English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / We got them

We got them translate Turkish

2,706 parallel translation
Don't be alarmed, we got them bottled up.
Telaşlanmayın. Onları sıkıştırdık.
Yeah, Mom, we got them.
- Evet anne, bizde.
Maybe we should all join in while we got them right here.
Belki de hazır hepsi oradayken biz onlara katıImalıyız.
We got them.
Onları bulduk.
We got them from your story, silly.
Senin hikayenden aldık ya, şapşal.
Don't worry where we got them from.
- Üzümünü ye bağını sorma.
We got them.
Biz alırız.
Okay, we got them.
Tamam, bulduk onları.
Tell them we got a fatality.
Acil bir durum olduğunu söyleyin.
We got a chance to really work with them young brothers and a sister.
Genç kardeslerim ve kiz kardeslerimle onlar arasinda büyük asama kaydettik..
Ameena is gonna assist us with the family, because we got to get them to the site where they're gonna do the memorial.
Ameena bizlere ve aileye cenaze isleri ve tasima ile ilgili yardimci olacak
You tell them that Alan and I got drunk with him, we're still partying.
Alan ve benim onunla sarhoş olduğumuzu, parti yaptığımızı söyle.
That's why daddy is spreading stinky coyote urine all over to scare them off, even though we've got tons of real coyotes all over the place.
Bu yüzden onları korkutmak için baban etrafa kötü kokan çakal sidiği döküyor. Etrafta bir sürü gerçek çakal olmasına rağmen.
It's what we do, right? Anyway, I've got a score to settle with them.
Onlarla görülecek bir hesabım var.
I told them we'd wait till Daddy got home.
Babanız dönene dek bekleyelim dedim.
They got me a sofa bed. We went and tested them out.
Bana çekyat bile aldılar.
- before we got any money from them.
-... 6 aydan önce alamayız.
I bet you wish you'd got in there before the lawyers had them all sewn up, and we're gonna be bigger than them.
Keşke avukatları onlara çökmeden kazançlarından pay alabilseydim dediğine eminim. Ve biz onlardan daha büyük olacağız.
- We have got to kill them now, all right?
- Şimdi öldürmemiz lazım, değil mi!
We got mixed feelings about the whole experience, but in a humdrum life, you gotta take your fantasies where you can find them, you know?
Bütün bu yaşadıklarımızı düşününce kafam karışıyor. Ama bu sıkıcı hayatta,... hayallerin nasıl gerçekleşecekse onu yapmalısın?
Okay, Melissia, we've got them dispatched.
Tamam Melissia, ambulansları gönderdik.
Okay, Melissia, we've got them coming, honey.
Pekala Melissia, onları gönderiyoruz tatlım.
We've got them coming.
Onları gönderiyoruz.
We've got them rolling.
Onları gönderiyoruz.
Now I know that you're all them kids got over there, but you're all we got, too.
O çocukların senden başka kimseleri olmadığını biliyorum ama bizim de kimsemiz yok.
We've got drug dealers selling crack cocaine in there, because they don't think anybody can see them.
Orada taş kokain satan uyuşturucu satıcılarımız var çünkü hiç kimsenin onları göremeyeceğini zannediyorlar. İşte burada Le Saint teşrif ediyor.
So we're gonna tell them you got pneumonia.
Bu sebeple onlara zatürre olduğunu söyleyeceğiz.
How do you know we didn't trace the explosives to where you got them?
Patlayıcıları aldığın yere kadar izlemediğimizi nereden biliyorsun?
Woo-hoo. He gave me an address for where we got to meet them.
Onlarla buluşacağımız yerin adresini verdi.
Well, we've got to get them back.
Geri almalıyız o zaman.
Tell them we've got a chest tube to add to the parade.
Hastanın nur topu gibi bir göğüs tüpü olduğunu söyle.
We put an alert on their plate number, which got triggered when a traffic cop ticketed them about an hour ago.
Plakası için uyarı talimatı koyduk, ki bir saat önce trafik polisi ceza kestiğinde alarm verdi.
We thought the two of them might have got onto something.
- Bir şeyler bulmuş olabileceklerini düşündük.
I've got everybody on my website doing it. We want them to know that we think Sarah's ruining the show!
Sarah'nın diziyi mahvettiğini düşündüğümüzü bilmelerini istiyoruz.
We got to go at them.
Biz onlara gideceğiz.
We got them.
Peşindeyiz.
We got inside, we still have not been able to make a link between them and Pendleton.
İçeri girdik ama henüz onları Pendleton'la ilişkilendiren bir şey bulamadık.
And we still got them there on time.
Ve yine de onları oraya zamanında götürdük.
I call this number, tell them we got the trucks- - We're ready to roll. They're my hookup.
Bu numarayı arayıp, kamyonlarımız olduğunu söylediğimde işe başlamaya hazır olacağız.
Well, we got to find them ;
Şunları bir an önce bulmalıyız, ellerinde bir sürü C-4 var.
We trusted them and we got screwed.
Onlara güvenmiştik ama, yaktılar bizi.
We just got to keep moving, keep as much distance between them and us as possible.
Yürümeye devam etmeliyiz, onlarla aramızdaki mesafeyi mümkün olduğunca korumalıyız.
We can bring them in anytime, we got their names, but if we bring them in right now, I'm gonna have to write up all this.
Onları ne zaman istersek getirebiliriz, isimlerini aldık ama onları şu an getireceksek bunları ayrıntılı yazmak zorunda kalacağım.
Now we're paying for them, but you still got a chance.
Şimdi de bunun hesabını veriyoruz. Fakat senin bir seçme şansın var.
A ballad? Really, dude? We got to lift them out of their seats!
Kazanmak için seyircileri koltuklarından kaldırmamız lazım.
Come on, we've got to get them out of the house.
Hadi, onlar evden çıkmadan buradan gitmeliyiz.
We got eyes on them.
Onları takip ediyoruz.
We can handle them if that's all we've got on our plate.
Elimizde bir tek o olursa başa çıkabiliriz.
Tell them we finally got our confession.
İtirafı aldığımızı söyle.
You're the only one who can help them. We've got no one else.
Onlara tek yardım edebilecek kişi sensin.
We see ourselves in these kids and we push them to be great, the only difference is my kid's got it and your's doesn't.
O çocuklarda kendimizi görüyoruz ve iyi olmaları için uğraşıyoruz. Tek fark, benim çocuk yapabilir ama seninki yapamaz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]