English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ B ] / Benimle birlikte

Benimle birlikte translate English

4,555 parallel translation
Her neyse, benimle birlikte yaşamak ister misin?
Anyway, wanna live with me?
Benimle birlikte Dr. Rosen'e geldiğin için sağ ol.
Thanks again for coming to Dr. Rosen's with me.
Şu an işin benimle birlikte içmek.
Your duty at this moment is to enjoy a drink with me.
Benimle birlikte içer misin Clara?
Will you have a drink with me, Clara?
Tüm bu süre boyunca Henry benimle birlikte olacak.
Henry's gonna be with me the entire time.
Benimle birlikte çalışacak, değil mi?
We're going to work together with me right?
12 yıIdır benimle birlikte.
She's been with me 12 years.
"Hızlı ya da yeşil olmayı istemezdim, Benimle birlikte olsaydın Sen benim hayatımın, en iyisiydin."
"I wouldn't want to be faster or greener than now if you were with me " O you were the best of all my days. "
O halde yıllar önce söz verdiğim hayatı benimle birlikte yaşamanı istiyorum.
Then I want you to have the life I promised years ago, with me.
Benimle birlikte olmanı istiyorum.
And I want you with me.
Bay Moyer, benimle birlikte yürüyün.
Mr. Moyer, walk with me.
Benimle birlikte Amerika'ya gelmek ister misin?
You want to go to America with me?
Yani içinizden biri bile benimle birlikte olmayacak mı?
So, none of you guys are even gonna be with me?
Onu ayartan ben değilim, benimle birlikte olmak için yalvaran o.
It's not me, but it's you who's trying to flirt with me.
"Ortak" sözcüğü benimle birlikte öldü.
The term "partner" died when I did.
Benimle birlikte nefes al.
Breathe with me. Breathe. Hey.
Dava memurlarından başkomiser Ray Martin, benimle birlikte.
With me is Superintendent Ray Martin, one of the officers in charge of the case.
Annesi yıllar evvel vefat etmiş. O da her şeyi benimle birlikte yapıyor.
Her mother passed away years ago, so she basically does everything with me.
Benimle birlikte olmak istiyor musun?
Do you want to be with me'?
- Buna kesinlikle hayır diyebilirsin ama benimle birlikte yönetmeyi düşünür müsün?
- Maybe. - You can totally say no to this, but would you have any interest in co-directing with me?
Benimle birlikte çalışıyor.
He works with me.
Neden benimle birlikte burada yaşamak istemediğini gerçekten anlıyorum.
I really do understand why... why you don't want to live with me anymore.
O zaman benimle birlikte say.
Then count with me.
Benimle birlikte 1930 senesine bir göz atalım.
Travel back in time with me to 1930.
Bu koduğumun anını benimle birlikte yaşa!
Live in this shit with me!
Megan Burch benimle birlikte Vegas'a kaçar mısın?
Uh... Will you... Megan Burch...
O benimle birlikte.
He's with me.
O yüzden bu uçaktan benimle birlikte atlıyorsun!
So you are damn well jumping out of the plane with me!
Kocanı bırak ve benimle birlikte ol.
Leave your husband and be with me.
Benimle birlikte.
He's with me.
Bu yüzden benimle birlikte olursan... sana istediğini verebilirim.
And that's why, if you stick with me, I can give you what you want.
Hjorr savaşta geldi babam ve benimle birlikte savaştı.
Jorund became an outlaw and fought with me and my father.
Benimle birlikte 6.
Six, including me.
Benimle birlikte bin.
He will ride with me.
Emeline benimle birlikte burada kalacak böylece kampı koruyabiliriz ve daha çok adam toplayabiliriz.
Emeline will stay here with me... so we can secure the camp and round up more men.
Orada benimle birlikte potansiyel alıcılarım vardı ve ben mal gibi gözüktüm.
I've got potential buyers standing there with me and I look like an asshole.
O benimle birlikte değil.
Yeah, he's not with me.
Pekala, bugünkü işimiz anlaştığımız üzere o kameranın sürekli çekim yapmasını sağlamak. Ve senden sadece benimle birlikte hareket etmeni istiyorum.
So, our job today is to keep that camera rolling, as we discussed, and I just want you to walk with me.
Benimle birlikte Raleigh'ye gelip çocuklarımla akşam yemeğine katılmak ister misin?
Do you wanna come with me to Raleigh and have dinner with my kids?
Benimle birlikte Helena'yı oynamıştı.
She played Helena with me.
Hindistan! Benimle birlikte sayın.
India countdown with me!
Tanrı senin benimle birlikte olmanı ister, o zaman aynı cevap.
God wants you with me, so it's the same answer.
Benimle birlikte,'Sleeper cells'lerin de lideri ölecek.
Along with me, those who order sleeper cells will also die.
Öldüğümde benimle birlikte gömer misin onu?
When I die, will you let it be buried with me?
Benimle birlikte bir melodi mırıldanır mısın?
Will you hum a melody with me?
Benimle birlikte içer misin Jonas?
WESTON :
O da yıllarca benimle birlikte sabretti.
He's been patient with me all these years.
# Benimle çalışın Sizinle birlikte çalışacağız #
♪ Work with me I will work with you ♪
# Benimle çalışın Sizinle birlikte çalışacağız #
♪ Work with me I'll work with you ♪
Tekrar birlikte oldukları için çok mutlu. Benimle gel.
It was crazy to get their hands on.
Sonra çocukluk dönemimden artık temasta olmadığım her kim olursa olsun benimle iletişim kurarsa, onlara Facebook üzerinden yanıt vermek yerine onları bulmak için kameramla birlikte bizzat yola koyulacağım.
And whoever the first person is from my childhood, someone I'm no longer in touch with, who contacts me, instead of responding to them on Facebook, see, I'm going to go find them in person. With my camera.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]