About yourself translate Turkish
4,921 parallel translation
Tell me about yourself.
Bana kendinden bahset.
Talk about yourself, Khali!
Sen kendin için konuş Khali!
Tell us more about yourself.
Bize biraz kendinden bahset.
- When you talk to the audience, you should talk about yourself as an individual.
- Seyirciyle konuşurken, bir birey olarak kendin hakkında konuşmalısın.
Tell me something about yourself that I would be surprised to hear.
Bana kendinle ilgili bir şey anlat duyduğumda şaşıracağım tarzda bir şey olsun.
So, Arielle of whom my son speaks in golden tones tell us about yourself.
Ee Arielle, oğlum Golden Tones'tan bahsetmeden kendinden bahsetsene.
Why do you need to feel better about yourself?
Neden kendin hakkında daha iyi hissetmeye ihtiyacın var ki?
Today, a reader sent me one of those annoying self quizzes, which are just a sad excuse to talk about yourself.
Bugün bir okuyucum bana kendisi hakkında üzücü bahaneler sunan şu rahatsız edici kişilik testlerinden birini yolladı.
Holly, perhaps you'd like to tell us a little bit about yourself.
Holly, bize biraz kendinden bahsetmek ister misin?
Why don't I tell you three things about yourself, and two of these things will be true.
Seninle ilgili üç olay anlatacağım. İkisi doğru olacak.
How about I write down for you, on a single piece of paper, everything... everything you need to know about yourself?
Bir kağıt parçasına kendinle ilgili bilmen gereken her şeyi yazmama ne dersin?
About yourself and what you've done.
Kendini ve ne yaptıklarını.
Tell me something about yourself.
Bana kendinden bahsetsene.
You wanted to know more about yourself.
Kendin hakkında daha çok şeyler öğrenmek istiyordun.
So, Terry, tell me a bit about yourself.
Terry, kendinden bahsetsene biraz.
All right, so, uh, tell us about yourself, Lowell. Okay, well, uh,
- Pekala, bize kendini anlat, Lowell.
Are you talking about yourself?
Bu adam siz miydiniz?
That must be why you think only about yourself.
Hep kendini düşünmektendir.
I want you to tell me about yourself... where are my parents?
Bana kendinden bahsetmeni istiyorum. Ailem nerede?
Before thinking of somebody else, think about yourself first.
Başkasını düşünmeden önce kendini düşün...
You cared more about saving yourself than your own flesh and blood.
Kendini kurtarmayı, kanından canından olanı kurtarmaktan çok önemsedin.
If you're worried about cheating yourself, just make your hike longer.
Eğer kendini kandırdığını düşünüyorsan yürüyüşünü biraz daha uzat.
For once, you're thinking about somebody other than yourself.
- İlerleme mi? İlk defa kendinden başkasını düşünüyorsun.
And maybe, stop thinking about just yourself and start thinking about us.
Sadece kendini değil de bizleri de düşünürsen çok sevinirim.
I'd have thought you'd know all about that yourself.
Böyle şeyler hakkında her şeyi bilirsin sanıyordum.
Well, about you scratching yourself.
Kendini kaşıman konusunda işte.
You tell yourself no one's gonna'get hurt, at least no one you care about.
Kimseye zarar gelmeyecek. En azından değer verdiğin kişilere.
So, don't be so hard on yourself for getting it wrong about Molly.
Bu yüzden Molly'i yanlış tanıma konusunda kendine çok yüklenme.
If you ain't even got $ 1.50, you probably should think about retiring as a whore. And if you do scrape up $ 1.50, use it to buy yourself a sandwich.
Eger 1.50 doların yoksa belki de artık orospuluktan emekli olmayı düşünmelisin güç bela 1.50 doları biriktirirsen, onunla kendine sandviç alırsın.
About the fact that the most idiotic thing that anyone has ever said is that if you just put your mind to it and believe in yourself, there is nothing you can't accomplish.
Şundan bahsediyoruz, hayatımda duyduğum en gerzekçe fikir şudur ki düşünceni yoğunlaştırır ve kendine inanırsan başaramayacağın şey yoktur.
