English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ H ] / Hayır

Hayır Çeviri İspanyolca

843,051 parallel translation
O, hayır! Nerede bu?
Oh, no, ¿ dónde está?
Hayır!
- ¡ No!
Hayır sen oynamıyorsun.
¿ Qué? No jugarás el partido.
Hayır. Karısına hot doglarda su olduğunu söyledi.
Le dijo a su mujer que en las salchichas había zumo.
Hayır.
No.
Hayır, troller yok.
No, los troles no existen.
Hayır, bunu yapmak zorundayız.
No, tenemos que hacer esto.
Yok hayır.
No.
Hayır, çok kooperatifsiz.
No, está siendo poco cooperadora.
Hayır, işemek.
No, es pis.
Hayır, Tandy.
No, Tandy.
Hayır, alacağım.
No, ya voy yo.
Hayır, sadece onlar vuruldu demek istedim Orada koyduğum herşey Çok uzak... evet.
No, me refiero a que dispararon todo lo que les metí muy muy... sí.
Hayır, yapmamalıyız.
No, no deberíamos.
- Tandy, hayır!
- ¡ Tandy, no!
Hayır, ben çok odaklandım. Melissa, gözlerim açıktı.
No, he estado concentrado en Melissa, estaba ciego.
Hayır, iyi değilim.
No, no estoy bien.
Oh, hayır, bekle. vermek istiyorum Küçük adam yemek için bir şeyler.
No, espera. Quiero dejarle al pequeñajo algo de comer.
Hayır. Kökenini kastetmiştim.
Me refería a tu ascendencia.
- Hayır efendim.
- No, señor.
Hayır efendim.
No, señor.
- Hayır, aç değilim.
- No tengo hambre.
- Hayır!
- ¡ No!
- Sadece 12 tane daha kaldı. - Hayır, yiyemem.
- Sólo quedan 12.
Hayır. Bunun konuyla ne alakası var?
No. ¿ Por qué eso es pertinente?
Hayır ama siz...
No, pero...
Hayır. Ne var biliyor musunuz?
No. ¿ Sabes qué?
Hayır, teşekkürler.
No, gracias.
Hayır, bunu uzun zamandır yapıyorum.
Hace tiempo que me dedico a esto.
Hayır, tabii ki.
No, por supuesto.
- Hayır, evet. Şoka girerim, bu yüzden...
- Sí, entraré en shock, así que...
Hayır. Hanımefendi, iki defa sormam.
Señorita, no pregunto dos veces.
Hayır, o iş öyle olmaz.
No, eso no va a funcionar.
Hayır. Telefon olmaz, faks olmaz.
Nada de llamadas, nada de faxes.
- Hayır. Ne?
- No. ¿ Qué?
Hayır.
¡ No!
- Hayır, tamircide.
- No, está en el taller.
Hayır, maalesef yok.
No, me temo que no.
- Hayır. Sanmıyorum. Kim o?
- No, no lo creo. ¿ Quién es?
Hayır, böyle söyleme.
No digas eso. Es que...
- Hayır...
- No...
Hayır, hadi ama.
No, vamos.
Hayır, burası benim ofis otoparkımın en üst katı.
No, estamos en el estacionamiento de mi oficina.
- Hayır, hayır.
- No, no, alto.
Hayır, bu Kara Peri yüzünden.
- No, es por el Hada Negra...
- Seni lanetledi. - Hayır! Hayır, lanet falan yok.
¡ No, basta de maldiciones!
Hayır, hiç de böyle olmadı.
No, no pasó así. ¿ No lo recuerdas?
Hayır, yeme onu.
No, no te comas eso.
Kesinlikle hayır.
- Claro que no.
- Hayır.
- No.
Hayır, hayır.
No, no puedes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]