Sizinle konuşmam gerek translate English
256 parallel translation
Bayan Flaemmchen, sizinle konuşmam gerek.
Miss Flaemmchen, I must speak to you.
- Sizinle konuşmam gerek.
- I've got to talk to you.
Peder, sizinle konuşmam gerek.
Father, I must speak to you.
Sizinle konuşmam gerek.
I'd like a word with you.
- Albay sizinle konuşmam gerek.
- Colonel, I must speak to you.
Sizinle konuşmam gerek Profesör!
I must talk to you, Professor.
- Sizinle konuşmam gerek.
- I must talk to you.
Sizinle konuşmam gerek.
I need to talk to you.
- Sizinle konuşmam gerek.
- I must speak to you.
Afedersiniz Profesör ama sizinle konuşmam gerek.
Sorry, Professor, but I must speak with you
Sizinle konuşmam gerek.
Now, I must have a serious talk with you both.
- Sizinle konuşmam gerek.
- I've got to talk to you. - Why, of course.
- sizinle konuşmam gerek.
- I'd like to talk to you.
Bayan Waterbury, Sizinle konuşmam gerek.
Mrs. Waterbury, I have something to tell you.
- Sizinle konuşmam gerek.
- I need to talk to you.
- Bn. Maloney, sizinle konuşmam gerek.
Mrs. Maloney, I have to talk to you.
- Sizinle konuşmam gerek.
Button up and listen, Bill.
- Sizinle konuşmam gerek Bay Lieberman.
I have to speak to you, Mr Lieberman.
- Sizinle konuşmam gerek.
I gotta talk to you. Okay.
- Sizinle konuşmam gerek.
- I'd like to talk to you.
Bay Schuyler, sizinle konuşmam gerek.
Mr. Schuyler, I have to talk to you.
Albay Yin, sizinle konuşmam gerek.
Colonel Yin, I need to talk to you.
Mösyö de Valmont sizinle konuşmam gerek.
Monsieur de Valmont I must talk to you.
Efendim, sizinle konuşmam gerek.
Sir, I need to speak with you.
Sizinle konuşmam gerek.
I have to talk to you.
Sizinle konuşmam gerek.
I must talk to you.
Lütfen, sizinle konuşmam gerek.
Wait! Wait, please. I need to talk to you.
- Lütfen. Sizinle konuşmam gerek.
- Please, I have to talk to you.
Sizinle konuşmam gerek.
- Agent Mulder, I need to speak with you.
Hazır olduğunuzda sizinle konuşmam gerek.
I need to talk to you, whenever you're ready.
Bayan Summers, sizinle konuşmam gerek.
Mrs Summers, I need to talk to you.
Onu almadan, sizinle az önce söylediği bir şey hakkında konuşmam gerek.
Before you take her away, I must talk to you about something she said just now.
Müfettiş, sizinle acilen konuşmam gerek.
Inspector, I must speak to you. It's terribly urgent.
Kaptan, sizinle, hayati bir konuda konuşmam gerek.
Captain, I-I have to speak to you. It's vitally important.
Sizinle daha sonra konuşmam gerek, Jim.
I need to speak to you later, Jim.
- Sizinle bir şey konuşmam gerek.
- I want to talk to you about something.
Ama sizinle önemli bir şey konuşmam gerek.
But I gotta talk to you about something important.
Sizinle yalnız konuşmam gerek, Caesar.
I should like a word with you alone, Caesar.
Sizinle acilen konuşmam gerek.
It's most urgent I speak to you.
Sizinle mutlaka konuşmamız gerek.
I really need to talk to you.
Merhaba, Bay Vance.Sizinle konuşmamız gerek, çok acil!
Hi, Mr. Vance, we need to talk to you. It's real urgent.
Sizinle Bay Hauser hakkında Konuşmamız gerek.
I need to talk to you about Mr. Hauser.
Çavuş Brown, sizinle yalnız konuşmam gerek. - Şüphelileri yalnız bırakamam.
Mr. Bridges, I can't leave the suspects by themselves.
Dinleyin, Başkan, sizinle bunu konuşmam gerek.
Listen, Mayor, I have to talk to you about this.
Bay Mc Clintock, sizinle konuşmamız gerek.
Mr. McClintock? I reckon we need to talk to you.
Sizinle konuşmamız gerek.
We need to speak with you.
Sizinle mutlaka konuşmam gerek. Beni arayın.
I must absolutely speak to you.
Bayan Madison, sizinle kızınız hakkında konuşmamız gerek.
We need to talk to you about your daughter.
Sizinle konuşmam gerek Doktor Crane.
Dr Crane, I have to talk to you.
Sizinle biraz konuşmam gerek... çok önemli.
I need to talk to you for a second. This is pretty important.
Şimdi sizin kim olduğunuzu bildiğimize göre sizinle konuşmamız gerek, Albay.
And now that we know who you are, we'll need to speak to you, Colonel.
sizinle konuşmam lazım 20
gerekiyor 29
gerek yok 917
gerek 16
gerekli 27
gerekmiyor 26
gerek yoktu 39
gereksiz 31
gerek kalmadı 36
gerekmez 98
gerekiyor 29
gerek yok 917
gerek 16
gerekli 27
gerekmiyor 26
gerek yoktu 39
gereksiz 31
gerek kalmadı 36
gerekmez 98
gerekirse 81
gerekli değil 44
gerektiği kadar 17
sizin 241
sizinle 59
sizin mi 61
sizinle tanıştığıma memnun oldum 60
sizin olsun 33
sizinleyim 24
sizin derdiniz ne 30
gerekli değil 44
gerektiği kadar 17
sizin 241
sizinle 59
sizin mi 61
sizinle tanıştığıma memnun oldum 60
sizin olsun 33
sizinleyim 24
sizin derdiniz ne 30
sizinki 37
sizin gibi 99
sizin için 164
sizinle mi 26
sizindir 39
sizin de 22
sizinle geliyorum 51
sizin neyiniz var 74
sizinle gelebilir miyim 36
sizinle biraz konuşabilir miyiz 19
sizin gibi 99
sizin için 164
sizinle mi 26
sizindir 39
sizin de 22
sizinle geliyorum 51
sizin neyiniz var 74
sizinle gelebilir miyim 36
sizinle biraz konuşabilir miyiz 19