafın kısası?
Ладно, так что в итоге? Будет почти невозможно найти полковника
Uzun lafın kısası. Sanırım bu kısmı geçtik.
Разговор затянулся.
Uzun lafın kısası, bir öğrencinin hayalarını tutmasına sevindim, çünkü en azından onu kategorize edebiliyorum.
Так что, в итоге... я рад, что он щупал своих учеников, потому что это я хотя бы могу классифицировать.
Ama uzun lafın kısası, işleri değiştirmemiz gerekecek.
но пока этого нет, нам нужно действовать активно.
Uzun lafın kısası, beni hamile bıraktı ve benim bir karar vermem gerekti.
Короче говоря, он обрюхатил меня, и я была вынуждена принять решение.
Uzun lafın kısası, bir Drama Desk Ödülü kazandım.
Зато я получил награду за драматизм.
- Uzun lafın kısası, işi alamadım. - Ne?
Ну, если коротко, то я пролетел мимо работы.
Uzun lafın kısası, bir kızı ömürboyu hapse yolladım.
Я обрёк девочку на пожизненное заключение.
Uzun lafın kısası Bayan Vasser, bu kötü davranış.
Проще говоря, миссис Вассер, он плохо себя ведёт.
Uzun lafın kısası, bu dilin dil bilgisine sıkıştırılan kara ve beyaz büyü hakkında yavan iddialara sahip olan Yeni Nesil kuramcılar ile karşılaşmasıdır.
Не вдаваясь в детали истории, он вошёл в столкновение с новыми течениями в лингвистике, которые замалчивают наличие носителей чёрной и белой магии, включая грамматику их языков.
Uzun lafın kısası, bu kadar kötü bir aşçı olduğum için Tanrı'ya şükürler olsun. Yoksa asla Ted'le tanışamayacaktım.
Длинная история короткая, хорошо что я так плохо готовлю или я бы никогда не встретила Теда.
Uzun lafın kısası kendimi köşeye sıkışmış hissediyorum ve huysuz davranıyorum ve bu silahı benden bir özür olarak kabul edersen sevinirim.
Я хочу сказать, что я чувствую себя загнанным в угол, и от этого становлюсь вспыльчивым, как недавно и я буду рад, если ты примешь этот пистолет как знак того, что я прошу прощения.
Uzun lafın kısası Charlie silahını kapıp hayvanı kafasından vurmuş ama o kadar çırpınıyormuş ki, kurşun işlememiş ve geri sekerek Charlie'yi omzundan yaralamış.
Простите... Чарли хватает ружье и стреляет ему в голову, но бык-то скакал как ненормальный, и пуля отскочила. Срикошетила, вернулась назад и угодила Чарли прямо в плечо.
Uzun lafın kısası, ifadeniz davada herhangi bir şeyi aydınlatmış değil.
Ваше признание не пролило нового света на это дело.
Uzun lafın kısası...
Итак, без дальнейших отлагательств,
Uzun lafın kısası, hapse giriyorum.
- Господи.
Uzun lafın kısası...
Короче говоря...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]