English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / With your parents

With your parents translate Turkish

984 parallel translation
With your parents, Miss Grant?
Ailenizle mi yaşıyorsunuz Bayan Grant?
You don't get along with your parents?
- Ailenizle anlaşamıyor musunuz?
You took a trip with your parents.
Ailenle seyahate gitmiştin.
- Do you live with your parents?
- Ailenle beraber mi yaşıyorsun?
- Why do you behave like this with your parents?
- Neden anne-babana böyle yapıyorsun?
Come with your parents today!
Anne babanızla gelin.
With your parents?
Ailenle mi kalıyorsun?
- With your parents?
- Ailenle mi kalıyorsun?
Live with your parents?
Annenle mi geziyorsun bebeğim?
Are you with your parents in Geneva?
Cenevre'de ailenle birlikte mi kalıyorsun?
Do you live with your parents?
Ailenle mi yaşıyorsun?
Αre you stiΙΙ with your parents?
Hala ailenle mi yaşıyorsun?
What are you doing with your parents?
Ailene ne yapıyorsun?
How did you solve the problem with your parents?
Sen ailene ne yaptın?
- I was... Twenty-two, and still living with your parents.
- 22 yaşındaydınız ve ailenizle yaşıyordunuz.
You live with your parents?
Ailenle mi yaşıyorsun?
You're getting even with your parents, washing dirty linen in public.
Ailenden intikam alıyorsun kirli çamaşırlarını ortaya seriyorsun.
Why are you so uncomfortable with your parents?
Ailenin yanında neden o kadar rahatsızsın?
Can you communicate with your parents?
Ebeveynlerinizle iletişim kurabiliyor musunuz?
It's always the same with your parents away!
Anne babanız evden uzaklaşınca hep aynı şeye yaşanıyor!
Do you still live with your parents?
Hâlâ annenle ve babanla mı yaşıyorsun?
It only worsens your relationship with your parents... gives you additional remorse, and creates further compulsions... that your parents dislike, and so on.
Ailenle ilişkini kötüleştiriyor yaptıkça pişmanlık duyuyorsun, böyle olunca ailenin hoşuna gitmeyen yeni dürtülerin açığa çıkıyor. Kısır bir döngü yani.
We always have Sunday dinner with your parents or mine.
Ama biz ailelerimizle her pazar, akşam yemeği yeriz.
Are you in touch with your parents?
Ailenle görüşüyor musun?
Make it up with your parents?
Anne babanla mı barışacaksın?
Let's see, you live with your parents, and your father's a printer.
Annen ve babanla beraber yaşıyorsun değil mi? Ve baban bir matbaacı.
Are you going on summer vacation with your parents? Yes.
- Ailenle tatile gidecek misin?
Who is that with your parents?
Ailenin yanındaki kim?
Especially with your parents coming.
Özellikle, ailen de geliyor.
It's just like you live with your parents.
- Çok garip. Ailenle birlikte yaşamışsın.
It's no fun going on holiday with your parents even if they're nice.
Aileyle tatil hiç eğlenceli değil... iyi olsalar bile.
Was it like that with your parents? Was it?
Ailelerinize yaptığınız da böyle miydi?
I would certainly have to discuss that with your parents.
Bunu öncelikle ailenle konuşmam gerek.
Not with your girlfriend. Not with your parents.
Kız arkadaşınla, anne ve babanla,..
According to my theory, you interfered with your parents first meeting.
Teorime göre, annenle babanın ilk karşılaşmalarını engellemiş oldun.
You get along with your parents?
- Anne babanla anlaşabiliyor musun?
But if you say you get along with your parents, well, you're a liar, too.
Ama anne babanla anlaştığını söylersen, yalancısın da.
Let us begin with your parents.
Anne ve babandan başlayalım.
but I also have a trunk. I will also your trunk with your parents at the Auberge de la Jamaïque.
Sandığı akrabalarınıza kendim gönderirim.
Made off with your loving parents, has he?
Sevgili aileni kaçırdı, değil mi?
And I believe that your parents are not opposed my keeping company that is dedicate with you. But, Lieutenant, I...
Ailenizin de, size eşlik etmemden rahatsız olmadığını her hallerinden çıkarıyorum.
I'm content with the parents I have, your Majesty.
Majesteleri, ben şu anki ailemden memnunum.
I punish you, with the hand of your parents!
Seni cezalandıracağım, ellerim anne ve babanın yakasında olacak!
We had your parents with us for five years.
Ailen beş yıldır bizimle idi.
You just give me two or three days to settle this real estate thing with Harry Gavin, and then you can tell your parents for sure.
Bana sadece iki ya da üç gün ver, Harry Gavin'le şu taşınmaz işini halledeyim. Daha sonra ailene elbette söyleyebilirsin.
And what can you do with that if your parents are nobody and you have no money?
Ailen önemli değilse ve paran yoksa bu bölümlerle ne yapabilirsin ki?
It's better if parents don't interfere... with all the things you have in your head.
Eğer aileniz kafanızın içindekilere karışmıyorsa bu oldukça iyidir.
If you think he's more important than your parents... then you can go with him
Onu, senin ailenden daha önemli sanıyorsan... derhal onunla git!
My car filled with your beer buddies going up to empty my parents'liquor cabinet?
Bira arkadaşların arabama doluşur ve hep birlikte ailemin içki dolabını boşaltmaya mı gideriz?
So you're living with your parents.
Demek ailenle yaşıyorsun?
What about your parents? Uh, couldn't you stay with them?
Anneniz babanız yok mu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]