English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ I ] / I will be back

I will be back translate Turkish

1,722 parallel translation
I will be back.
Hemen geliyorum.
I will be back after I drop him off. Hey.
- Onu bırakıp geri geleceğim.
I just have to heat up my son's lunch. I will be back.
Oğlumun yemeğini götürüp döneceğim.
I will be back after work to check on you.
İşten dönüşte, tekrar uğrarım.
OK, well, I will be back soon.
Tamam, kısa sürede dönerim.
I will be back at the bank in less than two minutes.
İki dakikadan daha az bir sürede bankada olacağım.
This is no time For anyone to be off on their own. I will be back there
İlk fırsatta sizinle konuşmaya geleceğim.
Yeah, I will be back.
- Tamam olurum.
I will be back.
Kıpırdama.
I will be back in a little while.
Hemen dönerim.
I will be back in 30 minutes.
30 dakika içinde geri döneceğim.
When I left, he said, " I will be back.
Ben çıkarken, " Geri döneceğim.
Excuse me now, I will be back later.
müsaadenizle, sonra geri gelirim.
I will be right back.
Evindeymiş gibi rahat ol. Hemen dönerim.
- I will be right back.
- Hemen geliyorum.
I will... I'll be right back.
Hemen dönerim.
I will be right back after I go talk to your mother.
Annenle konuştuktan sonra hemen geliyorum. - Ve...
I am going to jury duty, but I will be right back.
Pekâlâ, ben jüri görevime gidiyorum ama hemen geri dönerim.
I will be right back.
Hemen döneceğim.
When they look back on this day in the history books, all that will be remembered is that I had a good idea.
Tarih kitaplarında, geri dönüp bugüne baktıklarında tüm anımsayacakları, aklıma harika bir fikir geldiği olacak.
Go get Chelsea back, and all your problems will be solved. - I'm sensing sarcasm.
Chelsea'ye geri dön, bütün sorunların hallolacak.
Look, I have to go. Will you just tell Nora I'll be back later?
Gitmem gerek.Nora'ya sonra döneceğimi söyler misiniz?
What matters is, once I do it, you will get your brother back from wherever Simors got him hidden away, and I will be your big kahuna.
Önemli olan, bu işi halledince, Simon nereye sakladıysa gidip kardeşini kurtaracağız ve ben de senin kahramanın olacağım.
But, as I have already explained to Mr. Cahill, I will be able to pay back my full debt just as soon as I inherit my grandmother's estate.
Ama Bay Cahill'e daha önce de açıkladığım gibi büyükannemin mirasını alır almaz bütün borcumu geri ödeyeceğim.
I will take the cats to be put to sleep, then I will come back and help you.
Kedileri uyutup dönünce sana da yardım ederim.
But the weaponed-men I took last time will not be coming back.
Geçen sefer aldığım eli silah tutan erkekler geri dönmeyecek.
I mean, even if I agree to be Linda Lake's puppet, eventually she will stab me in the back and expose me.
Linda Lake'in kuklası olmayı kabul etsem bile sonunda beni aldatıp halka ifşa edecek.
The issues we have can be cleared up in an hour or so. But if I have to come back, it will be for a full investigation.
Bunlar 1 saat içinde halledebileceğimiz işler, fakat geri dönersek, bu tam bir inceleme olacak.
I will be right back.
Birazdan dönerim.
I know Nick will be back soon. I know Nick.
Nick de yakında döner.
I walk five miles to work and back every day to rip my nails and finger ends in a dark room making hats I will never be able to afford, for ladies who should know better.
Her gün, 8 kilometre yol tepip işe gidiyorum ve karanlık bir odada tırnaklarımı ve ellerimi parçalayarak daha aklı başında olması gereken hanımlar için asla alamayacağım şapkalar yapıyorum.
I will be right back.
Hemen dönerim.
OK, baby, I will be right back.
Tamam mı canım?
- OK. - I will be right back.
Hemen döneceğim.
When Burrows bring Scylla back to us I will fly it safely back to Los Angeles and you will be the one to put a bullet in his brain.
Burrows, Scylla'yı bize getirdiğinde onu güvenlice Los Angeles'a uçuracağım ve onun beynine kurşunu sen sıkacaksın.
I'm going out and will be back in 10 minutes.
Dışarı çıkıyorum, 10 dakika içinde dönerim.
And if I move back to Japan, I'll be unhappy and I don't know if my marriage will survive... but I want my marriage to survive, but...
Ve eğer Japonya'ya geri dönersem mutsuz olacağım Ve evliliğimin yürüyüp yürümeyeceğini de bilmiyorum... Yürümesini istiyorum, ama...
Kevin, I will be here when you get back.
Kevin, geri döndüğünde burda olacağım.
I-I'm not sure that the results will be back by then.
- Başka mevzulardan konuşuruz.
I... will be... right... back.
Hemen... geri... dönerim... ben.
There is a good chance that this exorcism will work, and if that happens I will be sent back to hell.
Şeytan çıkarma muhtemelen işe yarayacak... ve ben cehenneme döneceğim.
I want these hoods back by nightfall. Or there will be hell to pay.
O iki sersemi akşama kadar istiyorum, yoksa bedelini siz ödersiniz.
I am so pleased you have come back, for we will always be friends.
Geri gelmenize çok sevindim, çünkü daima arkadaş kalacağız.
Now, I want you to meet her but if you can't be nice, then I will leave this house and never come back.
Onula tanışmanı istiyorum. Ve ona karşı nazik olmazsan bu evden gider, bir daha da geri dönmem.
I am sure you will be able to go back.
Kesinlikle geri döneceksiniz.
- I will be right back.
- Hemen dönerim.
It will be as soon as I can get back to work.
İşime geri döndüğüm zaman yolunda olacak.
I thought - I'll catch a man there, and will be back to get her.
Önce güneyde iyi bir koca bulur, sonra kızı yanıma alırım diye düşünmüştüm.
I will run these errands and be back in time To shower, change, make love to you, And greet the first guests at the door.
Bu siparişleri halledeceğim ve buraya gelip banyo yapıp üstümü değişecek seninle sevişecek ve ilk gelen konukları karşılayacağım.
I just know I've got to get it back out on one of these locations and use it in a big barrel, because the results will be incredibly surprising and totally unique.
Ben sadece, bu yerlerde çekim yapmaktan vazgeçip onu büyük dalga varilleri içinde kullanmam gerektiğini biliyorum çünkü sonuçları inanılmaz şaşırtıcı ve tamamen benzersiz olacaktır.
You know, I think maybe they should get back together Before the baby comes, or the baby will just be- -
Bebek daha doğmadan tekrar barışmalılar diye düşünmüştüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]