Vote no translate Turkish
522 parallel translation
- In that case I vote no.
O zaman hayır diyorum.
We vote no Miss Bartlett.
Bayan Bartlett'e ret oyu veriyoruz.
Next time there's a proposition to cut the number of patrol cars on the street, vote no, okay?
Bir daha, sokaktaki polis arabası sayısını azaltma teklifini oylarken "hayır" deyin.
However, because she committed no crime against our republic... I must reluctantly vote no.
Ancak cumhuriyetimize karşı işlenmiş bir suçu olmadığından hayır oyu veriyorum.
We must therefore... vote no.
Bu sebeple "hayır" oyu veriyoruz.
No weapons, and of course you can't... vote!
Silah yok. Ve tabii ki oy kullanamazsın!
Okay friends, before we get lost in fun, don't forget to vote for the people's choice, Jack Shelton, the man who never said no to a friend.
Pekala dostlarım, eğlenceye dalıp kaybolmadan önce halkın tercihi ve bir dosta asla hayır dememiş olan Jack Shelton'a oy vermeyi unutmayın.
And my vote is no.
Benim oyum hayır.
No... if I thought it over, I might change my vote.
Hayır... Eğer düşünsem oyumu değiştirebilirdim.
And if the big shots in Washington don't do like we want, we don't vote for them, by golly, no more.
Ve Washington'daki o kodamanlar istediklerimizi yapmazsa, bir daha kesinkes onlara oy vermeyiz.
I vote no.
Hayır.
- I didn't vote for no ghosts.
- Ben hortlaklara oy vermedim.
Sir, there's no telling when we might ship together again, and me and the boys took a vote.
Bir daha ne zaman beraber gemide olabiliriz, belli değil. Ben ve çocuklar aramızda bir oylama yaptık.
The final resolution is a vote of thanks to Number Six, carried unanimously, and there is no further business at this time.
Son görev olarak, meclisimiz Altı Numara için bir teşekkür... önergesini oybirliğiyle kabul etmiştir, ve şu an başka bir görev bulunmamaktadır.
Personally, as head of the British law-enforcing establishment, I can only regard your presence here as a vote of no confidence.
Emniyet Teşkilatının başındaki biri olarak sizin buradaki varlığınızı pek uygun bulmuyorum.
But there is no vote for the poor, for the underprivileged no vote for all those who took up arms to put down the very autocracy that this Parliament now imposes upon us.
Ama fakirlerin, hor görülenlerin şimdi bu Parlamentonun bize empoze ettiği otokrasiyi yıkmak için savaşanların oy hakkı yok.
No McCain registered to vote.
McCain diye birisi hiç oy vermemiş.
One : by a majority vote, the commission finds no solid evidence for hostility by either ape towards humans as at present constituted in this year of our Lord 1 973.
Bir : Komisyon, içinde bulunduğumuz 1973 yılı itibariyle maymunların insanlara düşman olduğuna dair elle tutulur kanıtlar olmadığını, oy çokluğuyla kabul etmiştir.
I don't vote, so I shouldn't talk, but colonial expeditions are a bit passé in 1954, no?
Oy kullanmıyorum, o yüzden yorum yapmamalıyım... ama 1954'e gelmişken sömürge politikaları biraz eskimedi mi?
No, no, I'm married. Well, the vote's split on that.
Tamam, sana da söylemişlerdir... ben herkesi kurtardım.
The vote of no confidence has led to the government's resignation and parliament's dissolution by General de Gaulle.
Güvenoyu oylaması hükümetin istifasına ve General de Gaulle önderliğindeki parlamentonun ayrışmasına sebep oldu.
I vote... no.
Ben... hayır diyorum.
The government equated a "no" vote practically with high treason.
Hükümet, "hayır" oyunu vatan hainliğiyle eş tuttu.
Well, Braedon, no apologies, no vote of confidence, and my man brought back the goods.
Pekala, Braedon, özür dilemeyecek misin? ya da biraz güven işareti? adamlarım önemli şeyler buldular.
No, I have to give my vote to the ants.
Ben oyumu karıncalardan yana kullanıyorum. - İnşa ettikleri çiftlikleri gördün mü hiç? -
- No it's my vote!
- Benim oyumdur ağam.
- no vote!
- Önermiyorsun!
A "yes" vote means he stays, a "no" vote he goes.
