English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Dark one

Dark one translate Turkish

1,272 parallel translation
The dark one.
Mia eve döndüğü için.
Hey, listen, tall dark one, if we give you him, the demon gets what he wants.
Hey, uzun boylu karanlık bir, dinle, biz ona verirsen, iblis ne istediğini alır.
- The blond guy, not the dark one.
- Sarışın olan. Esmer değil.
Oh, Dark One, you're not in Transylvania anymore.
Oh, karanlık olan, artık Transilvanya'da değilsiniz.
the dark one sought to elude his destiny, live as a mortal.
Karanlık olan, bir ölümlü gibi yaşayarak kaderini gerçekleştirmenin yolunu arıyordu.
You take the big dark one, I've got the little girl, and the Aussie will run like a scared wombat if things turn rough.
Sen iri yarı zenciyi hallet. Ben kızı oyalarım. Avustralyalı zaten işler sarpa sarınca kuyruğunu kıstırıp kaçar.
We are from the clan of darkness, the dark one.
Biz karanlıkların klanıyız, Dark Ones.
Only the dark one opens and closes the door to Silent Hill.
Sadece karanlık kişi, Silent Hill'in kapılarını, kapatıp açabilir.
He became a Dark One. - No Egor, he's only Darkening.
yalnızca karanlıklaşıyor.
So the blonde's the bad one and the dark one's the good one?
Sarışın olan kötü esmer olan iyi miydi?
Cameron, Chase and the Dark One.
Cameron, Chase ve siyah olan.
The house was dark, no lights... and there was no answer from the inside... no one there... the teacher checked the girl's room...
Ev karanlıkmış, hiç ışık yokmuş. Cevap veren yokmuş. Kimse yokmuş.
Homicide says that this is the only show that isn't dark on Mondays, you're the only one of the cast of Rainbow that wears the blue make up.
Cinayet Masası pazartesileri oynayan tek gösterinin bu olduğunu söyledi. Gökkuşağı'nda rol alanlar içinde tek mavi makyajlı sensin.
One day, one dark, lonely afternoon... You realize you've stopped hiding your porn.
Bir gün, yalnız geçirdiğin karanlık bir öğle sonrası pornolarını saklamayı bıraktığının farkına varırsın.
Well, one day a year he apparently has a "dark day".
Senede bir gün onun kara günüymüş.
One minute, she's totally in love with Jamie, and then the next... she's making out with a professor in dark corners.
Jamie'ye âşıkken bir anda karanlık bir köşede profesörün biriyle oynaşmaya başlıyor.
I'm not gonna be the one that sits at home alone in the dark... like an Italian widow.
Dul İtalyan kadınları gibi evde karanlıkta oturmam.
One is dark.
Bir taraf siyah.
One is dark.
Biri siyah.
In the end, we all die. There's this shocking defect that one day, we will all be rotten corpses, in the dark, demp, creek.
Bunların hiç biri, bir gün hepimizin ölüp... mezarlarda birer çürümüş beden olacağımız gerçeğini değiştirmez.
Although he is sometimes as dark as the shadows that he walks through if secrecy is the goal of this quest, no one is more stealthy... -... than Nim.
Her ne kadar içinde yürüdüğü gölgeler kadar karanlık olsa da eğer bu seferde gizlilik önemliyse hiç kimse Nim'den daha başarılı olamaz.
Dark Fire on one of the outside gates
Kara Ateş, dış kapıların birinde.
And before he knew it, dark knights had begun to take away his kingdom one piece at a time.
"Ve daha ruhu bile duymadan..." "... kara şövalyeler, krallığını elinden almaya başlamış... "
The one with the dark glasses!
Birisi koyu renk gözlüklü.
She is one of those... who see things better in the dark.
O, bir şeyi karanlıkta... daha iyi görenlerdendir.
To make compact with the Dark One, there is always a price.
Bu güzel bir plan.
One will turn to the Dark side and destroy us all.
Biri karanlık tarafa geçecek ve hepimizi yok edecek.
They put on short skirts, they go to bars with their girlfriends, maybe have one too many, and make out with some strange man in the back of a dark alley.
