English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Comin' right up

Comin' right up translate Turkish

60 parallel translation
Comin'right up.
Hemen geliyor.
- Yes, sir. Comin'right up, Mr. Gant.
- Hemen getiriyorum, Bay.
- Comin'right up.
- Şimdi geliyorum.
Comin'right up.
Elbette.
Comin'right up, Lieutenant.
İşte geliyor, Teğmen.
- Oh. Comin'right up.
- 440 metreyi kazandım.
- Hot bath comin'right up. Yes, sir.
- Sıcak banyonuz hemen hazır, efendim.
No. One list of tenants comin'right up.
Kiracıların listesi geliyor.
Those sons of Nippon are comin'up the beach right now.
Şu anda sahilden geliyorlar.
Hang a right. We got another one comin'up.
Sağa dön, bir çöp daha geliyor.
- That's right. Comin'up.
- Tamamdır, geliyor.
All right, bars are comin'up, right hand.
Pekala, çikolatalar yukarı geliyor, sağ eline.
Comin right up.
Hemen geliyor.
Yes, it is, when that big red snatcer's comin'right up against your face, like a freight train it's pretty hard to paint and I'll tell you what.
Koca kırmızı amcık suratına doğru yük treni gibi gelirken resim yapmak epeyi zordur ve sana bir şey diyeyim ;
- All righty. Comin'right up.
- Tamam hemen geliyor.
- Comin'right up.
- Hemen geliyor.
Comin'right up.
- Hemen geliyor.
Comin'right up.
Hemen.
Uh, yeah, Coach, comin'right up!
Tamam koç geldim!
We got some real good toy commercials comin'right up.
Gerçekten güzel oyuncak reklamlarımız var.
Comin'right up. One order of man, side of dog.
Yemek siparişi geliyor, bir adam ve yanında bir köpek.
One family reunion comin'right up.
Bir aile birliği toplantısı olacak.
Comin'right up!
Hemen getiriyorum!
Comin'right up.
hemen geliyor!
You see somebody comin'up them stairs, you let faith guide that bullet right through their head.
Merdivenlerden yukarı biri çıkarsa, O mermiyi tam kafasından geçir.
[Microwave dinging] Comin'right up.
- Hemen geliyor.
COMIN'RIGHT UP.
Hemen geliyor.
Mug o'blood, comin'right up, boss.
Görmek ister misin? Bir kupa kan hemen geliyor, patron.
- Comin'right up.
- Geliyor.
Comin'right up. Two fifty, please.
Geliyor, 2,50 lütfen.
Two aspirin, comin'right up.
Ben getiririm. İki aspirin, hemen geliyor.
[Voiceover] Comin'right up.
Hemen geliyor.
I'll tell ya, Travis... when it comes to feeling good... I'd rate pissing'right up there with comin'and shitting'.
Sana diyorum Travis konu iyi hissetmek olduğunda işemeyi de attırmakla, sıçmanın yanında sayarım.
Comin'right up.
Hemen geliyorum.
- Comin'right up, Virgil.
- Hemen geliyor, Virgil.
Comin'right up, sir.
Hemen getiriyorum efendim.
We've got news and weather comin'up, but right now, Jerry Rafferty on WCLX Classics.
Haberler ve hava durumuna birazdan geçiyoruz. Ama şimdi, WCLX klasiklerinden Jerry Rafferty.
Comin'right up.
Getireyim hemen.
Comin'right up, Jules.
Hemen buluyorum, Jules.
Comin'right up. Champagne.
Hemen geliyor.
Oops. Comin'right up!
Hemen getiriyorum.
Comin'up on the right.
Sağ taraftan geliyoruz.
Throw in Arbor Day, and we have a deal. - One missing yorkie, comin'right up. - Done.
- İki gün yaparsanız anlaştık.
- Comin'right up.
- Hemen geliyor!
been hit in the leg, crawlin'away, for his life, and one of the smugglers, comin'up from behind him, just ready to put another one right in his head.
Ben... bacak çarpmış ediyorum bir Trooper olduğunu fark Crawlin'uzak, geliyor hayatının ve kaçakçı biri için'arkasından yukarı, Kafasında başka bir sağ koymak için sadece hazır.
The booze is comin'right through here, right up the coast of New Jersey.
İçki buraya geliyor, New Jersey sahilinin hemen üstüne.
Comin'right up, Mama.
Hemen geliyor.
Well... I guess everything's comin'up roses from here on, right?
- Pekâlâ sanırım şu andan itibaren her şey yolunda değil mi?
Oh, hey, comin'right up.
Hemen geliyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]