"Evet" oyu kalması "Hayır" oyu gitmesi için kullanılacak.
You have no vote!
Sizin seçim hakkınız yok.
Thank you! Now, how are you gonna vote? ( man ) No on 15!
Oyunuzu nasıl kullanacaksınız?
Please indicate your vote by a yes or no.
Lütfen oyunuzu evet ya da hayır olarak belirtiniz.
Are you allowed to vote for queen? No. Then shut up.
Evet, ilk-yardım grubu kaptanını hatırlasana,
Barefoot. No vote. Carry passbook.
Yalınayaksın, oy hakkın yok, hesap cüzdanı taşırsın.
She said it would stick in people's minds forever and no matter what, she claimed, it would sway the deaf vote.
İnsanların aklına işleyeceğini söyledi, sağırların oylarını kapacakmış.
- You have no vote. You're off the case.
- Artık bu davaya bakmıyorsun.
No one said, "He must die." No vote. Nothing's on paper. There's no one to blame.
Şöyle biraz daha batıda.
" Then we had a two-to-one vote to replace our Mom with a huge-hootered Oriental woman who had no vocal chords, no uterus but can fry a steak like a Texan.
Sonra ikiye karşı bir oyla annemi iri memeli Doğulu bir kadınla değiştirmeyi kabul ettik. Kadının ses telleri ve rahmi olmayacak ama bir Teksaslı gibi biftek pişirebilecek.
We will now vote on the House bill 1 022- - the expulsion of Bob Arnold.
Şimdi 1022 no lu yasaya göre Bob Arnold un ihracını oylayacağız.
It's no different... than the time I let you vote for me.
Benim adıma karar vermene izin verdiğim zamandan hiçbir farkı yok.
[Chinese Accent] Why you no vote Jeff Johnson? He the name you know.
Neden Jeff Johnson'ı seçmiyorsunuz?
If you don't allow her vote to count, I shall have little choice but to call a vote of no confidence in the president.
Eğer onun oyunu saymazsanız, o halde ben de başkan için küçük bir güven oylaması talebinde bulunmak istiyorum.
I demand a vote of no confidence in the president!
- Başkan için güven oylaması talep ediyorum.
You could call for a vote of no confidence in Chancellor Valorum.
Buna şöyle de diyebiliriz... Yüce Başkan Güven Oyu.
I move for a vote of no confidence... in Chancellor Valorum's leadership.
Başkan Valorum'un liderliği için güven oyu... oylaması istiyorum.
Does one no harm, Pat, to know your place in the world, but that won't get you a vote.
O kadar zorunlu mu sizce? Pat? Ama dünyadaki yerini bilmenin zararı olmaz.
Give us a vote, get a photo op with number 63.
sen oyunu ver, Sonra 63 no.lu güzelle fotoğrafını çektir
Let's take a vote, no?
Oylama yapalım, olmaz mı?
No matter how the vote goes.
Oylama sonucu ne olursa olsun.
And secondly I don't vote cause I believe if you vote you have no right to complain.
İkincisi ise, ben oy vermem çünkü inanıyorum ki ; oy verirseniz şikayet hakkınız olmaz.
I know they say... they say, Well if you don't vote you have no right to complain.
"Ama işte oy vermezsen şikayet etme hakkın olmaz" derler.
I on the other hand, who did not vote, who did not vote, who in fact, did not even leave the house on Election Day am in no way responsible for what these people have done and have every right to complain as loud as I want about the mess you created that I had nothing to do with.
Diğer taraftan ben oy vermemiş olan ben oy vermemiş olan ben hatta aslında seçim günü evinden bile ayrılmamış olan ben hiçbir şekilde bu insanların yaptıklarından sorumlu değilim ve benimle hiçbir alakası olmayan sizin yarattığınız bela hakkında canımın istediği kadar şikayet edebilirim.
nothing 25771
noel 174
no comments 23
no it isn't 59
nope 8135
not allowed 48
normal 592
note 183
noth 18
nora 980
noel 174
no comments 23
no it isn't 59
nope 8135
not allowed 48
normal 592
note 183
noth 18
nora 980
novak 48
no response 122
no one cares 99
noelle 93
nooo 196
nostalgia 21
no i haven't 34
norma 481
no message 40
north 417
no response 122
no one cares 99
noelle 93
nooo 196
nostalgia 21
no i haven't 34
norma 481
no message 40
north 417