One million dollars translate Turkish
379 parallel translation
Mrs. George Hamilton has pledged one million dollars but hasn't sent a check.
Bayan George Hamilton bir milyon dolar sözü vermiş ama hala bir çek göndermemiş.
Right now, Kirk, I wish my bankroll was about one million dollars
Kirk, şu anda bankada bir milyon dolarım olsun isterdim.
Can you imagine even having one million dollars?
Hatta bir milyon doların olduğunu tahayyül edebilir misin?
I wouldn't do that for one million dollars!
Bunu bir milyon dolara bile yapmam.
One million dollars, Mr. Bond.
Bir milyon dolar, Bay Bond.
One million dollars in small unmarked bills'worth of happiness for the two of us.
İkimiz için, bir milyon dolardan oluşan bir mutluluk.
He will be praised and receive one million dollars!
Kendisine bir milyon dolar ödül verilir.
Now you're a decathlete, one million dollars!
Bir dekatloncu oldun, 1 milyon doların sahibisin.
He makes one million dollars.
Cebine bir milyon dolar giriyor.
In a very short while, one million dollars in gold bullion will be moved into this hotel's vault.
Çok kısa bir süre sonra 1 milyon değerindeki külçe altın bu otelin kasasından taşınacak.
For one million dollars. Oh?
Bir milyon Dolar karşıIığında.
Polyakov agreed to talk to his man... And 10 days later reported back that the document could be returned... For one million dollars.
Polakov adamı ile konuşmayı kabul etti ve 10 gün sonra belgenin bir milyon Dolar karşıIığında geri getirilebileceğini bildirdi.
I am told there's one million dollars in that box.
Sandığın içinde bir milyon dolar olduğu söylendi.
The policy in your favour is worth one million dollars.
Sigortanızın değeri bir milyon dolar.
To be precise, one million dollars from Lisa Baumer.
Lisa Baumer'in bir milyon dolarını.
Inform the mayor that we demand one million dollars cash for the release of the car and all the hostages.
Belediye başkanına söyleyin, tren ve rehineleri bırakmak için... 1 milyon dolar istiyoruz.
- One million dollars.
- 1 milyon dolar.
Now, I can guarantee that your share of the profits won't be under one million dollars a month.
Size garanti edebilirim ki aylık kazancınız 1 milyon doların altında olmayacaktır.
One million dollars or we blow things up.
1 milyon dolar. Yoksa herşeyi patlatırız.
One million dollars to the one who solves the crime.
Cinayeti çözene bir milyon dolar.
One million dollars, tax-free.
Bir milyon dolar, vergisiz.
One million dollars would buy great many tight suits, would it not?
Bir milyon dolar bir sürü sïk elbise alïr, degil mi?
One million dollars Mr. Bensonmum.
Bir milyon dolar Bay Bensonmum.
I'll take that one million dollars, Bensonmum alias Irving Goldman.
O bir milyon dolarï ben alayïm Bensonmum diger namï Irving Goldman.
One million dollars, cash, low denominations.
Bir milyon dolar, nakit, indirimli tarife.
Dun and Bradstreet reports show that they are capitalized at one million dollars :
Dun and Bradstreet raporlarının gösterdiğine göre 1 milyon dolar sermayeleleri var.
One million dollars.
Bir milyon dolar.
One million dollars in cash, tax free.
Bir milyon dolar nakit olarak vergisiz.
You paid that God damn lottery winner one million dollars!
O Allah'ın belası piyangodan kazanılan vergi, bir milyon dolardan fazla!
One million dollars each.
Bir milyon dolar her biri.
- One million dollars.
- Bir milyon dolar.
The day we deliver the last fuel rod to Hanford... we'll only be one million dollars in the hole.
Hanford'a son yakıt elemanını teslim ettiğimiz gün bir milyon dolar içeride olacağız.
One million dollars, Hymie.
Bir milyon dolar Hymie.
One million dollars?
- Bir milyon dolar mı?
Mr. Vance, even if it means one million dollars in your pocket, sir?
Bay Vance! Bir milyon dolar kazanmak istir miseniz?
Naturally, there may be a certain amount of risk, but one million dollars is one million dollars.
Doğal olarak, bu iş biraz riskli, ama bir milyon dolar, bir milyon dolar!
One million dollars for each of you for substituting for us, plus 500,000 for a mask in your position. You hear that?
Her biriniz için birer milyon dolar yerimize geçmeniz için... 500'er bin de düşmanların foyasını meydana çıkarmanız için.
Paul, it's one million dollars worth of real.
Paul bu bir milyon dolar değirinde bir gerçek.
As agreed, one million dollars in gold.
Anlaştığımız gibi tam bir milyon dolar altın.
The fire in the Stewart Aircraft Works where one man was killed and many injured, and half a million dollars worth of damage caused, has been definitely set down to sabotage. "
Stewart Uçak Fabrikası'nda yangın çıktı. Yangında bir kişi öldürüldü, çok sayıda yaralı var. Hasar yarım milyon dolar civarında.
Each one of those six boxes contains half a million dollars in gold.
Bu kutuların her birinin içinde yarım milyon dolarlık altın var.
Folks say that he's worth just the other side of one half-million dollars.
Herkes yarım milyon dolardan fazla edeceğini söylüyor.
They've about half a million dollars... onboard in one of the cars.
Vagonlardan birinde 500 bin dolar varmış.
Two weeks ago a million dollars in gold bullion intended for the underground in one of the anti-Western satellites was intercepted by that government's military police. Preparations are now being made to ship the gold behind the Iron Curtain.
İki hafta önce batı karşıtları için, direnişçi bir örgütün milyon dolar değerindeki külçe altınına hükümetlerinin jandarması aracılığıyla el konuldu ve hemen, Demir Perde arkasına altını götürmek için hazırlıklara başlanıldı.
Each one of us has in his pocket a check for a million dollars.
Her birimizin cebinde birer milyon dolarlık çek var.
In one two-day period, six million dollars came in.
İki günlük bir periyotta altı milyon dolar geldi.
One of us will be a million dollars richer and one will go to the gas chamber to hang.
Birimiz bir milyon dolar zenginlesirken birimiz idam için gaz odasïna gidecek.
If it ever came on the market, it would certainly fetch a price in excess of one million American dollars.
Satışa sunulmuş olsaydı kesinlikle 1 milyon dolardan fazla bir fiyata satılırdı.
And you're gonna Welch on one million lousy dollars?
Sizden berbat bir milyar dolar isteseydim?
For which, each of you will pay me one hundred million dollars.
Bunun için, her biriniz bana 100 milyon dolar ödeyeceksiniz.
That's about one million US dollars.
Bu yaklaşık 1 milyon Amerikan doları eder.
one million 61
million dollars 237
dollars 691
dollars and 18
one moment please 57
one more time 797
one month later 23
one more 931
one more shot 23
one more day 57
million dollars 237
dollars 691
dollars and 18
one moment please 57
one more time 797
one month later 23
one more 931
one more shot 23
one more day 57
one more hour 17
one more chance 34
one more minute 37
one more drink 18
one more round 22
one more thing 865
one moment 967
one more to go 21
one more game 27
one more step 47
one more chance 34
one more minute 37
one more drink 18
one more round 22
one more thing 865
one moment 967
one more to go 21
one more game 27
one more step 47