Take off translate Turkish
27,910 parallel translation
I'm gonna take off.
İzin almıştım.
Then I guess we'll have to hit'em before they take off.
O zaman sanırım onlar havalanmadan onları vurmamız gerekiyor.
I'm gonna destroy those fighters before they take off.
O fighterları havalanmadan durduracağım.
Do not let him take off!
Sakın kalkmasına izin verme!
How do I take off a mask when it stops being a mask, when it's as much a part of me as I am?
Bir maskeyi, artık maske olmayı kestiğinde nasıl çıkarırsın? Benim kadar benim bir parçam olduğunda.
Bashir and Tyler take off cross-country in the truck.
Beşir ve Tyler konvoydan ayrılıp bütün yolu yalnız gelmişler.
Lena, you want to take off with Abby and Conor?
- Lena, sen de Abby ve Conor'u alıp gider misin?
♪ Baby, take off your coat ♪
Şarkı : Michael Grimm-You Can Leave Your Head On
But he's gonna have to wait for Terry Colby's golf career to take off or for an early stroke.
Ama Terry Colby'nin golf kariyerinin bitmesini bekleyecek ya da kalp krizini.
Let her go. Take off.
Onu bırakıp, kaçalım.
It's not like you to leave your brother in a hospital bed and take off.
Kardeşini hastane yatağında bırakıp gidecek bir insan değilsin sen.
Take off your slippers.
Terliklerini çıkart. İyi dedin.
Are you trying to take off my shoe?
Ayakkabımı çıkarmaya mı çalışıyorsun?
If I helped take off that armor, don't... put it back on just because you're gonna lose me.
Zırhını çıkarmana yardım ettiysem beni kaybedeceksin diye zırhını tekrar giyme.
Remember, take off your clothes before you come in the house and go directly to the shower ;
Unutma eve gelmeden kıyafetlerini çıkarıp doğruca duşa gireceksin.
Take off your shirt.
- Gömleğini çıkar.
I have to take this off him.
Bunu çıkarmam lazım.
I can take your mind off of it.
Kafanı dağıtacak bir şeyim var.
Slowly take your foot off the brake.
Ayağını yavaşça debriyajdan çek.
If she hear I need a babysitter, she take the phone off from the hook.
Bakıcıya ihtiyacım olduğunu duysa telefonun fişini çekiyor.
Chopper, stay here and keep the Ghost ready for take-off.
Chopper, burada kal ve Hayalet'i kalkışa hazır tut.
No one's going to let you take that question off the table.
Kimse seni soruyu gündeme getirmene izin vermez.
Fine, we'll take it off, but we're talking about the bailout and Plouffe's suicide.
Tamam, kabul ediyoruz, ama kurtarmadan bahsediyoruz ve Plouffe'nin intiharından.
Whatever, can you just take the mask off?
Şu maskeyi çıkartamaz mısın?
I'm gonna take that gag off your mouth, Vincent, and we're gonna have a talk.
Ağzındaki bezi çıkaracağım ve konuşmamız gerekecek Vincent.
Hey. Take those fucking things off.
Çıkar şu siktiğimin şeylerini.
Take the rest of the day off.
Sonrasında kafana göre takıl.
[hip-hop music playing from speakers ] [ indistinct chatter] You take the rest of the day off.
Günün geri kalanında dinlenebilirsin.
You didn't even take the sticker off.
- Etiketini bile çıkarmamışsın.
Emma, you couldn't take it off.
Emma, ismi oradan silemedin.
Take care of each other, have a few days off?
Birbirimizle ilgilenir, bir kaç gün tatil yaparız.
I don't take days off.
Tatil için zaman yok.
You want to take her off life support?
Yaşam destek ünitesinden çıkarmak istiyor musunuz?
I'll take her off life support.
Yaşam destek ünitesinden çıkaracağım.
Do not take your eye off your little brother.
Gözünü kardeşinden ayırma.
Jay, take it from a fellow performer... If you're going to put yourself out there, you need to let the criticism roll off your back.
Jay, senin gibi bir icracı olarak naçizane tavsiyem insanların gözü önüne çıkacaksan eleştirilerin seni etkilemesine izin vermeyeceksin.
How long's it take to get the makeup off?
Makyajını çıkartmak ne kadar sürüyor yahu?
Alex had to take the semester off.
Alex bu dönem izin almak zorunda kaldı.
Jessica Day, take your hands off of this man.
Jessica Day, elini bu adamın üstünden çek.
If we tie'em together, then we take a little pressure off each.
Eğer bunları birbirine bağlarsak ikisinden de biraz baskı azaltmış oluruz.
If you help me save her, I'll take everyone's names off their headstones.
Zelena'yı kurtarmama yardım edersen herkesin mezar taşlarındaki isimlerini sileceğim.
I didn't take my eyes off of her.
Ondan gözümü ayırmadım.
I want to take him off the ventilator.
Solunum cihazının çıkarılmasını istiyorum.
Let's take our seats, and we can pick up where we left off.
Koltuklarımıza oturup, kaldığımız yerden devam edebiliriz.
You really think now is the time to take our eye off the prize?
Sence başka bir şeyle ilgilenmenin zamanı mı?
Maybe I should take you off your assignment.
Belki de seni görevinden almalıyım.
I'm gonna go take a shower, wash off the granola.
Ben bir duş alacağım, granolayı temizleyeceğim.
Why don't you take them off?
Neden çıkartmıyorsun?
I dare you to take them off.
- Çıkartman için meydan okuyorum.
I mean, if I were you, I'd just take my shirt off right now.
Senin yerinde olsaydım tişörtümü çıkarırdım şu an.
If you don't like it, take your sister who lives off my family and disappear immediately.
Öyle değil. Baksana. Ne?
take off your dress 19
take off your coat 49
take off the mask 22
take off your jacket 34
take off your pants 53
take off your shoes 62
take off your shirt 75
take off your hat 27
take off your clothes 153
take off your glasses 28
take off your coat 49
take off the mask 22
take off your jacket 34
take off your pants 53
take off your shoes 62
take off your shirt 75
take off your hat 27
take off your clothes 153
take off your glasses 28
off we go 156
office 169
offer 51
officer 2766
offensive 29
offense 31
official 47
offspring 19
offended 16
officers 467
office 169
offer 51
officer 2766
offensive 29
offense 31
official 47
offspring 19
offended 16
officers 467
officially 347
offred 44
offices 24
offs 170
off the top of my head 48
offside 18
off the grid 28
officer down 213
off you go 630
off with his head 28
offred 44
offices 24
offs 170
off the top of my head 48
offside 18
off the grid 28
officer down 213
off you go 630
off with his head 28