Kendine bir baksana translate French
126 parallel translation
- Kendine bir baksana.
- Regarde-toi.
Kendine bir baksana.
Tu ne seras jamais raisonnable? T'as l'air intelligent!
Kendine bir baksana.
Regarde-toi.
- Sonra Jerry vardı. Oyuncuydu. - Kendine bir baksana.
Puis il y a eu Jerry, l'acteur.
- Kendine bir baksana.
- Regardez-vous.
- Kendine bir baksana!
- Si! Pitié!
Kendine bir baksana sen!
! Regarde-toi!
Bütün bu ışıklarla, kendine bir baksana, Ray.
Regarde-toi, avec toutes ces lumières, Ray. Monsieur Vegas.
Kendine bir baksana.
Regarde-toi!
Ayarlayamıyorum. Kendine bir baksana.
Regarde-toi!
- Kendine bir baksana.
Ecoutez-vous!
- Aynada kendine bir baksana. Huh?
Mais regarde-toi dans une glace!
Yani kendine bir baksana. çok güzelsin. çok tatlısın.
Regarde-toi... tu es si jolie, et si douce...
Kendine bir baksana, baba.
- Papa... Regarde-toi.
Kendine bir baksana. Biliyorum.
Madame, vous êtes plus bête que la charpie que je trouve en nettoyant votre clapet.
Yani kendine bir baksana.
Enfin, regarde-toi.
Kendine bir baksana.
Regarde toi!
Elbette öylesin tatlım, kendine bir baksana.
Mais si, voyons, regardez-vous!
Kendine bir baksana. Bıçkın ve gangster görünüşüne bak.
Regarde-toi, jodedor.
Kendine bir baksana sen.
Voyons, regarde-toi bien.
Yani kendine bir baksana, nefesimi kesiyorsun.
Je veux dire... regarde, tu me coupes le souffle.
Kendine bir baksana, beş para etmezsin!
- Regarde-toi, t'es minable.
Kendine bir baksana. Zekisin, çekicisin... ilk Yıldız Savaşları üçlemesini seviyorsun... çünkü bilgisayarlı özel efektlerden önce... hikaye anlatımı ve efsanelerle ilgiliydi.
Tu es intelligent, beau, tu adores la trilogie de "Star Wars", car c'est un conte, un mythe, avant que l'image de synthèse ne gâche tout.
Kendine bir baksana, senin mükemmel olduğuna inanıyorlar sonra da ellerine kıymık batsa seni suçluyorlar.
Ils vous mettent sur un piédestal, et ils vous blâment pour leur torticolis.
Dutch da öyleydi, kendine bir baksana Nicky.
Comme Dutch et regarde toi, Nicky.
Tanrım. Kızım, kendine bir baksana.
Regarde-toi!
Kendine bir baksana. Kendi spatulana sahip olacak kadar büyüdün.
Regarde-toi, tu es une grande fille.
Kendine bir baksana sen...
Tu me rappelles...
Kendine bir baksana saçların ne güzel olmuş!
Regarde-toi! Tes cheveux!
Kendine bir baksana!
Waouh!
Kendine bir baksana. Giydiklerinde renk uyumu var mı? Pembe pabuçlar ve bu turuncu şey.
Regardez vous, un foulard avec des roses et une veste orange, vous êtes clown ou autre chose?
Kendine bir baksana. İki haftadır hiç uyumadın.
Tu n'as pas dormi depuis deux semaines.
Kendine bir baksana.
Regardez-vous.
Kendine bir baksana.
- Merci.
Kendine bir baksana!
Et toi!
Kendine bir baksana.
Regarde-toi un peu!
Baksana, neden kendine yiyecek bir şeyler hazırlamıyorsun? Bunu görmek isterim.
Prépare-toi le sandwich... je vais voir ce qu'ils font.
Kendine bir baksana.
Tu dois!
Bir baksana kendine.
- C'est vrai. Regarde-toi.
Buna ihtiyacı olan 100.000 kişi var. Kendine bir baksana.
Donnez moi ces clés.
Kendine bir baksana.
Et toi!
- Kendine bir baksana, ahmak.
A toi, crétin.
Kendine bir baksana dostum.
Tu t'es regardé mec?
Baksana, kendine bir köpek almışsın.
Ho regarde, tu t'es pris un chien.
Kendine bir iyilik et ve bu ilişkiyi bitir. Baksana Tom, her zamanki hâlin bu.
Peut-être pour nous, mais pour une tarée, c'est normal, ok?
Çalışmaya geri döneceği için, sinirli olması normal, başaramayabilir, kendine baksana, işe geri döneli bir gün bile olmadan, kuralları zorlamaya başladın.
C'est normal que tu sois nerveuse d'être de retour ici, d'échouer, mais tu n'es pas là depuis une journée et tu oublies déjà les règles.
Çünkü son derece sakin ve kendine güveniyor gözüküyorsun ve tasarladığın tüm bu şahane teknolojilere bir baksana.
Parce que vous semblez très calme et confiant, et en voyant l'incroyable technologie que vous avez conçue...
Kendine bir baksana.
Regarde-toi :
Bir aynada kendine baksana, lütfen...
S'il te plaît, regarde-toi dans le miroir.
Kendine bir baksana.
Tu t'es vu?
Yani, şuradaki köpeğe bir baksana. Sence, bu güneşin altında sahibinin yalnız kendine alacağı dondurmayı, sandalyeye bağlı bir şekilde beklemek, onun tercihi mi?
Regarde ce chien, tu crois qu'il a envie d'être attaché à cette chaise, sous la chaleur, en attendant que son maître mange sa glace?
kendine bir bak 207
kendine bir iyilik yap 32
kendine bir içki al 20
bir baksana 40
baksana 1623
baksana bana 20
baksana ona 16
baksana şuna 69
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine bir iyilik yap 32
kendine bir içki al 20
bir baksana 40
baksana 1623
baksana bana 20
baksana ona 16
baksana şuna 69
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendinize dikkat edin 70
kendi kendime 91
kendim 56
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisine 42
kendisini 27
kendimizi 18
kendine bak 91
kendini nasıl hissediyorsun 165
kendine hakim ol 112
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisine 42
kendisini 27
kendimizi 18
kendine bak 91
kendini nasıl hissediyorsun 165
kendine hakim ol 112