I'm back here translate Turkish
3,932 parallel translation
I'm here to take my worker back to work at the place where he works.
İşçimi, çalıştığı yere geri götürmeye geldim.
Exactly. So I'm good back here.
Bu yüzden arkada memnunum.
I'm going to come back when you're not here.
Oda boş olduğunda geleceğim.
- And as soon as we get them to safety, I'm coming back here to find that big "bad" wolf.
- Ve onların emniyetini sağlar sağlamaz o büyük "kötü" kurdu bulmak için geri dönüyorum.
I'm back here, aren't I?
Artık buradayım, değil mi?
I'm here to take back what I said about marriage just being a piece of paper.
Evliliğin bir kağıt parçası olduğuna dair söylediklerimi geri almak için geldim.
I don't know. I need a little more light back here.
Arkaya biraz ışık lazım.
I'm freaking out here! All you got to do is sit down, get your drink, slam it, "and say," do you want to go back for a drink at my house? "
Tek yapacağın, oturup içkini kafaya dikip "Bizim evde bir şeyler içelim mi?" demek.
I just have to move this, right here- - my back.
Şunu şuraya çekmem lazım. Belim.
Okay, and I'll be right here when you get back.
Tamam, siz dönene kadar ben burada olacağım.
I'm glad everything's back to normal around here.
Her şeyin normale dönmesine sevindim.
I'm saying, don't talk behind my back later and say what you need to say here!
Sana söylüyorum, sonra arkamdan konuşma ve ne söyleyeceksen burada söyle!
I shall be here when you get back.
Geri geldiğinizde burada olacağım.
I'm here to assassinate you, and take back the oscillators!
Bana verilen emir ateşleme parçalarını alarak seni öldürmek.
I'm the one that's out there every day watching things for us while you sit here day after day writing a book, wining and dining a wife that's never gonna want you back.
Sen burada seni asla geri istemeyecek karınla oturup şarap içip, yemek yerken, kitap yazarken dışarıda işlerimizi gören kişi benim.
Here's why. I finally heard back from Ardus's insurance carrier.
Ardus'un sigorta bilgilerine henüz ulaştım.
"A", because I'm completely proud of this decision, and "B" to avoid everybody here from acting like a bunch of gossipy bitches behind my back.
"A", bu kararı aldığım için kendimle gurur duyuyorum. Ve "B", artık arkamdan mahalle karıları gibi dedikodu yapıp durmayın.
They're afraid I'll fall back on my attorney-client privilege, and you're here, as my friend, to coax me into disclosing?
Avukat-müvekkil gizliliğinde geri çekileceğimden korkuyorlar,... sen de burada arkadaşım olarak bunu ifşa etmem için dil mi dökmeye geldin?
In two weeks, I have to be back here.
İki hafta içinde buraya dönmek zorundayım.
So here's what I'm thinking. I want to get back in the art game, and I need a new art consultant.
Her neyse biraz düşündüm ve, sanat camiasına geri dönmek istiyorum, ve yeni bir sanat danışmanına ihtiyacım var.
I'm climbing the walls in here, and you said you were gonna be right back.
Aklımı kaçırmak üzereyim. Hemen dönerim demiştin.
But I am here to get her back on track.
Ama onu doğru yola sokmak için buradayım.
I'm sitting in the kind of place that I never thought I'd go back to'cause of a sweet kid who can't be here to enjoy the rest of it.
Bir daha asla yaşamayacağımı sandığım bir ruh halindeyim şimdi çünkü tatlı bir çocuk hayatının geri kalanının keyfini çıkartamayacak.
I mean, what if he shows up back here and we only have enough rations for two weeks?
Yani, ya buraya geri gelirse sadece iki haftalık mı erzağımız kaldı?
I can come back up here when I'm in control'cause Mommy and Daddy and the lawyer have an agreement with the warden.
Kendime hakim olduğumda buraya dönebilirim. Çünkü annem babam ve avukatın müdürle anlaşması var.
Well, you lent me some money when I was first came here and I'm sorry I haven't paid it back before now but the truth is I'm afraid I forgot.
İlk buraya geldiğimde bana biraz para borç vermiştiniz. Daha önce ödemediğim için üzgünüm, maalesef unutmuşum.
