English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Not too late

Not too late translate Turkish

2,140 parallel translation
Am I not too late, am I?
- Çok geç kalmadım, değil mi?
Yeah, assuming we're not too late already.
Tabii, geç kalmadığımızı varsayarsak.
It's not too late?
Geç değil mi dersin?
Hey, it's not too late.
Oğlumdu.
If two persons'marriage isn't real... Then... it's not too late for me, correct?
Eğer iki insanın evliliği gerçek değilse... o halde... benim için geç sayılmaz, doğru mu?
Look, it's not too late. Just come outside with me. put that bomb down.
Her şey bitmiş değil benimle dışarı gelebilirsin.
It's not too late.
O kadar da gecikmedik.
You know, it's not too late to become a stone carver.
Biliyorsun, heykeltıraş olmak için çok geç değil.
It's probably still not too late to be overcome by desire with me.
Büyük ihtimalle hâlâ beni arzulamak için çok geç değildir.
Thank you. Hopefully, we're not too late.
Umarım çok geç kalmamışızdır.
Anyway, it is not too late to turn him around.
Neyse, telâfi etmek için geç kalmış sayılmayız.
Hey, not too late to have one more beer before 6 : 00.
Saat altı olmadan bir bira daha içmek için geç değil.
And maybe it's not too late.
Belki hâlâ zamanımız vardır.
Hey, listen, I was thinking it's not too late To catch a few innings of that rangers game.
Hey, Düşünüyordum da belki Ranger maçının son bir kaç vuruşuna yetişiriz.
I have to go! I hope I'm not too late!
Umarım çok geç kalmamışımdır.
Okay, it's not too late, but we have to act now.
Çok geç değil ama hemen harekete geçmeliyiz.
Mr. President... it's not too late to cancel the press conference.
Sayın Başkan, basın toplantısını iptal etmek için henüz geç değil.
It's not too late... James.
Çok geç değil, James.
It's not too late
Çok geç değil.
It's not too late for you.
Senin için çok geç değil.
It's not too late.
Çok geç değil.
- Hi, I hope we're not too late.
- Merhaba. Çok gecikmemişizdir umarım.
You know, it's not too late to cancel.
- Bunu iptal edebiliriz.
Do you want to go somewhere else? Lt's not too late.
Başak bir yere gitmek ister misin?
I hope it's not too late.
Umarım çok geç kalmamışınızdır.
Uh, if it's not too late, I... think I'd like to take you up on that beer.
Eğer çok geç değilse o teklif ettiğin birayı içmek istiyorum.
It's not too late till you set a date.
Tarih belirleyene kadar hala çok geç değil.
It's not too late to save them.
Onları kurtarmak için çok geç değil.
Not too late to call it off.
İptal etmek için geç değil.
Yeah, if we're not too late.
Tabii, eğer geç kalmazsak.
But it's not too late to teach.
Fakat öğretmenlik yapmak için çok geç değil.
It's not too late for you to hop off, but I'm staying.
Gitmek için geç kalmış sayılmazsın. Ama ben kalıyorum.
Well, you know, it's not too late to do some good here.
Aslında, iyi bir şeyler yapmak için hala geç değil.
- it's not too late to bail on this whole thing.
- vazgeçmek için geç kalmış sayılmazsın.
It's not too late though, Turtle.
Hâlâ geç değil, Turtle.
It's not too late.
Geç değil.
It's not too late.
Çok geç sayılmaz.
I hope it's not too late.
Umarım geç kalmamışızdır.
- It's not too late. - Hmm?
Çok geç değil.
Seriously, Michael, it's not too late to change your mind.
Ciddiyim Michael, kafandan geçenleri değiştirmek için henüz geç değil.
Not too late, Tom.
- Çok gecikmeyin Tom.
You know it's not too late to go to law school, Arnold.
Hukuk fakültesine gitmek için hâlâ çok geç değil, Arnold.
It's not too late, you know.
Çok geç değil biliyorsun.
It's not too late.
- Çok geç değil.
It's not too late, but we have to act now.
Çok geç değil ama hemen harekete geçmeliyiz.
It's not too late.
Henüz geç değil.
Thank god we're not too late.
- Şükürler olsun yetiştik.
It may not be too late.
Çok geç olmayabilir.
Well, it's never too late for savings. Apparently not.
- Bu tip durumlar için hiçbir vakit geç değildir.
Look, it's not too late.
Bak, çok geç değil.
It's too late for a not-guilty verdict.
Kardeşine suçsuz kararı çıkartmak için artık çok geç.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]