English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ O ] / One more try

One more try translate Turkish

502 parallel translation
Shall we give it one more try?
Beraber deneyelim mi?
I have a new piece of stone and have decided to give sculpturing one more try.
Elimde yeni bir taş parçası var ve bir kez daha heykel yapmayı denemeye karar verdim.
Could you have one more try?
Bir daha dene! Lütfen!
well, I'II give you one more try.
Sana bir şans daha veriyorum.
I think, we deserve one more try.
Bence bir kez daha denemeyi hakediyoruz.
You've tried hard for 9 times how about one more try?
dokuz kere denedin son bir denemeye ne dersin?
- One more try?
- Bir şans daha?
Let me give the old Santana charm one more try.
Meşhur Santana cazibesini tekrar denememe izin ver.
One more try.
Bir kere daha.
- ( Dad ) Hey! - I get one more try.
Bir daha deneyeyim, bir daha!
One more try. OK, honey, big smile. Big smile!
Tamam tatlım, kocaman bir gülücük!
Let me get one more try. Please?
Bir kere daha deneyeyim, lütfen?
One more try, come on!
Bir daha dene, hadi!
Then, I'll try one more time to find my memories again.
O zaman seni hatırlamayı bir daha deneyeceğim.
I guess I'd try anything to keep you home one more day.
Seni evde bir gün daha tutmak için her şeyi denerim.
It's one of the more annoying parts of this business. The prosecution will always try to tear down the character of the defendant.
Bu işin en baş ağrıtıcı yanlarından biridir ama davacı davalının karakterini sökmeye çalışır.
Well, there's one more shortcut I can try.
Deneyebileceğim bir kısa yol daha var.
I'll try just one more question.
Bir soru daha sormaya çalışacağım.
- We've gotta try one more thing.
- Ama bir şey deneyeceğiz. - Tamam.
Try it one more day.
Bir gün daha dene.
And if you try to blackmail me one more time, I'll come back here and cram this down your lyin'throat.
Ve sen eğer bir daha beni tehdit etmeye kalkarsan buraya geri gelir, bu adi yalanını boğazına tıkarım.
You try one more illusion and I'll break your neck.
Bir illüzyonu daha denersen senin boynunu kırarım.
Try to hold this position one more day.
Bu mevziyi bir gün daha tutmaya çalışın.
Let's try the valve one more time.
Vanayı bir kez daha deneyelim.
Let's try the whole thing one more...
Herşeyi bir kez daha gözden geçirelim.
Ah. Mm-hmm. Let's try that one more time.
Şey, bir kez daha deneyelim.
Try that one more time...
Bir kez daha denemek ister misin...
To try to find one man... with nothing more to go on than a page from an old journal...
Elinizde eski bir günlük sayfasıyla bir adamı bulmaya çalışıyorsunuz.
Though most of his work is to deal with the problems of human communication Munch is to try again with two more relationships one of which will result in physical and psychic injury
Eserlerinin çoğu insan iletişiminin sorunlarıyla uğraşırken Munch, bir kez daha biri fiziksel ve ruhsal yaralanmayla sonuçlanacak iki ilişkiyi ele alır.
So, try it one more time.
O yüzden bir kere daha dene.
If you wise guys try one more thing... one more, I'll kick you out of this college!
Bir kez daha kurnazlık yapmaya kalkarsanız,... yalnızca bir kez, hepinizi bu okuldan kovarım.
I have another one that is a bit more difficult... that we can try.
Biraz daha zor olanı var istersen deneyebiliriz.
I'd like to try just one more time... and then we'll call it a day.
Gerçekten çok iyi. Bir kez daha deneyelim ve bugünlük bitirelim.
Could you try one more time?
Bir kez daha deneyebilir misiniz?
Let's try it one more time.
Bir kez daha deneyelim.
Let me try it one more time.
Yapabilirim.
Try that landing gear one more time for me.
İniş takımlarını bir defada benim için dene.
Well? Shall we try one more time?
Tamam, bunu tekrar deneyecek miyiz?
One thing more, try and fix him up with a nice girl.
Bir şey daha var, ona güzel bir kız ayarlamaya çalış.
You try one more illusion, you try anything at all, I'll break your neck.
Bir yanılsama daha denersen, boynunu kırarım.
Okay, let's try to take one more call before the hour's up.
Tamam, programımız bitmeden bir telefon daha alalım.
I'm gonna try him one more time.
Onu bir kez daha deneyeceğim.
Try one more time
Bir defa daha dene.
Here we go. Now try one more time. Here we go.
Bir kez daha deneyelim.
I've read this paper long enough to know you're not one of the worst, so it's all the more baffling that you would try to pass this vicious fiction off as reasoned fact.
Bu gazeteyi sizin kötülerden birisi olmadığınızı anlayacak kadar zamandır okuyorum. Ama sizin bu alçakça uydurulmuş hikayeyi, gerçek bir olaymış gibi durumaya çalışmanız, gerçekten kafamı çok karıştırdı.
Let's just try one more time.
Hadi bir kez daha deneyelim.
Still have more powerful one, wanna try?
Hala çok güçlü olmalı, denemek ister misin?
Just try one more. S'il vous plaît.
Bir tane daha dene.
I think we could try it one more time, and this time...
Sanırım bir kere daha denemeliyiz.
Let's try it one more time.
Bir kez daha.
I try one more call.
Bir kez daha aradım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]