English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Somebody died

Somebody died translate Turkish

239 parallel translation
Look through the want ads. Maybe somebody died and you can carry the corpse.
Belki biri ölmüştür de cesedi taşıyacak adam arıyorlardır.
- Somebody died in the New York office... and Mr. Beagleman sent Bob to represent him at the funeral.
- New York bürosunda biri öldü... ve Bay Beagleman Bob'u kendini temsilen cenazeye yolladı.
Somebody died?
Biri mi ölmüş?
They look like zombies, like somebody died or something!
Hepsi zombi gibi bakıyor. Sanki biri ölmüş gibi!
It's as though somebody died.
Ne oldu? Galiba biraz önce sigorta atmış.
Tell her somebody died and left it to me?
Birileri öldü de bana mi kaldi, diyeyim? - Tanrim!
This looks like somebody died and went to a wake.
Sanki birisi ölmüş de cenazesinden gelmişiz gibi.
I believe you, Amy, but somebody died in your car.
Sana inanıyorum Amy, ama biri senin arabanda öldü.
Somebody died, Daryl.
Birisi öldü, Daryl.
God, man, it smells like somebody died in here.
Tanrım, sanki içeride biri ölmüş gibi kokuyor.
Why are you dressed like somebody died?
- Sanki biri ölmüş gibi.
You act like somebody died.
Biri ölmüş gibi davranıyorsun.
Somebody died last night. But it still wasn't me.
Dün birisi öldü ama ölen hala ben değilim.
You'd think somebody died.
Sanki biri ölmüş.
Somebody died, and you're bringing them the money.
Biri öldü. Ve onlara para getiriyordun.
Has somebody died?
Birisi mi öldü burada?
Looks like somebody died out here.
- Görünüşe göre, bu akşam birileri ölmüş.
Of course it's available. Somebody died!
Mevcut çünkü birisi ölmüş!
Somebody died
Biri öldü.
Ok, um, your mommy went to a place called Chicago because somebody died.
Birisi öldüğü için annen Chicago diye bir yere gitti.
He was walking around outside like somebody died.
Senin öldüğünü sanmış Korkudan ölecektim.
- Somebody died.
- Biri öldü.
But then somebody died.
Ama sonra... biri öldü.
Somebody died.
Biri öldü.
I thought somebody died.
Birisini kaybettiğini sanıyordum.
It smells like somebody died in here.
Sanki burda ceset varmış gibi kokuyor.
I don't quite know why, but I always feel more alive when somebody else has died.
Niçin olduğunu tamolarak bilmiyorum, fakat başka biri öldüğünde kendimi hep daha canlı hissederim.
After Bill died Janet needed somebody to lean on, so she took the first guy.
Bill öldükten sonra Janet yaslanabileceği birini aradı, ilk karşısına çıkana yapıştı.
Every time I try to find somebody, they either died of a heart attack... or anesthesia shock in an OR.
Bu hastanede ne zaman birini bulmaya çalışsam, ya Acil Servis'te kalp krizi geçiriyor ya da ameliyat masasında anesteziden ölüyor.
Papers will write, "somebody from reputated died."
Gazeteler "Namlı kabadayılardan falan filan öldü" diye yazacaklar.
I'm afraid somebody's died during the night.
Gece maalesef biri ölmüş. Cesedi ne zaman alırsınız?
Somebody came to tell me that Jack Reed died.
Biri yanıma gelip Jack'in öldüğünü söyledi.
That somebody stole something... and left him for dead and he died.
Biri bazı şeyler çalmış ve onu ölüme terk etmiş.
I won't know what he died of until somebody does an autopsy.
Otopsi olmadan o sebebi anlayamam.
That can only mean somebody's died.
Bu sadece bir ölüm haberi olabilir.
Somebody in his family had fought and died in every single American war.
Her Amerikan savaşında ailesinden birileri savaşmış ve ölmüştü.
Yes, but if somebody else died.
Evet ama, biri daha öldüyse..
... awful man who died and nobody could say anything nice about him... ... until finally somebody got up and said, "His brother was worse."
Ölen şu korkunç kötü adamın hikâyesi vardır ya ; cenazesinde kimse onun hakkında söyleyecek güzel bir şey bulamaz ve sonunda biri kalkıp, "Ağabeyi daha kötüydü" der.
Somebody died?
- Biri mi ölmüş?
Somebody really close to me died recently.
Bana gerçekten çok yakın birisi geçenlerde vefat etti.
Somebody I knew died- -
Tanıdığım biri öldü ve...
Oh, if it could be swallowed, shot or smoked, oh, I did it until somebody very close to me died.
İçilebilen, yutulabilen, damardan verilebilen her şeyi denedim. Ta ki bana çok yakın olan biri ölene kadar.
If somebody in my family died, would I want people I know... to waste their time coming to my house... sitting around eating MMs for three hours?
Eğer benim ailemden birisi ölürse insanların gelip üç saat boyunca şeker yiyerek zamanlarını boşa harcamalarını istemem.
Somebody says "Joe Blow died," normal people ask, "How?"
Biri "O öldü" derse, insanlar "Nasıl?" diye sorar.
So basically, he died of a heart attack, somebody crept up behind him, sawed his head off... and then glued it back on all in the space of 30 seconds.
Yani esâsen, kalp krizinden ölmüş, birisi farkedilmeden ona arkadan yaklaşmış, kafasını kesmiş... sonra geriye yapıştırmış ve bunun hepsini 30 saniyede yapmış.
Usual thing, I'm afraid... somebody's died.
Her zamanki şey işte.
YEAH, SOMEBODY DIED.
Evet biri ölmüş.
Somebody is died.
Biri öldü.
Somebody must've thought that someone died in the crash.
Sanırım birileri buradaki kazada birilerinin öldüğünü düşünmüş.
To say you're somebody who died?
Ölmüş biri olduğunu söylüyorsun.
Somebody want to tell me how we're watching a show starring people who should have died 60 years ago?
Birisi bana 60 yıl önce ölmüş olması gereken insanların oynadığı bir şovu izlememizin nasıl mümkün olduğunu açıklayabilir mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]