English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / And walk away

And walk away translate Turkish

1,629 parallel translation
Turn around and walk away.
Arkanı dön ve uzaklaş.
You could just put an end to it and walk away.
Sona erdirip yoluna devam edebilirdin.
I decided to take your advice and walk away.
Tavsiyeni dinleyip vazgeçtim.
Pick it up and walk away.
Bunu al ve uzaklaş.
Put the suitcase down and walk away.
Çantayı yere bırak ve yola koyul.
Then you kill her, flush the drugs and walk away.
Sen de onu öldürdün, hapları tuvalete atıp gittin.
You got it bad, Meg. - You just need to turn around and walk away.
Şeyinden içeri aç bir tarla faresi yolluyorlar, kasabaya salıyorlar, sonra peşine bir kedi yolluyorlar.
Put the glass down. And walk away.
Bardağı bırak ve çek git.
I don't know what dudes are like in Japan, but this douche bag just wants to bang you and walk away.
Japonya'daki çocuklar nasıllardır bilmiyorum ama bu serseri sadece seninle sevişip kendi yoluna gitmek istiyor.
Make the drop and walk away.
Teslimatı yap ve uzaklaş.
No. My script says to rip it up and walk away dramatically.
Senaryoya göre, parayı yırtıp, etkileyici bir çıkış yapmam gerekiyor.
And no judge in California is gonna let you walk away with anything, like we were stipulating.
Kaliforniya'da ki hiç bir yargıç bizim önerdiğimizden fazlasını söylemeyecektir.
You and your friends, you turn around, walk back to your helicopter, you fly away and forget you ever heard of this island.
Sen ve arkadaşların geri dönün. ... helikopterinize binin gidin ve bu adadan haberdar olduğunuzu unutun.
You tell me what this guy is after, or I walk away and you handle this alone.
Bu herifin neyin peşinde olduğunu bana söyle,.. .. yoksa ben giderim ve sende bunu yalnız halledersin.
I don't want to see you hurt, so you just tell me what the FBI knows about what we're doing here, and I can't say you'll walk away smiling- - that would be unrealistic- -
O yüzden, FBI'ın yaptıklarımız hakkında ne bildiğini anlat. İncinmeni istemem. Elini kolunu sallayarak gideceğini söyleyemem.
I told him I'd let the FBI think he was dead, so he could walk away and disappear.
FBI'ın onu ölü bilmesine sağlayacağımı söyledim, böylelikle ortadan kaybolabilirdi.
You and your men, just walk away.
Lütfen. Adamlarını al ve uzaklaşın.
Now walk away, strong and frugal.
Güçlü ve tutumlu biri gibi hemen buradan uzaklaş.
What you gotta take away from this experience is that if you ever see that girl again, you turn around and you walk in the opposite direction.
Bu olaydan çıkarman gereken ders..... bu kızı bir daha görürsen..... arkanı dönüp başka yöne gideceksin.
You don't make a deal with Nicky for the throw of it and then walk away.
Nicky'le antlaşma yaptıktan sonra cayıp vazgeçemezsin.
And you never walk away from the table when you're on a heater.
sansi yaver giden bir adam da masadan kalkmaz.
If I can stand here, and tell you that I will nail this guy, are you really going to tell me to walk away?
Burada durup, sana bu adamı mıhlayacağımı söylersem, bana buradan çekip gideceğini söyler misin?
Now, all you have to do is sign this piece of paper stating you will not pursue legal action against the hotel or the guests in question... and you walk away.
Tek yapmanız gereken şey oteli veya söz konusu müşteriyi dava etmeyeceğinizi yazan bu kâğıt parçasını imzalamak ve arkanıza bakmadan gitmek.
But if you leave now and never come back, you get to walk away on your own two feet.
Ama şimdi gider de asla geri gelmezsen iki ayağının üzerinde yürüme şansın olur.
... walk away with this thing and now, all of a sudden...
... bu durum hızla değişti ve birden- -
Detective, why would Brad get up so early, urge me to come over right away, and then walk across the street and attack some neighbours that he barely knows?
Dedektif... Brad neden bu kadar erken kalkıp beni acele buraya getirtsin, neden caddenin karşısına geçip doğru dürüst tanımadığı komşularına saldırsın?
I think this ticket reads five million and we all walk away.
Bence bu 5 milyon eder.
Charlie, I swearif you don't walk away from that door, I will eat a block of cheese and you will never see that ring again!
