English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Daddy's got you

Daddy's got you translate Turkish

103 parallel translation
You've got to stay here and guard Mommy and Daddy.
Burada kalıp annemle babamı korumalısın.
You heard what Big Daddy said, "That girl's got life in her body."
Koca Baba'yı duydun : "Bu kızın vücudundan hayat fışkırıyor."
You've got the incompetence, Daddy, and Hotrod's too young to take things over.
Senin pilin bitti, babacığım, ve çılgın rodeocu da işi devralmak için çok genç.
Darling, look at your nice toy that Daddy got you.
Canım, bak baban sana ne güzel bir oyuncak almış.
Daddy Earl's got a little present for you here.
Babacık Earl'ün senin için minik bir hediyesi var.
Come on, Kelly. Daddy's not the only parent you've got.
Hadi Kelly, tek ebeveynin baban değil senin.
Daddy, you should do what Mom says : Marry somebody who's got a job.
Açıkçası baba, sen de annemin söylediğini yapmalısın.
Now, we all know Daddy's gonna fall. You know what you've got to do.
Çatıdan düşeceğine göre, ne yapacağımızı biliyoruz.
Daddy, you got to do something.
Baba, bir şeyler yapmalısın.
You've got your daddy's face, haven't you, pet?
Babanın yüzünü mü aldın sen bakayım?
Come, let daddy show you what he's got in his pants for you.
Gel yavrum. Kocan sana pantolonunun içindekileri gösterecek.
You've got your daddy's eyes, you know that?
Benim gözlerimi almışsın, biliyor musun?
No, she's got to turn around. Let Daddy show you how it's done.
Yo, sırtını dönmeli.İzin ver de baban sana nasıl yapıldığını göstersin.
I'm glad that you got that out of your system. but seeing as you're the baby daughter looking for daddy's approval.
İçini dökmene sevindim de şimdi babanın onay isteyen kızı olmalısın.
You feelin'sorry for yourself because your daddy's got to sweep streets?
Baban cadde süpürüyor diye kendini kötü mü hissediyorsun?
Daddy's got a surprise for you.
Babanın sana bir sürprizi var.
You got your daddy's hustle.
Babanın salgırdanlığı var sende.
Your daddy's got something he wants to tell you.
Babanın söylemek istediği bir şey var.
Daddy's got you.
Babacığın yanında.
- Daddy's got you.
- Babacığın yanında.
Tell them how you personally think your uncle... maybe he got it wrong this time, because it's wrong... that they lost their daddy behind what happened, you know?
Deki, amcanın bu sefer gerçekten.. ... yanlış bir şey yapmış olduğunu bu olayın arkasındaki gerçek sebebi söyle onlara.
Daddy's got you.
Baban yanında.
Sweet girls, daddy's got a surprise for you.
Baba.
Daddy's got to get going, but I'll see you later on, okay?
Baba gitmek zorunda. Seninle sonra görüşürüz, tamam mı?
You got Daddy's head looking kind of round, though.
Babanın kafasını fazla yuvarlak yapmışsın ama.
Who's mommy and daddy did not love him quite enough, got rid of him, and out of foolish guilt, left you a company, over which you are not equipped to preside.
Kimin anne ve babası onu yeterince sevmedi, ondan kurtulmaya çalıştı, ve bu günah duygusu ile, yönetmek için gerekli bilgiye sahip olmadığın bir şirket bıraktılar.
Daddy's got a surprise for you.
Babanın sana sürprizi var.
You're daddy's got a lot of real nice things, too, don't he?
- Baban da güzel şeyler yapıyor değil mi?
You got Edge's confession on videotape, but Daddy Dearest destroyed it.
Edge'in itirafını teybe almıştın, ama sevgili baban yok ettirdi.
Daddy's got a teensy-weensy bit of work to do, so can you be a good boy and let him?
Babanın çok az bir işi var. İyi bir çocuk olup çalışmasına izin verir misin?
You got your gazillion-dollar trust fund, and your daddy's always gonna be there for you.
Trilyonlarca dolarlık vakıf fonunuz var, ve baban hep arkanda olacak.
Daddy's got you.
Baban tuttu seni.
Daddy, you got to remember to charge your cellphone.
Babacım, cep telefonunu şarj etmeyi unutmamalısın.
Daddy's got you.
Baban buldu seni.
So who's daddy got you sent out here?
- Sevinirim. Seni buraya gönderten kimin babası?
You've got to be smarter than Daddy, you know, when I get paid, we'll rent a place to live in.
Babandan daha akıllı olmalısın, biliyorsun, Elime para geçince, içinde yaşayabileceğimiz bir ev tutacağız.
I got you. Where's daddy?
Babam nerde?
Wait and you'll see what daddy's got for you...
Bekle de baba ne getirmiş gör.
Now Daddy's got to go get us all cleaned up, you naughty, naughty thing, you.
Babacık şimdi seni tertemiz yapacak seni yaramaz seni.
Almost got you! Daddy's gonna get you.
Baban seni yakalayacak..
Good thing your daddy got you some training wheels... so you don't have to Rollerblade over here for your fucking sister's habit, huh?
Babacığının altına araba çekmesi iyi olmuş. Kız kardeşinin patenle gelme alışkanlığından kurtulmuş oldun.
Prana, chi, life force - - whatever you call it, your daddy's got it in spades.
Prana, Chi, yaşam gücü. Ne dersen, babanda bu fazlasıyla var.
Your daddy's got a set, let me tell you, monkey balls.
Babanın seti var, sana söyleyeyim, maymun topları.
But that means if I tap you on your shoulder and you're in the middle of something, you got to drop it like it's hot and give it to daddy.
Ama bunun anlamı, omzuna vurduğumda, bir işin ortasında bile olsan, elini yakmış gibi bırakıp, babaya vereceksin.
Come over here. Daddy's got you.
Baban yanında tatlım.
You got to write about the grown-up Emerson Cod, how great he'd be as a daddy.
Yetişkin Emerson Cod hakkında yazmalısın,.. ... nasıl harika bir baba olacağı hakkında.
- Daddy's got you!
Baba seni buldu! Sık dişini!
You see, my mother died of tularemia when I was little, and my daddy just got killed... in a tractor accident on our farm in Spartanburg County, so me and Rosaleen... she's our housekeeper... we're on our way to Virginia to stay with my Aunt Bernie.
Ben küçükken annem tularemiden * ölmüş. Babam da Spartanburg Kasabası'ndaki çiftliğimizde traktör kazasından öldü. Ben ve Roseleen de...
And as for you, young lady, you've got to go back where you came from'cause daddy is working right now, okay?
Ve sen küçük hanım, geldiğin yere hemen geri dönmelisin. Çünkü baba şu anda çalışıyor. - Güle güle babacığım.
- Daddy's got you!
- Baban tuttu seni!
You've got 10 seconds to go or Daddy's going to nail it to the chair.
Başlamak için 10 saniyen var ya da babacık onu çiviyle sandalyeye çakacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]