English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ Т ] / То знать

То знать traducir turco

3,705 traducción paralela
Я думал, что Борз мог что-то знать об этом, но... Он был близок с некоторыми коллегами, когда работал на меня. Они могли быть замешаны.
ve Borz'un bunun hakkında bir şeyler bilebileceğini düşündüm benimle çalışırken bu işe bulaşmış insanlara çok yakındı.
Это то что тебе стоит знать :
Bilmen gereken şu ki :
Черт, то, как мама ненавидела тебя, сказало мне обо всем, что мне нужно знать.
Annemin senden nefret ediş şekli bile bilmek istediğim her şeyi gösteriyor.
Дай мне знать, если тебе понадобится что-то еще.
Bir şeye ihtiyacın olursa haber verirsin.
В смысле, мистер Бейтс не мог знать, что это он, но если они узнают, что сделал мистер Грин, то..
Eminim Bay Bates onun olduğunu hiç bilmedi yine de Bay Green'in ne yaptığını bulurlarsa...
- Что-то происходит, и я хочу знать что.
- Ve şimdi de gelmiş şans oyunu diye beni taciz ediyorsun. - Hayır, yani... Bir şeyler dönüyor ve ne olduğunu bilmek istiyorum.
" то вы хотите знать?
Ne bilmek istiyorsun?
Ей-то откуда об этом знать?
O nereden bilecek ki?
Они не знают как сказать мне что-то, что я хочу знать.
Bilmem gerekenleri anlatmayı bilmiyorlar.
Ну ты должен знать кого-то покруче.
Sen yukarılardan birilerini tanıyorsundur.
Вы должны знать какой-то еще выход
Başka bir çıkış yolu biliyorsundur.
- Да откуда мне знать-то?
- Nereden bileyim be!
Еще раз. Можем ли мы на самом деле знать наших соседей, верить в то, что они те, кем кажутся, может они хотят, чтобы мы верили в то, кто они?
Komsumuzu yakindan taniyabiliyor muyuz, öyle olduklarina inandiran kisilerin, göründükleri gibi olduklarina güvenebiliyor muyuz?
Нет, мне-то откуда знать?
Hayır, nerede neden bileyim?
Это нормальная, милая, повседневная штука типа встречи по интересам, и мне бы просто хотелось знать, есть ли какой-то способ сделать все еще более сюрреалистичным, чем уже получилось?
Normal, hoş, günlük bir buluşma sadece. Ve şunu bilmek istiyorum, bunu olduğundan daha gerçekdışı hale getirmen mümkün mü?
Мы должны были знать, что она не будет связана чем-то столь очевидным, как смерть.
Annemizin ölüm gibi bariz bir kavramla durdurulamayacağını bilmeliydik.
Но на всякий случай, если что-то происходит, думаю, тебе стоит знать, что Маркус Пайк в здании на встрече с федеральным прокурором.
Fakat bir seyler olma ihtimaline karsin belki Marcus Pike'in binada oldugunu bilmen gerekir diye düsündüm. Federal Savciyla görüsüyor.
Слушайте, я сказал вам то, что вы хотели знать.
Bak, Sana bilmen gerekenleri söyledim.
В эти смутные времена, не хотели бы вы знать, что существует кто-то, кто понимает наши трудности?
Bu belirsiz dönemlerde çektiklerinizi anlayan biri olmasını istemez miydiniz?
Тебе-то откуда знать?
- Sen ne bileceksin ki?
Дай мне знать, если что-то понадобится.
Bir şey lazım olursa haber verirsin.
Есть что-то о чем мне следует знать?
Bilmem gereken bir şey mi var?
Есть еще кто-то, о ком мне следует знать?
Başka bilmem gereken kişiler var mı?
Есть что-то ещё, что мне надо знать? Нет.
- Bilmem gereken başka bir şey var mı?
Работай над этим ; если разговоры перерастут во что-то худшее, вроде плана нападений, дай мне знать.
Takip et. Eğer sohbette bir şey olursa bir saldırı tarihi gibi, bana haber ver.
Хорошо, так как она не убегала, то должна была знать убийцу.
Pekâlâ, zorla giriş olmadığına göre muhtemelen katilinin kim olduğunu biliyordu.
Кроме того, уж ты-то должен знать, что я не такой простак.
