Çağır onu translate Russian
516 parallel translation
Çağır onu.
Позови её.
Çağır onu.
- Позовите её.
Billie diye çağır onu.
Зови ее, Били.
Çağır onu.
- Позови его.
Devam et, çağır onu.
Продолжай звать его.
Hayır, şef onu çağırdı.
Нет! но он может чем-нибудь нам помочь
Adeta çağırıyordu onu.
И ей там понравилось.
Onu aşağı indir, yardım çağır.
Френчи, отведи её вниз, помоги.
Şoförümü çağırırsanız, onu aşağıya taşır.
Если вы позовёте моего шофёра, он сможет отнести её вниз.
Haydi, götür onu ve kardeşlerini çağır.
И зови своих братьев.
Aşk için dua ederiz, onu çağırırız onun için yalvarırız, ağlarız, taklit etmeye çalışırız... Ona sahip zannederiz kendimizi, yalanlar söyleriz hakkında...
Мы призываем любовь умоляем и плачем о ней, пытаемся ей подражать думаем, что владеем ею, лжём о ней...
Yapma, lütfen yemin etme, Lordum. Geri çağırın onu, aziz Prensim.
- О, не бранись, мой милый Бекингем.
Onu çağırıyorum.
Я ее позову.
Onun için, çağırmak istiyorsanız, çağırın onu.
Так что если вы хотите пригласить его, ступайте и пригласите.
"Doğanın şahaseri" onu böyle çağırırım.
Я называю ее "Чудо природы".
Bu, senin onu çitin içine... ilk çağırışın mıydı?
Это был первый случай, когда вы просили его зайти за ограду?
İnsanlar onu Pislik Pepe diye çağırırlardı.
Простите за это слово, ваша светлость.
Sayın Başkan, herhalde onu telefona çağırıyorlar.
Мистер президент, я думаю, нам удалось с ним связаться.
" Hele Transilvanya Prensi onu yanına çağırıp
Да бросьте, с новенькими так всегда.
İnek mi? Onu böyle mi çağırıyorsun?
Ты её так зовёшь?
Onu götürün ve sıradaki davayı çağırın.
Следующее дело.
Gözlerini yum ve onu çağır.
Просто закрой глаза... и позови его.
Gözlerini yum ve onu çağır.
Закрой глаза и позови его.
Onu terk mi etmeliyim, Bağırıp çağırmalımıyım
Кто мне даст совет - гнать его, иль нет?
Y.R. onu Pinky diye çağırır.
Ай. Эр. назвал ее Пинки.
Adamı yemeğe çağırırsan onu doyurman gerek
А если вы соберетесь накормить этого человека, То предложите ему.
Çağırın onu karşıma çıksın!
Попроси его войти.
- Onu çağır.
- Вон там.
Onu çağırıyorum.
Я иду за ним.
Hayır, sadece seni burada tutma düşüncesine, karşı olmazdım... onu çağırmadan.
Да как сказать. Вас я бы задержала с удовольствием. Но ему звонить бы не стала.
Onu buradan alıp götürecek birini çağırırız.
Вызовем кого-нибудь, чтобы его забрали.
Gerçek adı Tyson, Onu Tiger diye çağırıyorlar.
На самом деле его фамилия Тайсон, но все зовут его Тигром.
- Onu çağırır mısınız?
- Не позовешь его? - А в чем проблема?
Onu arasan iyi olur Ve... bir ambulans çağırın
Тебе лучше позвонить ему. И... вызвать скорую.
Bildiğiniz gibi tezimi 10 yıl önce Franco Tribbo hakkında yazmıştım. Basın onu "Geceyarısı Katili" diye çağırıyordu ve onunla birkaç kez konuşmuştum.
Как вы знаете, 10 лет назад я написала диссертацию о Франко Триббо..... которого пресса называла "Полночный Потрошитель", и я говорила с ним несколько раз.
Botu deneme maksatlı olarak, onu dükkana çağırıp orada öldürebiliriz.
Мы можем зайти в мастерскую, для примерки, и убить его там.
İlk yarışmacımız, Florida, Jacksonville'den, beş yıldır yenilgi almayan onu birlikte çağıralım, Bull Hurley!
Наш первый финалист из Джексонвилля, штат Флорида, непобедимый в течении пяти лет. Встречаем его. Булл Хёрли.
Nişan al, at ve onu ismiyle çağır.
Хорошенько прицелься, бросай камень и зови ее по имени.
Ve burada onu "Dişi Partizan" diye çağırıyorlar.
А в округе ее обзывали партизанкой.
- Evet onu Miscka diye çağırıyorlardı.
- Да, его звали Мишка.
Bir feministi sinirlendirmek mi istiyorsunuz onu sperm yakalayıcı diye çağırın bu dikkatini çekecektir.
Хотите разозлить феминистку? Назовите её спермоглотом! Это привлечёт её внимание!
Onu nasıl çağırırdın?
Как ты ее назвал?
Onu çağırıp biraz konuşalım.
Думаю, пора пригласить его на беседу.
Sıradaki parça... bir kız ve onun midillisi hakkında. Onu "Vahşi Ateş" olarak çağırıyordu.
Следующая песня - тоже о девочке и ее пони. "Дикий огонь".
Taraftarlar onu dörtnala giden ceylan diye çağırır.
Eго называют Галопирующая Газель.
Onu buraya çağır.
Давай позовем ее сюда.
Onu böyle çağırırdık.
Так мы его называли.
Daire 4000 Frank. Lütfen onu çağırıp, 3000 Frankı kabul edin.
Она готова была потратить только три тысячи франков, а квартплата четыре тысячи франков, включая расходы по эксплуатации, за истекший период.
Onu sahte bir denemeye çağırırız. Sen anlamsız replikler yazarsın.
Мы позовем ее, типа, на прослушивание, а ты напишешь несколько ничего не значащих строк.
Onu buraya çağır kardeşim.
Такие как Чарли.
O halde, güvenliği çağırıp onu odanızdan çıkarttırmam gerekecek.
Я прикажу охране забрать мальчика.
onur 51
önünde 25
onun 448
onu severim 35
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onu görmek ister misin 19
onunla 141
onu bul 30
onun neyi var 30
önünde 25
onun 448
onu severim 35
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onu görmek ister misin 19
onunla 141
onu bul 30
onun neyi var 30
onu buldular 16
onu bana ver 330
onu buraya getir 82
onu sevdin mi 31
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu sevmiyorum 46
onu buldum 214
onun için 179
onu seviyorum 468
onu bana ver 330
onu buraya getir 82
onu sevdin mi 31
onu ben buldum 23
onu bana getir 26
onu sevmiyorum 46
onu buldum 214
onun için 179
onu seviyorum 468
onu biliyorum 95
onu seviyorsun 78
onu bilmiyorum 36
onu seviyor musun 173
onu duydum 61
önüne bak 138
onu sevdim 104
onun yerine 89
onun da 23
onu geri ver 55
onu seviyorsun 78
onu bilmiyorum 36
onu seviyor musun 173
onu duydum 61
önüne bak 138
onu sevdim 104
onun yerine 89
onun da 23
onu geri ver 55