Charlie, kapıdan şimdi uzaklaşmazsan yemin ederim bir kalıp peynir yerim ve bir daha o yüzüğü göremezsin!
{ \ Yeah, and } It also means that he can drop a dime on { \ a lot of } these criminals, and they are not going to let him walk away.
Ayrıca o suçluların çoğunu ele verebilir demek. Çekip gitmesine izin vermeyeceklerdir.
I see that look again, you try to walk away again, I'm gonna blow out your kneecaps and still make you walk.
Bir daha kaçmaya çalıştığını görürsem diz kapaklarına sıkar ve seni yürütmeye devam ederim.
If I let him know what's going on... listen, rebecca, I talked to your mother, and she's gonna walk away from the whole thing.
Ne olduğunu anlatmalıyım ona... Dinle, Rebecca, annenle konuştum, ve tüm bu şeylerden vazgeçmeye karar vermiş.
I'm gonna make sure that you walk away from this marriage With your business and your assets intact.
Bu evliliği, şirketin tamamı ve tüm mal varlığınla sona erdirmeni sağlayacağım.
"What happens if I walk away from Orson and everything I invested in this relationship?"
"Orson'dan ayrılırsam, bu ilişkiye verdiğim emekler ne olacak?"
And I don't know if I could respect somebody who could walk away from a gift like that.
Böyle bir yeteneği kullanmayan birine hala saygı duyabilir miyim bilmiyorum.
It's interesting how he could just walk and nobody could ever get away from him.
İlginçtir ki, sadece yürümesine rağmen hiç kimse kendisini ondan kurtaramıyor.
And I said walk away.
- Bende bırakıp gidelim dedim.
Bennie, don't you be slamming around here, and don't you walk away when I'm talking to you!
Bennie, eline koluna hakim ol ve seninle konuşurken çekip gitme!
I may have a buyer and I think I can convince him to make an offer that would allow you to walk away debt free.
Alıcı ayarlayabilirim ve sanırım onu senin borçsuz şekilde yoluna gidebileceğin bir teklif sunması için kafalayabilirim de.
You can walk away, sacrificing innocent lives to stay together, or defuse the bomb and sacrifice your love forever.
Çekip gidebilir ve birlikte olmak için masum insanların hayatını feda edebilirsiniz. Ya da bombayı etkisiz hale getirip sonsuza dek ayrılırsınız.
And I promise you it's one you'll not walk away from.
Ve ben de söz veriyorum buradan çıkamayacaksın.
I am thy father's spirit, doom'd for a certain term to walk the night, and for the day confined to fast in fires, till the foul crimes done in my days of nature are burned and purged away.
Ben babanın ruhuyum senin ve bir süre için, mahkumum geceleri karanlıkta gezmeye, yanıp tükeninceye dek işlediğim günahlar.
So just... Just walk away... And always remember the times that we had.
Git sadece git ve yaşadıklarımızı hep hatırla olur mu?
Give me what I want and I walk away.
- İstediğim şeyi verin, gideyim.
But shattered and bloody, they walk away from the train wreck.
Fakat hırpalanmış ve kanlar içinde o tren harabesinden uzaklaşıyorlar.
Any more than he could have been certain that Adam Dietz was going to walk into that diner and blow everyone away.
Adam Dietz'ın oraya gidip herkesi öldüreceğini de kesin olarak..
I understand if you wanna walk away, and I'm sorry, but I know that this is the best way to do it.
Çekip gitmek isterseniz bunu anlarım, gerçekten üzgünüm. Ama bu yapılacak en iyi şey.
And instead of wanting to save their marriage, they're just willing to walk away.
Evliliklerini kurtarmak yerine terk etmeyi istiyorlar.
Because it is not okay to just walk away and pretend like it doesn't matter.
Çünkü öylece çekip gitmen ve sorun yokmuş gibi davranman hiç iyi değil.
I'm here now. And if you don't help me, Nathan's killer could walk away a free man.
Şu anda buradayım ve bana yardım etmezsen Nathan'ın katili özgürce dolaşacak.
So you walk away with broadened horizons and a sexy little story to get your boyfriend off
Sen, genişlemiş ufkunla ve erkek arkadaşına anlatacağın küçük seksi hikayenle çekip gidersin,
Me and Randy promised each other after we lost 50 bucks at the can toss, we'd walk away.
Randy ile teneke vurmacada 50 dolar kaybettikten sonra bırakacağımıza dair, birbirimize söz vermiştik.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]