English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ Т ] / То значимое

То значимое traducir turco

70 traducción paralela
Наконец-то я получил шанс сделать нечто значимое и важное.
Nihayet gerçekten anlami olan bir sey yapma firsatim var su an.
Думал, буду делать новости, связи с общественностью, что-то значимое.
Televizyoncu olduğumda, habercilik halkla ilişkiler anlamlı bir şeyler yapacağımı sanıyordum.
Как это будет выглядеть, когда ты подаришь ей что-то значимое... и дорогое, а её дружок Джоуи, подарит ей апельсин?
Sence sen ona çok anlamlı ve pahalı bir hediye verirken, erkek arkadaşı Joey'nin bir portakal hediye etmesi nasıl görünecek?
Брайн ты же хотел сделать что-то значимое в жизни?
Brain, hayatta hep büyük bir şeylerin peşinde koşturmak isterdin, değil mi?
Я осмысливаю все происходящее и это... Впервые в своей жизни я ощущаю себя частью чего-то большего. Что-то значимое.
Sanırım söylemeye çalıştığım şey, hayatımda ilk defa, kendimi bir şeyin parçası olarak hissediyorum....... önemli bir şeyin parçası.
Это так вдохновляет, когда создаёшь что-то значимое, дом, семью.
Taş üstüne taş koymak yuva, aile kurmak gerekli.
Это что-то значимое.
Onlar için anlamlı bir şey.
Возможно, ты рассказывал ему свои проблемы, потому что наделся, что он скажет что-то значимое для тебя.
Belki de ona problemlerini, sana anlamlı bir şeyler söyler umuduyla anlatıyordun.
Что-то значимое.
Büyük bir şeyler.
Что-то значимое.
Belirli bir şey.
кое-что значимое, кое-что нет - и только я знаю, что что-то является важным.
Bazıları alakalı, bazıları değil... -... ve alakalı olup olmadığını ancak- -
Тебе не хочется сделать что-то значимое?
Anlamlı bir şeyler yapmak istemez misin?
Последнее время я чувствую себя какой-то отрешенной, и мне кажется, что если я буду делать что-то значимое, то смогу изменить это.
Sadece, son zamanlarda maneviyatımı kaybettiğimi hissetmeye başladım ve anlamlı bir şeyler yaparak bunu değiştirebileceğimi düşündüm.
Однако если кто-то пытается отнять отнять что-то значимое у меня.. Я приму это как личное.
Ama biri benden değer verdiğim bir şeyi almaya çalışsa bunu kişisel olarak algılarım.
Есть что-то значимое в этих двух расследованиях так... Что бы это могло быть?
Bu iki dava arasında anlamlı bir şey var nedir o?
Что-то значимое.
Önemli olan bu.
Да, в этом году, я подумала, что хочу совершить что-то особенное, понимаешь, что-то значимое.
Gerçekten de özel birşeyler yapmayı planlıyordum, Bilirsin, anlamlı birşeyler.
Что-то значимое для тебя.
Sana anlanmlı gelen bir şey.
Я хочу сделать для вас что-то значимое.
Sizin için önemli bir şey yapmak istiyorum.
Так что я тоже должен сделать что-то значимое...
Bu bir gelenek. Bir şeyler yapmam lazımdı.
Это шанс для меня сделать, что-то значимое.
Bu anlamlı bir şeyler yapabilmem için bir şans.
Никто не хотел этим заниматься, но было важно сообщать что the Pirate Bay делает что-то значимое.
Kimsenin yapmak istemediği bir iş bölümüydü, ama bir yandan da iletişim oalyı çok önemliydi yani Pirate Bay'in çok önemli bir iş yaptığının iletişimini gerçekleştirmek.
Но если я буду избран, я могу действительно сделать что-то значимое.
Ama eğer seçilirsem, Gerçekten, anlamlı bir şeyler yapabilirim.
Но мне нужно что-то... ... что-то значимое.
Ama bir şey, anlamlı olan bir şey istiyorum.
Ты можешь сделать что-то значимое.
Sen fark yaratabilirsin.
Но я ушла с телевидения, чтобы сделать в жизни что-то значимое.
Ama orayı daha anlamlı bi'şeyler yapmak için terkettim. Şimdi, tekrar ayağa kalkmaya hazır mısın?
Я наконец-то... пытаюсь сделать... что-то приличное... что-то значимое для Шабаша
Sonunda meclisim için düzgün bir şey onurlu bir şey yapmaya çalışıyorum.
