Doktorun Çeviri İspanyolca
3,778 parallel translation
Tekrar söylüyorum ben öyle bilindik doktorun değilim.
Por lo tanto, no soy la típica doctora.
- Ve bu gerekli bir bahane göstermeden ilk kez doktorun talimatlarını görmezden gelmesi değil.
- ¡ Y esta no es la primera vez que ignora a un residente sin ninguna justificación!
Ama bak bugünlerde bir doktorun kanepesinde arkana yaslanıp sorunlarını dışa vurmak ne kadar popüler anlıyorum. Ama şöyle bir gerçek var ki fayda sağlamaktan çok zarara yol açıyorlar. Nasıl?
Pero mira, entiendo lo popular que es en estos tiempos sentarte en el sofá de un doctor y que purgue tus problemas, pero cuando se conoce la verdad, más a menudo que no, hacen más daño que bien.
Bunlara ek olarak, doktorun dediğine göre kanındaki oksikodon oranı diğer kızlara verilenin yarısı kadar. - Öldürmeyecek dozda.
Además, tu doctor dijo que recibiste la mitad de Oxicodona que las otras chicas, una dosis no letal.
Kendi kişisel doktorun var artık. Her ne olursa neye ihtiyacın varsa, çağırabilirsin.
Tienes tu propio médico personal, llama... para lo que necesites, para lo que pase.
- Doktorun konuşmasına müsaade et.
- Sólo deja que la Dra. hable.
- Doktorun konuşmasına müsaade eder misin?
- ¿ Dejarías que hable la Dra.?
Arkadaşın. Doktorun değil.
No doctor.
Pekâlâ, bu durumda doktorun yanında size refakat edemeyeceğini bilmelisiniz.
Está bien, no sé si sabes... que ella no podrá entrar contigo a ver al doctor.
Tümörü almışlar ama doktorun dediğine göre tekrar nüksedebilirmiş.
Quitaron el tumor, pero los médicos dijeron que puede volver.
Doktorun verdiği talimatlara harfiyen uyduğumu sanıyordum ama dozu fazla kaçırmışım.
Pensé que había seguido las instrucciones del doctor al pie de la letra. Debí haberle puesto mucho.
Bir doktorun beni işimden ayırmasına asla izin vermem.
Nunca voy a dejar que un médico me mantenga fuera del trabajo.
Bir doktorun yazısını taklit edemezsin.
No puedes falsificar una nota de un médico.
Sezon başında doktorun size verdiği bu referans testinde,... sizinkinde hile mi yaptınız?
Así que, la prueba de línea base que el médico le hizo en pretemporada ¿ falsificó usted el suyo?
Caroline Güney Williamsburg'da bir ecza deposu ve bir doktorun adresini yazdım.
Caroline, he escrito la direccion de la farmacia en Williamsburg sur que cuanta con un doctor en el sitio.
Doktorun dediğine göre beni bulduğunda epey kötü hâldeymişim.
El médico dijo que estaba en muy mal estado cuando me encontraste.
Doktorun dediğine göre bünyesinde aşırı miktarda bulunmuş. Normal dozun neredeyse üç katı kadar.
El doctor dijo que había muchos medicamentos en su sistema casi tres veces la dosis normal.
Doktorun dediğine göre ilaçlar bünyende birikmiş olabilirmiş.
El doctor dice que es posible que las drogas se hayan acumulado en tu sistema.
Doktorun mu kullanmanı söyledi?
¿ Es algo que tu médico te haga usar?
Birisi tüm klinik kayıtlarına ulaşmak için bir açık oluşturmuş ve doktorun öldürüldüğü saatlerde yaklaşık 20 kayıt kaybolmuş.
Alguien ha instalado una puerta trasera en todos los registros de la clínica, en las horas que el doctor fue asesinado unos 20 registros han desaparecido.
Doktorun ofisindeki küçük bir pencerenin kırık olduğunu söylediler ama oradan kimsenin giremeyeceğini düşündükleri için... -... tamir etmeye gerek duymamışlar.
Dijeron que hay una ventana pequeña con el contacto roto en la oficina del médico que no se habían molestado en reparar porque no pensaban que alguien pudiera caber por ahí.
Katilin oradan girerek doktorun insülinini değiştirdiğini ve aynı şekilde iz bırakmadan kaçtığını düşünüyorum.
Bueno, me imagino que alguien pasó por ahí, arregló la insulina del doctor, y salió de nuevo sin dejar rastro.
