Stage one translate Turkish
529 parallel translation
All crew to Stage One.
Tüm mürettebat Birinci İskeleye.
Stage one is accomplished.
Birinci kademe bitti.
Stage one is green.
Birinci aşama yeşil.
Stage One was conducted in the laboratory.
- İlk evre, laboratuvarda gerçekleştirildi.
Mr. Ivanoff, this is only stage one.
Bay İvanof, bu sadece ilk aşama.
Ah, he was the one who said prisoner was rough to mrs. Druce on the stage once.
Tutuklunun Bayan Druce'a bir keresinde sahnede kaba davrandığını söyleyen oydu.
If you admit your crime now I'll stage it so that your confession will come as a complete surprise. One of those last minute affairs to clear an innocent man.
Eğer suçunuzu şimdi itiraf ederseniz itirafınızı, suçsuz bir adamı temize çıkarmak için yaptığınız şu son dakika olaylarından biri olarak ayarlayacağım.
We-well, you see, he, uh... tried to keep awake one night... when he was gonna catch a stage to a nearby town and he... he had a girl over there he was courtin'and...
Sonra... Sahne zamanını kaçırmamak için gece boyunca uyanık kalmaya çalıştı ve flört ettiği bir kız vardı...
I was on that stage and he wasn't one of them.
Ben o arabadaydım. Bu adam onlardan biri değil.
There's a young lady. One of those stage-struck kids would like to talk to you.
Tiyatro hastası genç bir bayan seninle konuşmak istiyor.
Sometimes we do wish we had a stage as big as this one.
Bazen bu kadar büyük bir sahnemiz olmasını istiyoruz.
How long can one stay here on this stage money?
Bu kadar parayla çok fazla kalabilir miyim sanıyorsunuz?
If I could be on the stage for one minute, to see all those people looking up at me listening, admiring...
Keşke sahneye çıkıp, bana hayran olan, beni dinleyen onca insanı... bir an görebilseydim...
I'm at the last stage but one, come and see.
Sondan bir önceki merhaleye geldim. Gel de bak.
I told you I was at the last stage but one : the brain.
Sondan bir önceki merhaledeyim demiştim, o da beyin.
It isn't just one stage-struck little broad, it's what she stands for.
Önemli olan sahne hayali kuran yosma değil, neyi temsil ettiği.
These, of course, are stage handcuffs especially made so that one can easily get out.
Bunlar, kuşkusuz, sahne kelepçeleridir kişi kolaylıkla çıkarabilsin diye özel olarak yapılmıştır.
She'd left the stage and no one knew where she'd gone.
Sahneyi bırakmıştı ve kimse nereye gittiğini bilmiyordu.
Only see, such an event one could never stage.
Herkes benim gibi düşünse sanırım sahnelenecek eser kalmazdı.
She may have been the one who was nominated, but as God as my witness, that woman is not going to walk off that stage with the Oscar for Best Actress, because you are.
Aday gösterilen o olabilir ama Tanrı şahidim olsun, o kadın o sahneden, En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alarak inemeyecek. Çünkü sen alacaksın.
For the sake of argument. Let's assume they have got one in the experimental stage.
Farz edelim deneme aşamasında bir roketleri var.
One day a girl came into town, just stepped off the stage and...
Günün birinde kasabaya bir kız geldi, at arabasından indi ve...
No one knew the stage was going today.
Kimse arabanın bugün yola çıkacağını bilmiyordu.
He was one of those darling daddies hanging around the stage door.
Sevimli, yaşlıca bir beydi, sahne girişinde beni beklerdi.
You're the one who should be on the stage.
Senin yerin, sahne.
No one on the stage.
Kimse yok.
Stage One alert, please.
Birinci iskele alarmı lütfen.
This play is not only canceled, but I'll see to it that neither one of you ever works again on any stage!
Bu oyun sadece iptal edilmekle kalmayacak, fakat sizlerden hiçbirinin herhangi bir sahnede çalışmamanızı da sağlayacağım!
I can promise you stage shows that are one of a kind.
Size eşsiz sahne gösterileri sözü veriyorum.
Now, we've taken this theory one stage further.
Şimdi biz bu teoriyi bir adım ileri götüreceğiz.
Even so, when one begins a new stage in one's life...
Yine de, insan hayatında yeni bir döneme başladığı zaman...