I started at the tea house where I used to go every Friday morning, then I made my way back here.
Çayevinden başladım her cuma sabahı sürekli gittiğim, sonra yolumu buraya çevirdim.
I'm supposed to turn my back on all of you here?
Hepinizi bırakım nasıl gideyim?
Watson's on a plane back to Adelaide and I'm still here.
Watson Adelaide'a geri giden bir uçakta ve ben hala buradayım.
Yeah, well, I'm gonna spend the rest of the weekend with this lovely thing here, and then I'm gonna turn myself back in.
Evet, hafta sonumu bu tatlı kızla geçireceğim sonra da teslim olacağım.
I'm grateful to all of you for bringing me back here.
Beni buraya getirdiğiniz için hepinize minnettarım.
I'm pretty indecisive, so I may be back here a few times, if that's okay.
Oldukça kararsızım, o yüzden birkaç kez daha geri gelebilirim mahsuru yoksa.
Debbie, you know I got your back, but you got to know that I'm here for you.
Debbie, arkanda olduğumu biliyorsun ama senin için burada da olduğumu bilmelisin.
I'm sorry. Your boss's car is still here, and the back door was wide open.
Patronunun arabası hâlâ burada ve arka kapı ardına kadar açıktı.
And I don't need you here if you are more interested in what is happening next door or back at the office.
Ve eğer sen yan odada veya çalışma odanda ne olup bittiğiyle daha çok ilgiliysen sana burada ihtiyacım yok.
I'm just sitting here waiting for you guys to try and get him back.
Burada oturup, onu geri getirmenizi bekliyorum.
At 24 hours and 1 minute, I wanna be right back here.
Saat 12'yi 1 geçe, burada olacağım.
You're all the way back there, and I'm all the way up here.
Sen ta arkalarda olduğun ve ben de burada olduğum için olsa gerek.
I rent the car, then I go buy the car seat, come back here, pick you guys up, and then the three of us drive to New York together.
Gidip koltuğu aldıktan sonra da buraya dönüp sizi alayım ve üçümüz New York'a beraber gidelim.
Don't blow up anything until I get back here, or I'll hunt you down myself.
Ben geri gelene kadar hiçbir şeyi patlatmayın. Yoksa sizi bizzat kendim yakalarım.
first stay right here.. i'll just run to the restroom and be back ok, i got it. come quick stay right here.. dont go anywhere.
Burada bekle. Dinlenme odasına gidip hemen geleceğim. Tamam anladım.
Hey, he'd be really mad if he gets back and I'm not here.
Dönünce burada olduğumu görmezse sinirlenir.
But when he came back- - and this is no big family secret I'm giving away here or anything- - that responsibility weighed on him.
Ama geri döndüğünde bu açığa vurduğum büyük aile sırrı falan değil ama sorumluluğu ona ağır gelmişti.
I'm gonna keep coming back here till you do.
Konuşmak istemiyorsan sen konuşana kadar buraya geleceğim.
Well, today, I'm an ex-running back, you're my agent, and we're here to rent the club for an NFL draft party.
Bugün ben eski bir futbolcuyum, sen de menajerimsin. Ligin oyuncu alma partisi için kulübü kiralamaya geldik.
And I rushed right over here to help you... wash your back.
Ve sana yardım etmek için buraya koştum. Sırtını yıkayacağım.
I'm ready back here.
Ben hazırım.
You know, I thought we agreed you'd shut down the office and get yourself back here.
Ofisi kapatıp buraya geleceğin konusunda anlaştığımızı sanıyordum.
But it's not like I spend a lot of my time back here checking out dudes.
Arka taraf milleti kontrol ederek zaman harcayacağım bir yer değil.
Whoa, whoa, whoa... if I'm really gonna monitor your suspect's conversation with his attorney, I can't let you back in here.
Şüphelinizin avukatıyla yapacağı konuşmayı denetleyeceksem sizin buraya girmenize izin veremem.
I left it right here second from the bottom and when I came back, it was moved.
Tam şuraya bıraktım alttan ikinci sıradaydı ama geldiğimde aynı yerde değildi.
i'm back 1030
i'm back in 35
i'm back now 27
back here 146
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
i'm back in 35
i'm back now 27
back here 146
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237