English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ S ] / Seçim senin

Seçim senin Çeviri Portekizce

708 parallel translation
Seçim senin.
Escolhe.
Gözümü bile kırpmadan, seni de Firavun'la birlikte öldürürüm. Seçim senin.
Será reduzida à pó, junto do Faraó.
Şimdi seçim senin ve bu sefer karar vereceksin.
A escolha é sua, e é o momento de fazê-la.
Yaşam ya da ölüm - seçim senin.
Vivo ou morto. A escolha é tua.
Seçim senin.
A escolha é sua.
Şimdi seçim senin.
Deve escolher.
Seçim senin değil!
Não tem escolha!
Seçim senin.
A escolha é tua.
Yine de seçim senin.
Mas a escolha... é sua.
Seçim senin.
A decisão é sua.
Seçim senin olmalı.
A escolha deve ser do próprio.
Pekâlâ Kaptan Doo-Dah, seçim senin.
Muito bem, Capitão América, tens uma opção.
Seçim senin... ya buzu kırarsın, ya kafanı kırarım.
Podes escolher, partes o gelo ou parto-te o pescoço.
Sen ne istersen. Seçim senin.
Fazemos o que tu quiseres.
Seçim senin.
Você escolhe.
Seçim senin
A decisao e tua.
Seçim senin.
A decisão é tua.
Güzel de geçebilir, kötü de. Seçim senin.
A bem, ou a mal... a escolha é tua.
Seçim senin ya inersin ya uçarsın.
Pode descer ou voar, a escolha é tua.
Tabii, seçim senin.
Como preferir.
Seçim senin.
Muitas opções.
Kalıp, geçmişinle ot gibi yaşarsın veya ayrılıp gelecek için yaşarsın, seçim senin.
Você pode permanecer no passado... ou viver no futuro, a escolha é sua...
Seçim senin.
Ninguém entende isto.
Eğer pazartesi o burada olursa, sen gidersin. Seçim senin.
Se ele estiver cá segunda-feira, não estará você.
Seçim senin.
É sua escolha.
Seçim senin.
Você decide.
Her neyse, seçim senin. Ama benimle yemek yemeni çok isterim.
A decisão é tua.Mas eu gostaria muito que viesses jantar comigo.
Seçim senin.
É a tua vez.
Seçim senin. Karar senin.
Você decide, não eu.
Seçim senin.
Pode escolher.
Sadece bir yol var, Kung lao tabiki seçim senin.
É uma caminhada, Kung Lao, se tua quiseres seguir.
Anlamana da gerek yok. Senin yanlış seçim yapma ihtimalin yok.
Não há possibilidade de cometeres o mesmo erro.
Görüyorum ki çocuklarımla senin aranda seçim yapmamı istiyorsun.
Posso ver que está me obrigando a escolher entre você e meus filhos!
Senin için iyi bir seçim mi?
Fiz a escolha certa?
Seçim sizin. Senin yaşında birinin sarhoş olmak için böyle bir yeri seçmesi çok garip.
Com a idade que tens, devias saber que este não era lugar para te embebedares.
Kaç kişi senin adını yeterince iyi biliyor ki, seçim zamanı sandıkta oy atarken onu tanısınlar.
Quantas pessoas sabem o teu nome de forma a reconhecê-lo num boletim eleitoral.
Seçim senin.
Chance.
Bu senin yapman gereken bir seçim olacak.
É uma decisão que você terá que tomar.
Gruber, senin bu işi yapabilecek mükemmel bir siyasi seçim olduğunu düşünüyor.
O Gruber concorda que você será melhor opção politica.
Bugün sana hayat ve ölüm arasında ve lütuf ve lanet arasında bir seçim yapma hakkını veriyorum. cenneti ve dünyayı size karsı tanıklık etmeye çağırıyorum... ... Ve şimdi cenneti ve dünyayı senin yapacağın bu seçimin şahidi olmaya çağırıyorum.
'Invoco o Céu e a Terra para que testemunhem que neste dia, te dei a escolher entre a vida e a morte, a bênção e a maldição.
Asla mutlu olamazsın. - O senin için doğru seçim değil.
- Ele não é o tipo certo para ti.
Seçim tamamen senin.
Tu é que decides.
Seçim senin.
Muito bem.
- Secim senin.
- A escolha é sua.
Secim senin.
A escolha é sua.
- Seçim senin.
Ou vai um só, ou não vai ninguém.
Kendinden başka kimsenin fikrini dinlemeye niyetli olmadığını görebiliyorum. Ve çocuklarla senin aranda bir seçim yapmaya zorluyorsun beni.
Sufoca no mundo das aparências e das ilusões longe do lago de Rock Hudson.
Annie, Seçim artık senin değil.
Annie, a escolha já não é mais tua.
Seçim senin :
Escolhe :
Seçim yapman senin yararına olabilir.
Você bem que merece sofrer pra decidir.
Senin için iyi bir seçim. Ama onun duygularından emin olmadan kendi duygularını serbest bırakma.
É uma ótima escolha, mas espere para saber o que ele sente.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]