Ve bu arada sen beni bundan iyi tanımalısın.
А пока что, если мы хоть чем-то можем помочь, просто дай знать.
Bu süre zarfında yardım etmek için yapabileceğimiz bir şey olursa haber verin.
Я дам вам знать, как только что-то появится.
Elimizde bir şey olduğunda size haber veririm.
И хотя это не то, что мы бы хотели для нее, но лучше знать правду.
Ayrıca bu sadece onun için istediğimiz bir şey değil, gerçeği öğrenmemiz daha iyi olacaktır.
И я понимаю, но работаю на Харви и не могу утаить от него то, что ему нужно знать.
Bunu anlıyorum ama ben Harvey için çalışıyorum ve bilmesi gereken şeyleri ondan saklayamam.
Ладно, судья, дайте знать, если что-то понравится.
Pekala Hakim, beğendiğin bir şey olursa haber ver.
Дайте знать, если найдёте что-то интересное.
Eğer beğendiğin bir şey görürsen haber ver.
Ты соглашаешься не обвинять меня в этом, я скажу тебе то, что ты хочешь знать.
Bu suçlardan soruşturma yapmazsan, ne bilmek istiyorsan anlatacağım.
И к то к времени, как он проснется, он будет знать только один путь как найти мир, это мой путь.
Uyandığı zaman da huzur bulmanın tek yolunun teklifim olduğunu anlayacak.
Во время особенного удовлетворения когда предательство уходит глубоко чтобы знать, что у тебя есть кто - то, кому ты сможешь доверять.
Bu durum, kalleşliğin dibimize kadar girdiği zamanlarda güvenebileceğiniz birilerinin olması özellikle insanı hoşnut ediyor.
Если что-то понадобится, дай знать.
Bir şeye ihtiyacın olursa söyle.
Что-то ещё, о чем я должен знать прежде, чем поговорю с прессой?
Basın konferansından önce bilmem gereken bir şey var mı?
Откуда мне знать, что вы не какой-то самозванец, претендующий на наследство Ванблакомов.
sahtekar olmadığını nasıl bileceğim? Vanblarcom mirasından hak iddia etmeyeceğini?
Если Мара не будет знать, что мы затеяли, то возможно Одри сможет к ней подобраться.
Mara neyin peşinde olduğumuzu bilmezse belki Audrey gizlice ortaya çıkabilir.
Да, но знать что-то и доказать это - две совершенно разные вещи.
Evet, ama bilmek ve kanıtlamak, iki farklı şeylerdir.
Он должен знать, что будет с кем-то, кто его защитит.
Yanında onu koruyacak birisiyle olacağını bilmesi gerekiyor.
Я хочу знать, что мы хоть раз делаем что-то хорошее.
Bir kereliğine iyi bir şeyler yapıyormuş gibi hissetmek istiyorum.
Это редкость - знать кого-то настолько хорошо, и быть очевидцем столь многих событий в чьей-то жизни.
Birinin bu kadar iyi olduğunu bilip hayatına bu kadar şahit olmak zor bulunan bir şey.
Если уж тебе так хочется знать, то я привыкла иметь собеседника.
Eğer bilmen gerekiyorsa bir yoldaşın varlığına alışmıştım.
И она будет знать, что рядом есть кто-то, кто её очень любит.
Yanında onu çok seven birinin olduğunu bilecektir.
Она что-то задумала, эта женщина, что-то себе на пользу, и мне бы хотелось знать...
Aklından bir şeyler geçiyor,... kendi çıkarına bir şeyler, ne olduğunu öğrenmek istiyorum...
Конечно, я тебе верю! Но это же еще хуже - знать, что кто-то ненавидит нас настолько, чтобы придумать эту мерзость.
Tabii ki inanıyorum, ama bizden, böyle bir tuzak kuracak kadar nefret eden biri olduğunu bilmek daha da kötü.
Мы должны знать, повлияло ли то, что мы сбросили яйцо на купол.
Bunu yapmamız gerektiğine emin misin? Yumurtayı fırlatmanın Kubbe'ye bir etkisinin olup olmadığını öğrenmek zorundayız.
Если я могу помочь чем-то ещё - дайте знать.
Size yardımcı olabileceğim bir konu varsa lütfen haber verin.
Тебе-то откуда знать?
Sen nereden bileceksin ki?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]