English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Bir soru sordum

Bir soru sordum translate Spanish

808 parallel translation
- Sana bir soru sordum!
- ¡ Te he preguntado!
Rhonda, bir soru sordum.
Rhonda, te he hecho una pregunta.
Cevap versene Fitzgerald. Sana bir soru sordum.
Respóndeme Fitzgerald, te hice una pregunta.
Sana bir soru sordum.
¿ Por las noches? ¿ Dónde?
- Evet, konuş bakalım. - Sana bir soru sordum.
- Le he hecho una pregunta.
Basit bir soru sordum!
¡ Le hice una pregunta sencilla!
- Hadi, size bir soru sordum.
- Vamos. Os he hecho una pregunta.
- Lütfen, Bayan Imbrie'e bir soru sordum.
- Por favor, hablo con la señorita.
Sana bir soru sordum.
Le he hecho una pregunta.
- İyi söyledin. - Sana bir soru sordum.
- También es interesante.
- Sadece bir soru sordum.
- Sólo le hice una pregunta, señor.
Size bir soru sordum ama onu düşünmek yerine beni korkutmaya çalışıyorsunuz.
Le pregunto algo sencillo y no se muestra nada considerado, sólo quiere asustarme.
- Sadece uygarca bir soru sordum.
- Sólo preguntaba civilizadamente.
Basit bir soru sordum.
Tengo una simple pregunta.
Ama sana bir soru sordum dostum.
Lo suponía. Pero le he hecho una pregunta, amigo mío.
Basit bir soru sordum.
Mi pregunta fue simple.
Sana bir soru sordum. Cevap bekliyorum!
¡ Le hice una pregunta, y espero una respuesta!
Sana bir soru sordum! Beni duydun mu?
¿ Es que no me ha oído?
Sadece basit bir soru sordum.
Sólo he hecho una pregunta.
Size bir soru sordum!
¡ He hecho una pregunta!
Sana bir soru sordum!
¡ Te he hecho una pregunta!
Sana bir soru sordum.
Te hice una pregunta.
Sana bir soru sordum.
Le hice una pregunta...
Basit bir soru sordum.
Le he preguntado con educación.
- Bir soru sordum bay Burns.
- Sr. Burns, le he hecho una pregunta.
- Sana bir soru sordum.
- ¡ Le he hecho una pregunta!
Hey! Sana bir soru sordum!
¡ Le he hecho una pregunta!
Sana bir soru sordum. Değil mi?
Le he hecho una pregunta, responda.
Çocuğa bir soru sordum.
Le hice una pregunta.
Sana hakkım olan bir soru sordum.
Le hice una pregunta y tengo derecho a saberlo.
- Bir soru sordum.
- Te he hecho una pregunta.
Sana bir soru sordum ve bir cevap istiyorum.
Te he preguntado, quiero una respuesta.
Sana bir soru sordum Bay Starrett.
Le hice una pregunta, Sr. Starrett.
Hunkle, sana bir soru sordum.
Hunkle.
Sana bir soru sordum.
Te he hecho una pregunta.
- Sana bir soru sordum.
- Te he preguntado Si han llamado
Sana bir soru sordum, Ethel.
Te hice una pregunta, Ethel.
- Size bir soru sordum!
- Le he hecho una pregunta.
Sana bir soru sordum, Nino.
Te hice una pregunta, Nino.
Bir soru sordum.
He hecho una pregunta.
Sana bir soru sordum ama cevap vermedin, neyi düşünüyorsun?
Cuándo te pregunto sobre ti misma y no me contestas, ¿ qué intentas demostrar?
Başkan'dan geliyor. Sana bir soru sordum!
Le he hecho una pregunta.
Sana bir soru sordum, profesör.
Le he hecho una pregunta, profesor.
Sana bir sürü soru sordum mu? Sordum mu?
- ¿ Te he hecho alguna pregunta?
- Bir tek soru sordum.
- Acabo de hacerlo.
- Evet, Phillip, sana bir soru sordum.
- Sí, te he hecho una pregunta.
Gerçeği öğrenmeden önce, bir dünya yolculuk yaptım, yığınla soru sordum.
Viajé mucho e hice un montón de preguntas antes de saber la verdad..
Sadece bir kaç soru sordum.
Sólo hice unas preguntas.
Evet? Doktor, size bir soru sordum :
¿ Y bien?
Bay Dickinson size bir soru sordum.
Sr. Dickinson, le hice una pregunta.
yüzbaşıya bir kaç soru sordum ama neredeyse hepsini kestirip attı.
Pregunté algunas cosas del capitán y casi me detienen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | translate.vc.com@gmail.com