At almost the last stage, Munch attacks the canvas again scoring deep into the oil and, in one gesture of broad sweeping strokes eliminates the carefully executed window, curtains and flowerpot on the right-hand side of the canvas,
Neredeyse son aşamadayken, Munch tuvale tekrar saldırıyor. Boyaya derin çizikler atıyor ve kabaca bir el darbesi hareketiyle itinayla yapılmış olan pencereyi, perdeleri ve saksıyı yok ediyor. Bunlar tuvalin sağ tarafında.
And then one of the faithful Came on-stage - And shouted : - Here we go!
Ve sonra biri geldi sahneye ve seslendi, "işte başlıyoruz!"
Maybe we oughta go on the stage? - Yes. There's one leaving in five minutes.
Sevdiğinizi daima incitirsiniz.
- Wanda, no one is on stage.
- Wanda, sahnede kimse yok.
No one will ever know the exact number of people who lost their lives during the four years this planet became the stage for World War ll.
Bu gezegen İkinci Dünya Savaşı'na sahne olduğu 4 yıl boyunca hayatını kaybedenlerin gerçek sayısını kimse bilmiyor.
Clive gave one of his musicians some pills,... and the guy choked to death on stage.
Clive. Bir müzisyene bazı haplar vermiş ve adam sahnede boğularak ölmüş.
Beetles have gone one stage further.
Kın kanatlılar bir aşama daha ileri gitmişlerdir.
At one stage, I was contemplating becoming a surgeon.
Bir ara, cerrah olmayı düşünüyordum...
After you circle, you stop on your mark stage left, lean forward in the saddle, face the audience, wave, greet them...
Gidelim. Döndükten sonra, sahnenin solunda duracaksın. ... öne doğru eğilecek, seyirciye dönüp onlara selam vereceksin.
May I introduce you to one of the bright lights of the English stage?
Size İngiliz sahnelerinin parlayan bir yıldızını tanıştırabilir miyim?
"One of the most revered actresses on the American stage for many years, she was the theater's greatest box office draw."
"Yıllarca Amerikan Tiyatrosunun en saygın aktrislerinden birisi O tiyatronun en fazla izleyici çeken oyuncusuydu."
In fact, he was the man who had first discovered me... and put one of my plays on the professional stage.
Hatta beni keşfeden ve oyunlarımdan birisini profesyonelce sahneye koyan kişiydi.
And then another one said, " Oh, you know, whenever I wear even a hat on stage...
Başka biri de, "Sahnede şapka bile takacak olsam..." "... bayılıyorum " dedi.
The one in the black, we need you for another skit on stage.
Siyah elbiseli olan. Yeni bir skeçte lazımsın.
The Red Dust is a bacteria, and a sensitive one... apparently requiring a dormant stage to regenerate its life cycle.
Kızıl Toz duyarlı bir bakteri görünüşe göre de, yaşamını sürdürebilmesi için bir kuluçka dönemine girmesi gerekiyor.
One of those stage actors who can't make it in American films.
Sinemada bir türlü dikiş tutturamayan bir sahne sanatçısı.
One gets on the stage and the other gets off the stage.
Biri sahneye çıkar ve diğeri sahneden iner.
You ignore Andersson no matter how he acts, but you watch Pettersson and the one at the far end of the stage who doesn't move a finger.
Nasıl oynarsa oynasın Andersson'u önemsemezsin. Ama sahnenin en uzak yerinde, parmağını bile kımıldatmadan dursa Petterson'u seyredersin.
This is one American who's going to have trouble grinning on stage tonight.
Bu Amerikalı bu gece sahnede sırıtmakta zorlanacak.
His club is behind by one point at this stage.
Takımı bir sayı geride.
ones 44
one day at a time 90
one moment please 57
one more time 797
one day 2293
one month later 23
one thing at a time 106
one more 931
one more shot 23
one year ago 42
one day at a time 90
one moment please 57
one more time 797
one day 2293
one month later 23
one thing at a time 106
one more 931
one more shot 23
one year ago 42
one more day 57
one more hour 17
one more chance 34
one hundred 76
one step at a time 173
one more minute 37
one moment 967
one more thing 865
one more round 22
one more drink 18
one more hour 17
one more chance 34
one hundred 76
one step at a time 173
one more minute 37
one moment 967
one more thing 865
one more round 22
one more drink 18
one and two 35
one second 1230
one sec 340
one night 558
one at a time 318
one time 516
one week 142
one game 29
one point 33
one's missing 20
one second 1230
one sec 340
one night 558
one at a time 318
one time 516
one week 142
one game 29
one point 33
one's missing 20