English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You all packed

You all packed translate Turkish

154 parallel translation
Are you all packed?
Hazırlandın mı?
What, are you all packed?
Eşyalarını topladın mı?
- Are you all packed?
- Her şeyi topladın mı?
Got you all packed!
Hepinizi paketleyeceğiz!
- You all packed?
- Toplandınız mı?
- You all packed up?
- Çantalar hazır mı?
Hey, you all packed?
Bavulunu hazırladın mı?
- ls you all packed, darling?
- Her şeyini topladın mı tatlım?
- Is you all packed, darling?
- Her şeyini topladın mı tatlım?
- You all packed?
- Toparlandınız mı?
Are you all packed?
Hazır mısın?
- You all packed?
- Toplandın mı?
SO, YOU ALL PACKED?
Toplandın mı peki?
I've almost got you all packed.
Seninkini de hemen hemen.
You all packed?
Toplandın mı?
YOU ALL PACKED?
- Toparlandın mı? - Evet.
- Hey, are you all packed for Visitors Weekend?
- Haftasonu ziyareti için hazır mısın bakalım? - Gelemiyorum.
So you all packed?
Hazırlandın mı?
- Are you all packed?
- Zavallı. - Hazırlandınız mı?
I see you're all packed.
Bakıyorum toplanmışsın.
You got that stuff all packed, Angie?
Bütün eşyalarımı topladın mı, Angie?
You're all packed.
Bavulların hazır.
You're all packed?
Eşyalarını topladın mı?
Everything that you'll need, it's all packed.
İhtiyacın olan her şey paketlendi.
- I'm sorry. And you're all packed too.
Eşyalarını bile toplamışsın.
Walter, will you kindly tell me why you've invited all these people here. When you know the trunks are packed the boat-train is leaving and I hope we are too.
Walter, lütfen bütün bu insanları valizler paketlenmiş, tren kalkıyorken ki umarım biz de içinde oluruz, neden davet ettiğini söyler misin?
On your ankle you all have a rig... packed with 20 ounces of plastic explosive.
Bacağınızda bomba takılı yarım kiloluk plastik patlayıcı.
We'll help you get all of your stuff packed.
Tüm bu şeyleri paketlemene yardım ederiz.
- I see you're all packed, huh?
- Demek eşyalarını topladın.
So you just, uh, leave all her things packed up, and I'll get them to come over and collect her in the morning.
Yani sen her şeyini topla ve buradan git... ben sabah oraya gider onlara durumu anlatırım.
I have your things all packed for you.
Senin için eşyalarını toparladım.
I think we would all be a whole lot better off if you just packed up your things and left.
Eşyalarını toplayıp gitsen,.. ... hepimiz için en iyisi olur.
We've packed up all the gold and jewelry for you
Sizin için bütün altın ve mücevherleri topladık
You're all packed.
Eşyalarını toplamışsın.
Well you're all packed, huh?
Toparlandın demek.
You're all packed.
EşyaIar topIandı.
Well, I'm leavin'now, and, you know, I'm all packed up, ready to go- -
Şimdi gidiyorum ve gitmeye hazır olduğumu biliyorsun.
When all this is over, you be packed and ready to go.
Bütün bunlar bittiği zaman, toparlanmış ve gitmeye hazır ol.
You're all packed up.
Toplanmışsın.
- You packed up all my stuff.
- Eşyalarımı mı topladın.
Are you ready to go? All packed although some of us seem to have a bit more than others.
Her şey toplandı ama bazılarımızın yükü daha ağır gibi görünüyor.
You all, uh, packed? Yep.
- Bavullarını hazırladın mı?
Packed, misplaced- - you know how it is. Moving day and all.
Koyduğun yeri ulabildin mi- - Nasıl olduğunu bilirsin son günüm.
You mean all those missiles you packed in.
Oh, evet. Sen, içerideki bütün o kalabalık füzeleri ifade ediyorsun.
I assume you're all packed.
Eşyalarını toplayacağını düşünmüştüm.
You're all packed and paid for and you're gonna learn.
Bavulun hazır, paran ödendi, gidip bir şeyler öğreneceksin.
Capisce? Ifyou went home this second, you would see her standing at the doorway... with the bags all packed waiting to leaveyou.
Eğer eve gidersen onu bavulları hazır bulacaksın.
You're all packed.
Motosikletçiler ve serseriler ne zaman evi talan edecek?
Okay you're all packed.
Pekala, toparlanmışsın.
Bill is all packed, and you all have a long drive ahead of you.
Bill eşyalarını çoktan topladı. Sizin de önünüzde uzun bir yol var.
All the time we spend together, just you and me, and the little treats your father and I pick up for you - the'N Sync tickets, the Gap account, hand-packed quarts of Ben and Jerry's.
Birlikte baş başa geçirdiğimiz saatler ve babanla benim senin için aldığımız ufak tefek şeyler olmayacaktı. N'Sync biletleri, Gap'ten kıyafetler,.. ... "Ben and Jerry" den aldığımız dondurmalar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]