Harvison cinayetten kısa süre sonra bu kayıtları doktorun sisteminden silmiş.
Harvison borró estos registros del equipo del médico poco después del asesinato.
Doktorun sistemini o zaman mı hackledin?
¿ Es cuando pirateaste el sistema del médico?
Ki bir uzman doktorun araştırma görevlisine bu izni vermesi duyulmuş şey değildir.
Lo cual, ya sabes, es algo inaudito que una jefa deje que lo haga uno de sus compañeros.
Konu insanların karakterlerine geldiğinde, doktorun yanıldığı görülmemiştir.
La doctora no bromea cuando habla de la personalidad.
Yatak istirahati, bu doktorun emridir.
Se trata de órdenes médicas - reposo en cama.
Kensi ve Deeks doktorun sabit diskini getiriyorlar.
Bueno, Kensi y Deeks me traerán su disco duro.
Hanımefendi, eski hemşireyim ve bu kızı bir doktorun görmesi gerekiyor!
¡ Señora, yo era enfermera y le digo... que esta chica necesita ser hospitalizada!
Ama senin doktorun olarak, sana tavsiyem... artık mum ışığında tek başına banyo yok.
Pero como médico, te recomiendo que no te des más baños a la luz de las velas.
En iyi tarafıysa doktorun bunun sadece yaşlı insanlara olduğunu söylemesi.
Lo mejor es que el médico dice que solo le sucede a los viejos.
Seninle çalışan 3 çok yetenekli doktorun vardı, hepsi sıkıldı.
Tienes tres médicos más que cualificados trabajando para ti, Aburriéndose.
Doktorun referansları Cambridge ve Brown Üniversitesi'inden birer doktora derecesi.
Revisaré las credenciales de la Doctora. Un doctorado de Cambridge, segunda de la Universidad Brown.
Doktorun emirleri.
Son las órdenes del médico.
Sence doktorun biraz tavsiye vermene kızar mı?
¿ Crees que a tu médico le importaría darte algún consejo?
Güzelliğin bir değeri olduğuna inanıyorum bu kabul edilmelidir tıpkı bir doktorun becerisi gibi.
Yo creo que la belleza es un valor que debería ser reconocido. Como la capacidad de un médico.
Şöyle ki, doktorun emrettiği gibi iki hafta St. Lucia'da kaldın.
Dos semanas en Santa Lucía fue lo que te recetó el doctor.
Doktorun stres hakkında dediklerini duydun.
Has escuchado lo que ha dicho el médico del estrés.
Alfalardan bahseden doktorun videosunu izlemiş.
Ella vio ese video del doctor hablando sobre los Alfas.
Doktorun hepatit testimden sonra dediği gibi,
Como me dijo el doctor después de mi test de hepatitis,
Doktorun bakmasına izin verir misin?
¿ Permitirás que el médico eche un vistazo?
Doktorun yemin törenindeki oturma planını buldum.
Tengo el esquema de la juramentación del doctor.
Hastanede bir doktorun arkadaşımdan kurşunu çıkarmasını bekliyordum.
He estado en el hospital, esperando que un médico le saque una bala a mi amiga.
Annen, annemi o doktorun dolandırıcılık işiyle bildiğin kandırıyor.
O sea, tu madre está dándole la tabarra a la mía otra vez con ese médico estafa.
Yine de diyeyim ben, burası bir doktorun ofisi için garip yer.
Sí, aunque hay que decir que es un sitio raro para la consulta de un médico.
O doktorun ne dediğini duydum.
Escuché a ese doctor a través de la puerta.
Eski doktorun sakalı vardı.
Es que el antiguo doctor tenía barba.
Normalde bir doktorun böyle bir davranış sergilemesi daha uzun zaman ister.
Normalmente un médico tarda más tiempo en ponerse así.
- Doktorun bunu yapmasına...
- ¿ Podemos ayudar al doctor...
Doktorun olarak, sana sağlığının dört dörtlük olduğunu söyleyebilirim.
Como su doctor, lo único que puedo decirle es que está perfectamente saludable.
Doktorun emirleri.
Órdenes del médico.
doktor 7116
doktorlar 108
doktora gittin mi 18
doktoru 19
doktor dedi ki 27
doktorum 59
doktor musun 18
doktor bey 107
doktor musunuz 36
doktor ne dedi 53
doktorlar 108
doktora gittin mi 18
doktoru 19
doktor dedi ki 27
doktorum 59
doktor musun 18
doktor bey 107
doktor musunuz 36
doktor ne dedi 53