Kısa eteklerini giyerler, kız arkadaşlarıyla birlikte bara giderler, belki bir tane çok fazladır ve biraz ilginç bir erkekle geceyi arka sokaklarda geçirir.
A few weeks ago, I read in the paper that... there was going to be an episode of Dark Shadows on... the one where Barnabas is released from his tomb.
Birkaç hafta önce gazetede "Dark Shadows" un yayınlanacak olan bir bölümünde Barnabas'ın mezarından kaldırılacağını okudum.
Tell him you need one night a week to yourself to watch Dark Shadows? He wouldn't understand that?
Dark Shadows'u izlemek için bir gece kendine ayırmak istediğini söyleyemez misin?
It was dark blue. Did they have one that was light blue?
- Açık mavi var mıymış?
So you're gonna repress everything in a deep, dark, twisted place until, one day, you snap and kill them?
Bir gün patlayıp onları öldürene kadar her şeyi içinin karanlık derinliklerinde mi tutacaksın?
Well, if that's the case, we are dealing with a dark soul, one who kills, cuts and keeps.
Eğer durum buysa, öldüren, kesen ve saklayan karanlık bir ruhla karşı karşıyayız demektir.
One of our gun positions is dark.
Topçu pozisyonlarımızdan biri karardı.
"I don't deserve a grown-up one with dark chocolate on it."
" Büyük siyah çikolatalı olanı hak etmiyorum.
He spends the dark hours raging about like an animal and then, in the morning, he goes about his business and no-one suspects a thing.
Ve karanlık saatlerini bir hayvan gibi delirmiş bir şekilde geçiriyor. Ve sabahları da işiyle ilgileniyor. Ve kimse bir şeyden şüphelenmiyor.
'I roamed the world...'.. then returning one night to this cold, dark place...'
Dünyayı dolaştım... ve sonra tekrar bu soğuk, karanlık yere döndüm...
- But even if one drop of Dark blood is spilt, I will tear apart the Agreement!
Ama tek bir Karanlık Kişi kanı akarsaNanlaşmayı yırtıp atacağım!
- That one is dark grey.
- Hayır, biri gümüş, öteki metalik gri.
You feel like you're in a dark room and that the walls are coming down on you, and that no one can come and save you.
Sanki karanlık bir odada duvarlar üstüne geliyormuş gibi ve kimse gelip seni kurtarmayacakmış gibi hissedersin.
Can you help me find the dark green one?
Koyu yeşil olanı bulmama yardım eder misin?
When it's dark and no one's around.
Karanlık çökünce ve herkes gidince.
Well, one of them was, but I think he was picturing me in a dark alley.
Aslında biri bakıyordu ama sanırım benim karanlık bir yolda olduğumu hayal ediyordu.
Will this one glow in the dark as well?
Bu karanlıkta parlayanlardan mı?
One day, the sun will go out and we'll all be in the dark.
Bir gün, güneş yok olacak ve hepimiz karalıkta kalacağız.
The streets of the fortress can be dangerous after dark, even to one as highborn as yourself.
Kalenin sokakları karanlıktan sonra tehlikelidir, kendi komşumuz da olsa.
Dr Brennan, one of these X-rays shows two dark clumps near the pelvis.
Dr. Brennan röntgenlerden birinde leğen kemiğine yakın iki tane siyah küme görünüyor.
That was the one thing that made us think maybe he was really havin'dark thoughts
bu bizi onun gerçekten karanlık düşünceleri olabileceği fikrine iten tek şeydi.
Cradle of Filth are actually one the best contemporary dark-wave bands in the world.
Cradle of Filth aslında dünyadaki en iyi modern dark-wave gruplarından biridir.
Until one day I realized the dark is just light hidden under an umbrella.
Ta ki bir gün karanlığın aslında şemsiyenin altına gizlenmiş bir aydınlık olduğunu, fark edinceye kadar.
I was scared of the dark for ages, and he didn't do one thing about it.
Yıllardır karanlıktan korkuyordum ve o bunun için hiçbir şey yapmamıştı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]