English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Something bothering you

Something bothering you translate Turkish

469 parallel translation
Something bothering you?
Canını sıkan bir şey mi var?
Something bothering you?
Bir derdin mi var?
Something bothering you, Joe?
Canını sıkan bir şey mi var, Joe?
There's something bothering you.
Senin canını sıkan bir şey var.
- Is something bothering you?
- Sizi endişelendiren bir şey mi var?
Something bothering you?
- Sizi rahatsız eden bir şey mi var?
What's the matter, is something bothering you?
Ne oldu, canını sıkan bir şey mi var?
Something bothering you, mister?
Canınızı sıkan birşey mi oldu, Bayım?
Is something bothering you?
Bir şey mi rahatsız etti seni?
My, but you're grumpy. Is something bothering you?
Ama çok somurtkansın.Seni rahatsız eden birşey mi var?
Something bothering you, boy?
Bir derdin mi var, evlat?
Something bothering you?
Rahatsız eden bir şey mi var?
Well, Bargin? Is something bothering you?
Bargin, Sen söyle bakalım?
Is something bothering you, kid?
Canını sıkan bir şey mi var evlat?
Something bothering you?
Bir şey mi diyeceksiniz?
- Something bothering you, Beef?
- Bir şey canını mı sıkıyor, Beef?
Something bothering you?
- Canını sıkan bir şey mi var?
Is there something bothering you?
Moralini bozan birşey mi var?
Something bothering you?
Bir şey canını mı sıkıyor?
Is something bothering you?
Canını sıkan bir şey mi var?
Is something bothering you, Michael?
Canını sıkan bir şey mi var Michael?
Darling, is something bothering you?
Hayatım seni rahatsız eden ne?
I know there's something bothering you, but you never tell me.
Canını sıkan bir şey olduğunu biliyorum! ama bana söylemiyorsun!
You look like something's bothering you.
Seni rahatsız eden bir şey var gibi görünüyor.
You look like something's bothering you.
Sanki bir şey seni rahatsız etmiş gibi.
Do you think something's bothering Steve? Why?
- Sence Steve'in canı sıkkın mı?
I sense something's bothering you and I'm getting clobbered for it. You're a darned attractive girl.
Sizi rahatsız eden bir şey var ve acısını sanki benden çıkartıyorsunuz gibi geldi.
Something's bothering you, isn't it?
Canını sıkan bir şey mi var?
Am I bothering you, or something?
Seni rahatsız falan mı ediyorum?
You know, something you said this morning has been bothering me all day.
Bu sabah söylediğin bir şey bütün gün kafamı meşgul etti.
Something else bothering you?
Canını sıkan başka bir şey var mı?
Let me teach you something... to stop you from being scared when someone's bothering you.
Gel de sana birisi canını..... sıktığı zaman korkmaman için bir şey öğreteyim.
Something's definitely bothering you
Canını sıkan birşeyler olmalı!
Awfully sorry to be bothering you again, but I think something really is happening!
Tekrar rahatsız ettiğim için çok üzgünüm ama sanırım gerçekten bir şeyler oluyor!
Something's bothering you.
Bir şey seni rahatsız ediyor.
I heard that something had been bothering you.
Şu an bile oldukça solgunsunuz.
From now on, if something's bothering you, come tell me about it.
Şu andan itibaren, canınızı sıkan bir şey varsa gelin bana anlatın.
- Something's bothering you.
Hayır, yok. - Kafanızı bir şey kurcalıyor.
Something's been bothering you.
Bir sıkıntın var.
Something else besides the death of your husband was bothering you.
Kocanzn ölümünün yan sra bir sey daha sizi rahatsz ediyordu.
Yes, I hate to disturb you at this hour... but you said something today that has been bothering me.
Evet, bu saatte sizi rahatsız etmekten nefret ediyorum, fakat siz bugün bana kafamı meşgul eden bir şey söylediniz.
You see, I knew there was something about these shoelaces... that was bothering me.
Tam şu anda onun yaptığı şeye tanık oldunuz mu? Evet, Komiser.
Is there something else bothering you?
Seni rahatsız eden başka bir şey mi var?
michael, I sense something is bothering you.
Michael, canını sıkan bir şey olduğunu hissediyorum.
- Lose something? - I hope we're not bothering you.
Bir şey mi kaybettin?
I don't know, I just get the feeling that something's bothering you. Something other than your birthday.
Doğum gününün dışında seni rahatsız eden bir şey varmış hissine kapıldım.
I know, but something's bothering you.
Biliyorum, ama seni rahatsız eden birşeyler var.
Scott, if you ever need someone to talk to, if something is bothering you, I'll understand.
Scott, eğer konuşacak birine ihtiyacın varsa bir şey canını sıkıyorsa anlarım.
Something's bothering you.
- Seni rahatsız eden bir şey var.
And when something's bothering you, I want to know about it.
Canını sıkan bir şey olduğunda bilmek istiyorum.
If something is bothering you, you can tell me about it.
ey sizi rahats? z ediyor bunu bana anlatabilirsin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]