English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / What about your dad

What about your dad translate Turkish

344 parallel translation
What about your dad?
Ya baban?
What about your dad?
- Ya baba nı?
What about your dad?
- Peki ya baban?
What about your dad?
Baban ne olacak?
What about your dad's policy, no war toys?
Ama baban savaş oyuncağı satmaz ki.
- What about your dad?
Ya baban?
What about your dad?
Peki ya baban?
- What about your dad?
- Peki ya baban?
What about your dad?
Peki ya seninki?
What about your dad?
- Baban?
What about your dad?
Baban nerede?
What about your dad?
Şey, ya baban?
But what about your dad?
Ama baban ne olacak?
- What about your dad and mom?
- Ya anne baban?
- What about your dad's seat?
- Babanın koltuğu ne olacak?
Yeah, but what about your dad?
Peki, ama baban ne olacak?
- What about your dad?
- Peki ya baban? Kaitlin?
- What about your dad?
- Babandan ne haber?
What do you care what a fat old pile of shit like him says about your dad?
Onun gibi şişko bir serserinin baban hakkında dediklerine ne bakıyorsun?
How about your dad? What was he, a cop?
Baban ne iş yapardı?
What'd your dad say about you and Alice going to Europe?
Baban Alice'le Avrupa'ya gitmeniz konusunda ne dedi?
What's so visionary about your dad's clinic, anyway?
Babanın kliniğinin neresi uzak görüşlü?
You know, that's what I love about your dad.
Biliyor musun, babanın sevdiğim yanı bu.
What did your dad say about you getting in trouble with Odo?
- Baban ne dedi? - Ne hakkında? - Odo ile başını derde sokman hakkında.
I know what Rose says, Ginny, about your dad.
Rose'un baban hakkında ne söylediğini biliyorum, Ginny.
Well, I've been thinking about what happened yesterday between your Dad and me, and I just can't figure it out.
Dün babanızla aramızda geçenleri düşünüyordum. Bir türlü anlam veremiyorum.
[Thomas] Hey, Victor, what do you remember about your dad?
Hey Victor, Babana dair ne hatırlıyorsun?
Playing with your dad, I never thought about what music was.
Babanla beraber çalarken, müziğin ne olduğunu düşünmezdim bile.
When my Dad asks, "What are you doing with your life?" I can say, "I'm doing a movie with Charlton Heston. What about you?"
Babam gölün ortasında : "Joey, bu aralar neler yapıyorsun?" dediğinde "Charlton Heston'la bir film çeviriyorum, baba sen neler yapıyorsun?" diyebileceğim.
What if you fall in love and are about to marry and you find out your fiancé's dad is your dad too and that you're brother and sister!
Ya aşık olursan ve evlenmek üzereyken nişanlının babasının senin de baban olduğunu kardeş olduğunuzu öğrenirsen!
What about your choices, Dad?
Peki ya senin seçimlerin, baba?
I read about it in the paper and, what with your dad out of town...
Gazetede okudum. Baban da şehir dışında olunca- -
- What about your mom and dad?
- Peki annenle baban?
But what about your dad?
Peki ya baban?
What will your dad think about you? "
Baban senin hakkında ne düşünecek?
What will your dad think about you?
Baban senin hakkında ne düşünecek?
See what your dad's got to say about all this.
Bakalım baban bu olanlara ne diyecek.
WHAT? A DRUNKEN FUCK SO YOU DON'T HAVE TO THINK ABOUT YOUR DAD?
Sarhoş sarhoş babanı düşünmeden düzüşmek mi?
I didn't mean..... what I said about your dad.
Baban hakkında aslında öyle demek istememiştim.
- What about your mum and dad?
- Ya annen ve baban?
People are going to say a lot of things about your mom and dad, and some of them are going to be true, but what I want you to remember is that they fought like heroes for you.
İnsanlar annen ve baban hakkında birçok şey söyleyecekler ve bazıları doğru olucak ama hatırlamanı istediğim şey senin için kahramanca savaştılar.
They're pretty angry about what he did. Pulling you behind a snowmobile, your dad should know better.
Sizi bir kar aracının arkasında çektiği için ona çok sinirlenmişler.
When you've thought about me and your dad... what have you been thinking all these years?
Baban ve benim hakkımda düşündüğünde bunca yıldır neler düşünüyordun?
Danny, I'm really sorry about what happened to your dad.
Danny, babana olanlardan dolayı çok üzgünüm.
I'm sorry about your dad, but I don't know what you want me to do.
Baban için çok üzgünüm. Ama benden ne istediğini anlamış değilim.
See, this is what I don't get about your dad.
İşte babanın bu olayını hiç anlayamıyorum.
UH, SPEAKING OF YOUR DAD, I WAS THINKING ABOUT WHAT YOU SAID BEFORE TO DEACON AND KELLY.
Baban demişken, Deacon'la Kelly'ye söylediğin şeyi düşünüyordum.
What you told me about your dad? How you feel about him?
Bana babanla, ve ona olan hislerinle ilgili söylediklerini?
- I know. It's just that I saw your dad before the game... and he wasn't happy about us dating. - What's he gonna say now?
Biliyorum, sadece babanı en son maçtan önce görmüştüm ve ilişkimizden pek memnun değildi şimdi nasıl bir tepki verecektir kim bilir?
You know what your dad said about looking back... and feeling as though he'd missed something?
Babanın geçmişe bakıp bir şeyler kaçırdığını hissettiğini söylemiştin ya?
Dad... no matter what our differences... I'm always gonna be concerned about your well-being.
Baba aramızda ne farklılıklar olursa olsun senin sağlığın için hep endişeleneceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]