Bana ne yaptın Çeviri Portekizce
1,508 parallel translation
Bana ne yaptın?
O que foi que me fez?
Bana ne yaptın?
Que me fizeste?
Bana ne yaptın?
O que me fez?
Ne? Bana ne yaptınız?
- O que você fez comigo?
Görüyor musun bana ne yaptın?
Está a ver o que me fizeste?
Bak bana ne yaptın?
Olha o que me fizeste.
Bana ne yaptın sen?
O que fizeste comigo?
Bana ne yaptınız?
O que fez comigo?
Bana ne yaptın sen?
- O que diabo fez comigo?
- Bana ne yaptın?
- O que fizeram agora?
Belki de bana bu yaptığın şey için çekeceğin cezanın ne olması gerektiğini söyleyebilirsin.
Portanto talvez me possas dizer qual é que achas que seria um bom castigo para o que fizeste.
Bana az önce ne yaptın?
O que me fizeste?
Bana ne yaptığını bilmiyorum.
Não sei o que ele me está a fazer.
Ne yaptığını biliyorum. Steave'nin bana ilaç vermesini sağladın ve beni yendin.
Aquela luta foi uma farsa e tu sabes isso,... mandaste o Stevie drogar-me e foi por isso que ganhaste!
Sana bir şey anlatayım ; bana ne yaptırdığını hatırlamak bile istemiyorum.
Deixa-me dizer-te algo : Não me vou esquecer o que fizeste comigo. Nunca.
- Bana ne yaptığını sordu.
- Ele perguntou-me o que fazias.
Kızınızın hafta sonları ne yaptığı ya da vaktini neyle geçirdiği konusunda bana anlatabileceğiniz en küçük şey bile büyük önem taşıyor.
Agora, qualquer coisa que me possa contar. O que fez a sua filha no fim de semana, ou qualquer outra hora, qualquer coisa ajudaria.
Bak ne yaptırdın bana.
Olha o que me fizeste fazer.
Tanrı aşkına, bana ne yaptıklarını görmüyor musun?
Jesus Cristo, não viste o que me fizeram?
Onun bana ne yaptığının farkında değildim.
Desconhecia tudo aquilo que ele me fazia.
Peki, arkadaşlarınla birlikte mescidin etrafında ne yaptığınızı bana söylemek ister misin?
Então, o que foste fazer à mesquita?
- Bana ne yaptın, küçük hanım?
Que raio me fizeste, ó bruxa?
Bana ne dövme yaptın?
O que é que tatuaste?
Ne yaptın bana?
Que caralho me fizeram?
Neden, ne kadar olumlu tesir bırakan biri olduğumu söylemeyi kesip, konunun tam olarak ne olduğunu söylemiyorsun? Bana yaptırmaya çalıştığın şeyin.
Pare de falar na minha boa influência e diga exactamente o que está a tentar convencer-me a fazer.
Ne yazık ki bu akşam bana yaptıramayacaksın.
Bem, é uma pena não ires "ter algum" esta noite.
Örneğin Moss,... bana şu anda ne yaptığını anlatabilir misin?
Tu sabes. Quer dizer, por exemplo, Moss, Podias-me explicar o que estás a fazer agora.
Bana orada ne yaptığınızı ve sizi geri getirenin ne olduğunu söylemedin.
Não me disseste o que te fez dar a volta, o que te fez regressar.
- Anlat bana. - Sen ne yaptığını sanıyorsun.
- Diz. - O que raio estás a fazer?
Eğer benim ne olduğumu... bana ne yaptıklarını bilse.
Se ela souber o que eu sou agora, o que fizeram comigo.
Bana sadece kazanın olduğu gün ne yaptığını anlat.
Conta-me o que te lembras do dia do acidente.
Evet Siz ne düşünüyorsunuz, bana yapar daha da merak ediyorum Sen benim evde ne yaptığını.
Sim, viu, o que me faz perguntar ainda mais o que está a fazer em minha casa.
Bana ne yaptığını göstermeni istiyorum.
Mostra-me o que fazes.
Bana ne yaptığını göster.
Mostra-me o que fazes.
Bana sadece ne yaptığını söyle.
Podes só dizer o que ele fez? Diz-me o que aconteceu. - O que fez ele?
Bana Küba'da ne yaptığınızı söyleyebilir misiniz?
- Diga-me o que fazia em Cuba.
- Bana ne yaptın?
O que você está fazendo?
Bana ne yaptığını hatırlamıyorum.
Não me lembro do que ele me fez.
Sydney bana ne yaptığını anlattı.
- A Sydney contou-me o que vais fazer.
İnanın bana... Bu soruşturmaları o kadar çok yaptım ki, hiçbir kamuflaj kim olduğumu ve burada ne yaptığımı gizleyemeyeceğinin farkına vardım.
Acredite em mim, já fiz o bastante dessas investigações para saber que nenhuma camuflagem vai esconder quem eu sou, ou o que estou a fazer aqui.
Yani bana, Duchess County'de bir otoyolun kenarında ne yaptığını söylemeyecek misin?
Então não me vais dizer o que estavas a fazer no meio da rua em Duchess County?
Stanley, masamın üzerinde ne yaptığını bana söylemek ister misin?
Stanley, queres dizer-me o que estás a fazer em cima da minha secretária?
Bana ne yaptıklarına inanamazsın.
" nem vais acreditar o que me fizeram...
Bana ne yaptırırsın?
O que é que queres que eu faça?
Bana yaklaşıp ne iş yaptığını söyledi, benim ne iş yaptığımı bilmiyordu ki.
Ele disse-me o que fazia para viver, ele não sabe.
Susan, inan bana, Walter'ın ne yaptığını kimse bilmiyordu. Ben de senin gibi şaşırdım.
Acredite, Susan, ninguém sabia o que Walter tinha feito.
Bana ne yaptığını biliyor musun?
- Sabes o que isso me fez?
Her istediğini bana yaptıracağını sanmanın ne kadar aptalca bir fikir olduğunun farkında mısın?
Quero ser enterrado com ela. Achas que me convences a tudo, por mais estúpido que seja?
Burada ne yaptığını bana söylemek ister misin?
Quer me dizer o que estava a fazer lá?
Bana nasıl yaptığını anlatmak ister misin? Karısının bile bilmediği bir kasada senin ne işin olabiliyor?
Como é que a senhora foi parar a um cofre que nem a mulher dele sabia que existia?
Bana ne yaptığını bilmiyorsun.
Não sabem o que ela me fez.
bana ne yaptınız 18
bana ne 176
bana ne bundan 17
bana ne oldu 49
bana neler oluyor 41
bana ne istediğini söyle 17
bana ne dedin 31
bana ne oldu bilmiyorum 38
bana ne yapıyorsun 28
bana ne olduğunu bilmiyorum 16
bana ne 176
bana ne bundan 17
bana ne oldu 49
bana neler oluyor 41
bana ne istediğini söyle 17
bana ne dedin 31
bana ne oldu bilmiyorum 38
bana ne yapıyorsun 28
bana ne olduğunu bilmiyorum 16