И я хотел подарить ей что-то значимое.
Ona anlamlı bir hediye vermek istedim.
Это мой шанс наконец-то сделать что-то значимое.
Nihayet gerçekten anlamı olan bir şey yapma fırsatım var şu an.
Всю свою жизнь я хотел сделать что-то значимое.
Tüm hayatım boyunca hep daha fazlasını yapmak istedim.
А так я уйду сделав что-то значимое.
Bu şekilde en azından onurlu bir şey yaparak ölebilirim.
Но спустя недели хорошие люди, такие как вы, отдали свои голоса в мою поддержку, и я начала думать, что я могла бы сделать что-то значимое.
Ama haftalar geçtikçe sizin gibi iyi insanlar seslerini desteğiyle duyurdu ve ben de bir fark yaratabileceğimi düşünmeye başladım.
Единственное что-то значимое для меня это пуля в твоей руке.
Bana ifade ettiği tek anlam koluna kurşunun girmesi.
Шанс на что-то значимое.
iyi bir şeyler kazanma şansı.
Я должна сделать что-то очень значимое для трех других людей.
3 kişiye 3 büyük iyilik yapmam gerektiğini anlattı.
Не обязательно в центре, но в эксцентричном центре, в "закоулке", чья эксцентричность утверждает значимое сосредоточение системы, участвует в её конструкции, и в то же самое время угрожает ей деконструкцией.
Tam merkezinde değildir ama o şeyi yapan sistemin yoğunlaşıp kendini belli ettiği ve aynı zamanda yapısökümün habercisi olduğu bir köşesinin dış merkezindedir.
То, что начиналось как записка о самоубийстве, превратилось... Во что-то более... Более, более значимое. 23...
Bir intihar notuyla başlayan şey başka bir şeye çok daha başka bir şeye dönüştü.
И он определил это так : "Да, Вы сможете изменить будущее, если сделаете что-то действительно значимое".
Doğru şekilde davranılarak, kaderin değiştirileceğine karar vermişti.
Он не может ставить под сомнение мои решения, или мои умения, или еще что-либо значимое. Поэтому он пытается выставить меня каким-то наркоманом.
Muhakememi, el becerimi ya da başka bir şeyimi sorgulayamıyor o da beni bir bağımlı gibi göstermeye çalışıyor.
Похоже, есть что-то более значимое, что по ее словам я не переживу.
Görünüşe göre, altından kalkamayacağım daha da büyük bir sır varmış. Öyle mi?
Где-то поблизости есть место, значимое для Сколфилда.
Orada, yakınlarda bir yerde Scolfield için anlamlı olan bir yer olmalı.
Но однажды ты привозишь домой что-то более значимое.
Fakat nadir de olsa, eve çok daha anlamlı birşeyle dönebilirsiniz.
Я думал, ты выберешь что-то более значимое, но всё равно спасибо.
Bundan daha özel bir şey seçmeni beklerdim ama yine de teşekkürler.
Это что-то более значимое.
Ortada daha kapsamlı bir amaç var.
Мы можем совершить что-то значимое.
Gerçekten bir şeyler yapabiliriz.
Мы используем предметы, что-то эмоционально значимое для мертвых, чтобы их спровоцировать.
Böyle nesneler kullanırız ölüleri duygusal olarak etkilemek, onları tahrik etmek için.
Он был близок к тому, чтобы потерять 12-миллионное финансирование Национального института здравоохранения, если бы не открыл что-то действительно значимое.
Eğer elinde büyük bir proje olmaz ise, NIH'ten gelecek olan 12 milyonu kaybedecekti.
- Эй! Ты сделал что-то значимое.
Bir fark yarattın.
- Ну, если ты ищешь еще одно общественно значимое дело, то мне не помешала бы прибавка к зарплате.
Şey, eğer başka değerli bir neden arıyorsan bana zam için kullanabilirsin.
Хотелось бы, чтобы вы запомнили меня за что-то более значимое.
Beni daha ilham verici bir şekilde hatırlamanızı isterdim.
Если я встану на похоронах и буду просто молчать, ты будешь кивать головой и делать вид будто я делаю что-то глубокое и значимое?
Cenazede ayağa kalkıp hiçbir şey söyleyemezsem derin ve anlamlı bir şeyler yapmışım gibi başını sallar mısın?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]