Well, I always thought Paradise Misplaced was about second chances and how it's never too late to redeem yourself and to start over again.
Cenneti Iskalamak filminin ikinci şanslarla ilgili olduğunu ve yapılan hataları geride bırakıp yeniden başlamanın geç olmadığını anlattığını düşünüyorum.
What about the idea that you really have to do everything yourself?
Hayatınızdaki her şeyi kendiniz halletmelisiniz fikri nasıl?
Talk about shitting yourself.
Boktan bir durumdu işte.
"Go fuck yourself", sounds about right.
"Siktir lan oradan" der gibi geliyor bana.
You must go to sleep thinking about me, wake yourself up masturbating. Yeah, I do.
Uyumaya giderken beni düşünüp mastürbasyon yaparak uyanıyor olmalısın.
Have you ever stopped to ask yourself... why you care so much about your silly questions?
Hiç durup, neden aptal sorularına bu kadar önem verdiğini düşündün mü?
If we're being all strict about it, you didn't introduce yourself.
Kurallara tam olarak uyacaksak, sen kendini tanıtmadın.
Whatever you're angry about, you're angry at yourself.
Neye sinirleniyorsan, kendine kızıyorsun.
Dad, are you talking about Angad or yourself?
Baba, Angan'dan mı yoksa kendinden mi bahsediyorsun?
What's it say about life, hmm, you got to get together, tell yourself stories that violate every law of the universe just to get through the goddamn day? No.
Şurada bir günü atlatabilmek için bir araya gelip evrenin kanunlarına karşı çıkan hikayeler anlatmak bu hayat ile ilgili ne diyor sence?
I heard about what happened, that you tried to kill yourself.
Olanları duydum, intihara kalkıştığını.
Right about now, you're probably asking yourself,
Tam şu anda şu soruyu soruyor olabilirsiniz :
What is so great about you is that you are unapologetically yourself on that stage every time, and that's why people love you.
En güzel yanın şu sahnede her zaman kendin oluyorsun ve insanlar seni bu yüzden seviyor.
You guys, we already live in a patriarchal society where a bunch of weird old white men in robes get to legislate our cunts. You just need to be worrying about yourself.
Kendin hakkında endişe etmelisin.
But you think about them all the time and you question yourself in here as to whether it's because you're thinking about twins.
Ama o süre boyunca hep onları düşünmüşsün. Sonra acaba ikizler yüzünden mi diye kendine soruyorsun burada.
Try not to keep yourself up thinking about all the people done screwed on that bed.
Bir sürü kişinin bu yatakta işi pişirdiğini düşünerek ayakta kalmamaya bak.
Can you please remove yourself from the premises and... go about your business?
Lütfen binadan uzaklaşıp işinize bakar mısınız?
Shh. Don't you worry yourself about all that.
Sen kafanı buna takma şimdi.
No, you're feeling pretty sorry for yourself about now.
Hayır, şuan kendin için Oldukça üzgün hissediyorsun.
- Oh, honey, you're thinking about hurting yourself?
- Tatlım, kendine zarar vermeyi mi düşünüyorsun?
It's about making a choice that will cause the least amount of pain to others, keeping things to yourself, sitting on information and feelings and living with your secrets.
Diğerlerini en az üzecek seçimi yapıp, bazı şeyleri kendine saklayıp hislerini ve bildiklerini kendine saklayıp bunlarla yaşamayla alakalıdır.
yourself 387
yourself included 25
about 2987
about last night 149
about yesterday 53
about this morning 24
about me 284
about damn time 21
about it 81
about an hour ago 126
yourself included 25
about 2987
about last night 149
about yesterday 53
about this morning 24
about me 284
about damn time 21
about it 81
about an hour ago 126
about you 267
about you and me 17
about what 2516
about time 287
about that 749
about your mother 24
about the wedding 20
about a year ago 138
about your dad 25
about your 17
about you and me 17
about what 2516
about time 287
about that 749
about your mother 24
about the wedding 20
about a year ago 138
about your dad 25
about your 17