English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Speaking german

Speaking german translate Turkish

170 parallel translation
[Speaking German]
[Almanca Konuşma]
[Doctor Speaking German]
[Doktor Almanca Konuşuyor]
[Man Speaking German]
[Adam Almanca Konuşuyor]
[Men Speaking German]
[Almanca Konuşan Adamlar]
[Speaking German] Go over there.
Oraya gidin.
[Speaking German] No one can leave!
Kimse gidemez!
- [Speaking German] - We're acting as a courtesy for the Italian police.
İtalyan Polisi için çalışıyoruz.
- [Speaking German] - Merry Christmas.
Mutlu Noeller.
- They're not speaking German.
- Almanca konuşmuyorlar.
( speaking German )
Evet. Şunu bir yere yaz.
Fire! ( SPEAKING GERMAN ) Jesus!
Ateş! Tanrım!
( WHISPERING ) ( SPEAKING GERMAN ) Ceasefire at 3 : 00.
Saat 3 : 00 de Ateşkes.
( SPEAKING GERMAN ) - Will you thank him, please?
- Ona teşekkür eder misiniz, lütfen?
( Speaking German ) - People speak French here.
İnsanlar burada Fransızca biliyor.
( SPEAKING GERMAN )
Amerikan Kartalı indi.
( SPEAKING GERMAN )
Dikkat dikkat. Amerikan Kartalı kamerayı engelledi.
( SPEAKING GERMAN )
Sen oradaki. Problemin kaynağını buldun mu?
( SPEAKING GERMAN )
... ve 3. seyyar satıcı demiş ki : " kızına dokunmadığımı görebilirsin.
( SPEAKING GERMAN )
Bu senin son arzun mu?
[speaking German] Hey! I said to stop right there.
Orada dur dedim.
If it wasn't for us, you'd all be speaking German, singing- -
Biz olmasaydık Almanca konuşuyor olurdunuz!
Man Speaking German ] - [Thinking : Dogs Barking]
Hayır, hayır.
- Anybody speaking German?
- Almanca konuşan birileri?
[Speaking german]
Phoenix, Phoenix...
[Speaking german]
Evladım. Bu olabilir mi?
[Man speaking in German]
Çok yorulduk.
[Helen speaking in German] I'm sorry, Miss, but I don't understand a word.
Affedersiniz bayan, ama hiçbir şey anlamıyorum.
[Speaking in german]
Almanca
- [Speaking German]
Heyamola Geri döneceğim Oregon'a
German-speaking, hold up your hands.
Almanca konuşanlar elini kaldırsın.
( speaking in German ) Now he'll run his whole Luftwaffe for you.
Şimdi senin için tüm Alman Hava Kuvvetleri'ni kaçıracak.
Mrs Goethe, you're speaking in German again, dear.
Bayan Goethe, yine Almanca konuşuyorsun, tatlım.
Goebells kept speaking and they kept burning books written by the best German authors :
En iyi Alman yazarlarının kitaparı yakılıyordu.
On other occasion, he stated, "Generally speaking, in a hundred years, the elite part of the German nation will be a product of SS activity."
Ve bu nedenle oralara da ari ırktan seçilmiş, birlikleri gönderimenin zaruriyetini dile getiriyordu. Başka bir konuşmasında : "Elit bir Alman ırkı önğmüzdeki yüzyılda SS'nin özel bir çalışması ve çabasıyla oluşacaktır" diyordu.
( SPEAKING IN GERMAN ) What's this activity near Coutances?
Countaces yakınındaki bu hareket ne?
Your other German-speaking man?
- Almanca konuşan var mı?
( SOLDIERS SPEAKING IN GERMAN ) Orderly, we're all out of bandages over here.
Sargı bezimiz kalmadı.
( SPEAKING GERMAN ) My General says, " Please take it.
Generalim almanızı söylüyor.
[SPEAKING IN GERMAN] - What's wrong? - We won't clear those telephone wires.
- Şu telefon tellerinden kurtulamayacağız.
Why are you speaking to me in German?
Benimle neden Almanca konuşuyorsun?
- [Lanzmann Continues Speaking German]
Son bölgenin başında ben vardım :
The Resistance leadership in Auschwitz was concentrated in the hands of... German-speaking anti-Nazis, who were German by birth, were considered racially pure by the Nazi hierarchy.
Auschwitz'deki Direniş liderliği Almanca konuşan, Alman kökenli ve Nazi hiyerarşisinin ırksal olarak arî kabul ettiği Nazi karşıtlarının yanında toplanmıştı.
( SPEAKING GERMAN )
Çabuk ol.
But I got to tell you, it's been a... ( BOTH SPEAKING GERMAN )
Ama size söylemeliyim ki, bu...
( PLAYER SPEAKING GERMAN )
Haydi!
If you keep speaking German, this visit is over.
Bu ay Warşova'da hayatımın en güzel ayı olmuştur.
[reading in German ] [ speaking German] Damn!
Kahretsin!
[Speaking German] Yeah, yeah, what he said!
Evet, evet, o dediğinden!
[speaking German ] [ crying] Hey!
Hey!
Are you aware that you're speaking in German?
Şu anda Almanca konuştuğunun farkında mısın?
[Speaking german]
Tanrı bize yardımcı olsun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]