English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Scientifically speaking

Scientifically speaking translate Turkish

43 parallel translation
- Our conclusion was that, scientifically speaking... it was not a sound conception.
Vardığımız sonuçsa, bilimsel yönden konuşursak bunun sağlam bir fikir olmadığı yönündeydi.
Very curious, certainly, But scientifically speaking, not incredible.
Bu çok garip, ama bilimsel açıdan imkansız değil.
It's disturbing, certainly, but scientifically speaking, not incredible.
Kesinlikle çok şaşırtıcı ama bilimsel konuşmak gerekirse, olağanüstü birşey değil.
Scientifically speaking.
Bilimsel şekilde konuşalım.
The first notebook is worthless, scientifically speaking. Oh?
İlk defter işe yaramaz bilimsel bir değeri yok.
You know, scientifically speaking, Marian... there's no such thing as "beyond natural color".
Bilimsel olarak konuşmak gerekirse, Marian "doğal renklerden arındırılmış" diye bir şey yoktur.
So scientifically speaking :
Yani bilimsel konuşursak : Ha?
This is their world Malone and scientifically speaking it's not right for us to apply our standards to them.
Bu onların dünyası Malone. Bilimsel olarak konuşursam, kendi standartlarımızı onlara uygulamaya çalışmamız doğru değil.
Scientifically speaking, no.
Hayır, tekrarlıyorum, bilimsel olarak, hayır.
Scientifically speaking, yes.
Bilimsel olarak konuşuyorsak, evet.
Well, scientifically speaking, Mrs. Carr is simply using an all-natural, fresh-cell, hormone-rich substance uncontaminated by cancer-causing preservatives.
Bilimsel olarak bakarsak, bayan Carr tamamen doğal, taze, hormon bakımından zengin ve kanser yapıcı koruyuculardan etkilenmemiş hücreleri kullanıyor.
Scientifically speaking, ancestry is more about geography.
Kesin olarak söylemek gerekirse, soy daha çok bölgeyle ilgilidir.
- Scientifically speaking...
- Bilimsel açıdan...
Scientifically speaking, we're all still virgins.
Bilimsel olarak, hepimiz bakiriz.
If the... soul exists, scientifically speaking, it exists in the brain.
Eğer ruh diye bir şey varsa, bilimsel olarak konuşursak,... varsa beyinin içindedir.
Did you know, scientifically speaking, that humans want food but don't need it.
Şunu biliyor muydun? Bilimsel konuşursak, insanların yemek ister ama yemeğe ihtiyacı yoktur.
Well, scientifically speaking, there's no way to prove that... oh, sokka, just hold hands.
Şey, bilimsel olarak konuşmak gerekirse bunu ispatlamak imkansız. Ah, Sokka, sadece elimi tut.
Look, I hate to burst your bubble, but scientifically speaking...
Bak, balonları patlatmak istemem ama bilim fuarından bahsediyoruz.
Medically, scientifically speaking,
Bilimsel anlamda bunun izahı yok...
You know, scientifically speaking.
Bilimsel olarak konuşmak gerekirsek yani.
You know, since we're so close, that means you, scientifically speaking, of course, are my blind spot, which you well know.
Bu kadar yakın olduğumuza göre bilimsel olarak konuşursak, sen benim kör noktamsın, bildiğin gibi.
I mean, scientifically speaking, that is.
Bilimsel olarak konuşmak gerekirse, bu böyle.
Scientifically speaking, intense pleasure does dull the other senses.
Bilimsel olarak konuşursak, Aşırı zevk diğer duyuları köreltir.
All right, for you, scientifically speaking, your breathing's shallow, your pupils are dilated.
Senin adına bilimsel olarak konuşmak gerekirse nefes alıp verişin yüzeyselleşti göz bebeklerin büyüdü.
Scientifically speaking, we're still a mystery.
Hayır, bilimsel olarak hâlâ sırrımızı koruyoruz.
You may simply be predisposed to criminal behavior, scientifically speaking.
Suç işlemeye eğilimli biri olabilirsin. - Bilimsel konuşursak- -
Scientifically speaking, he's hibernating.
Bilimsel olarak bir nevi kış uykusunda.
I have a hard time measuring "good feelings"... scientifically speaking.
Bilimsel olarak konuşmak gerekirse "hissetmek"... konusunda zor zamanlar geçiriyorum.
Well, at least, scientifically speaking.
En azından, bilimsel anlamda.
Scientifically speaking.
Bilimsel olarak.
Scientifically speaking what's probably going on here with the fucking downstairs business is your boner muscles are looking at yourself in the mirror and they're saying, "Jesus Christ, there's no way in hell that any woman is ever gonna fucking let me pump her."
Bilimsel konuşmalara göre alt taraftaki sorunun ereksiyonsuz penisin aynanın karşısında kendine bakıyor ve "Tanrım hiçbir kadın imkânı yok ona çakmama izin vermez," diyor.
Or, scientifically speaking, regolith.
Veya bilimsel adıyla, regolit.
Scientifically speaking, no, sir.
Gitmek istiyorum. Bilimsel olarak konuşursak hayır efendim.
Scientifically speaking, Doc, did he off himself or did someone else do it?
Bilimsel olarak konuşursak Doktor, kendini mi vurdu yoksa başkası mı yaptı?
Oh, please, you must know that you're attractive... scientifically speaking.
lütfen, çekici olduğunuzu biliyor olmalısınız... bilimsel olarak.
scientifically speaking... much, much cooler.
Bilimsel olarak konuşursak... Çok mu çok havalı bir şey yapar.
Well, scientifically speaking, we all are.
- Bilimsel konuşursak hepimiz öyleyiz.
Scientifically speaking life's nothing but a series of chemical reactions.
Bilimsel olarak konuşacak olursak... hayat tamamen, bir dizi kimyasal reaksiyondan oluşuyor.
Scientifically speaking, this guy is an impossibility.
Bilimsel olarak söylüyorum. Bu adamın varlığı imkansız.
And strictly scientifically speaking,
Açıkçası bilimsel olarak konuşmak gerekirse yaptıklarını oldukça etkileyici buluyorum.
Doctor, are you speaking scientifically or emotionally? Gentlemen.
Bilimsel olarak mı duygusal olarak mı konuşuyorsun?
And three, more scientifically and mathematically speaking, if your parents were a great success, I think a betting man would say that the chances of lightning striking twice, especially in consecutive generations, is very slim.
Ve üçünsüsü, daha bilimsel ve matematiksel konuşursak, eğer ebeveynlerin çok büyük başarıya imza atamış ise, sanırım bir bahisçinin diyeceği şey ; yıldırımın aynı yere ikinci kez düşme şansının özelliklede birsonraki jenerasyon için çok az olduğunu söyleyecektir.
Doctor, are you speaking scientifically or emotionally?
Doktor, bilimsel olarak mı, duygusal olarak mı konuşuyorsunuz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]