English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ N ] / Nasıl bir adam

Nasıl bir adam translate French

1,678 parallel translation
Ve bunu düşündüğünde, böyle zamanlar için nasıl bir adam hayal ediyorsun?
Quand tu y penses, quel type d'homme cherches-tu, cette fois?
Ayrıca nasıl bir adam eski karısının kefaletini ödemek istemez?
En plus, quel genre d'homme n'aide pas son ex-femme à réunir l'argent pour sa caution.
Nasıl bir adam ailesini terk eder, onu idrak etmeye çalışıyorum.
J'ai tenté de comprendre quel genre d'homme abandonne sa famille.
Ailen nasıl bir adam olduğunu biliyor mu?
Votre famille sait quel genre d'homme vous êtes?
Öyleyse nasıl bir adam o?
Quel sorte d'homme est-il?
Yani, biliyor musun, nasıl bir adam bunu yapar?
Quelle sorte d'homme fait ça?
Benim nasıl bir adam olduğumu düşünüyorsun Patty?
Mais, pour qui me prends-tu donc?
Nasıl bir adam?
- Comment ça, quelqu'un?
Nasıl bir adam birinin bisikletini çalar ki?
Quelle sorte de loser volerait le vélo d'un type?
Nasıl bir adam, karısını aldattığı kadına yalan söyler ki?
Quel genre d'homme irait mentir à la femme avec qui il trompe sa femme?
Nasıl bir adam karısını aldattığı kadına yalan söyleyebilir?
Quel genre d'homme irait mentir à la femme avec qui il trompe sa femme?
Bak nasıl bir adam sevmişsin.
Regarde l'homme que tu dis aimer.
Anna Gunden'ı, nasıl bir adam olduğunu kanıtlamak için mi öldürdün?
Tu as tué Anna Gunden pour te prouver que tu étais un homme?
Nasıl bir adam, başka bir adamın peşinde köpek gibi gezer?
Quel genre d'homme suit un autre homme comme un chien?
Bu adamı bir şey kutsayacak hale nasıl getireceğiz? Kafası yerinde bile değil.
Comment est-ce qu'on va le faire bénir quoi que ce soit?
Bu adam kendi ürünlerine nasıl bir pazar ortamı yaratacağını biliyor.
Cet homme sait encore comment créer un marché pour son produit.
Bunca yolu bana, amaçlarımızdaki farklılıklar....... ne olursa olsun, bu olumlu yönde... değişecek şeylerin içinde aynı taraftayız... demek için geliyorsunuz. Şimdi ise bir adam ölümden dönüp bize nasıl geldiğini göstermek istiyor ve siz ikiniz onu durdurmak istiyorsunuz.
Depuis le début, vous dites qu'on est du même côté, peu importe quelles sont nos différences, que nos objectifs sont les mêmes... pour que les choses changent, s'améliorent... maintenant un homme revient de la mort pour nous montrer comment y arriver, et vous voulez l'arrêter.
Orada ölü bir adam varken nasıl yemek yiyebiliyorsun?
Comment tu peux manger devant un cadavre?
Bu tip herifler bazen adam vurmadan önce bir süre arazi olurlar. Evdeki gözetleme sistemi nasıl devre dışı kalmış, öğrendik mi? Doğru.
Parfois, ce genre de types fait profil bas avant un meurtre.
Bir varsayım adamımızın nasıl öldüğü ve Kocaayak olmadığı hakkında.
Une hypothèse sur la façon dont est mort notre gars, et ce n'était pas un bigfoot.
Bir adam nasıl bu kadar gelişebilir ki?
Comment devient-on si gros?
Earl, nasıl olurda iç çamaşırlı bir adamı yanımızda taşıyoruz?
Au fait Earl, d'où vient ce gars en caleçon? Il était à l'arrière du camion, et a été accidentellement kidnappé.
Adam parmak eklemlerini yerden nasıl kaldıracağını öğrendiği bir kursta, yani korkarım benimle idare etmek zorunda kalacaksın.
Adam apprend comment ramasser sa main après s'être battu alors... Tu vas devoir te contenter de moi.
Ona adaylığının nasıl olup da kült kişiliğinin... önüne geçmeyeceğini sor çünkü... bir partiye üye olmamak kağıt üzerinde harika... ama ben Koca Adam'ın tarih derslerine inanan biri değilim.
Comment évitera-t-il que sa candidature ne tourne au culte de la personnalité? Le manque d'affiliation à un parti, c'est formidable en théorie. Mais je réfute l'école historique du "grand homme".
Zaten ölü bir adamı nasıl öldürebilirsiniz ki?
- Vous ne pouvez pas l'arrêter. Comment tuer une homme qui est déjà mort.
Ronald Wheeler adında bir adamı tanımıyorum, nasıl öldüğü konusunda da bir fikrim yok.
Je ne sais rien d'un type nommé Ronald Wheeler ni comment il est mort.
Molly bir adamı nasıl şımartacağını iyi biliyorsun.
Molly... arrêtez de ma gâter.
Hayatını bu şirkete bölge müdürü olarak adamış bir adamı layığıyla nasıl onurlandırabiliriz ondan bahsediyorduk Jan.
Eh bien on parle d'honorer comme il se doit la mémoire d'un homme qui a donné sa vie en tant que directeur régional de cette société, Jan!
Özür dilerim. Bir araya gelip bu adamı nasıl..... takip edeceğimizi konuşacağımızı düşünmüştüm.
Désolée, mais je pensais qu'on allait parler de comment garder un oeil sur ce type.
Evsiz bir adam güvenlikten, yerel polisten, otel personelinden geçip kapalı bir binaya nasıl girebilir?
Comment un sans-abri passe au travers des agents de sécurité, des flics, du personnel de l'hôtel, dans un bâtiment complètement verrouillé?
Patlayan bir adamı nasıl durdurabilirsin?
Comment arrêter une bombe humaine?
Beni sevecek bir adamı nasıl bulacağım?
Comment vais-je trouver un homme pour m'aimer?
Bunu nasıl bildiğimi sormayın ama bir adam bugün 1 : 00 den 5 : 00'e kadar şehirdeki tüm yargıçları rehin alacak.
Je peux vous poser une question? Ne me demandez pas comment je sais ça, mais un gars va prendre en otage tous les juges du comté, aujourd'hui, entre 13 et 17h.
Ve senin acı dolu hikayeni dinlemek istemiyorum çünkü o adamın nasıl bir ortama geri döndüğünü bilmiyorsun.
Et je ne veux pas entendre ton histoire pathétique car tu ne sais pas d'où revient cet homme.
Ama anlamıyorum yıldızın bir Amerikan olması gerekiyorsa o zaman nasıl oluyor da tüm konuşmayı yapan şu ingiliz adam oluyor.
Mais je ne comprend pas, si l'idole est supposé être américain, alors pourquoi c'est un anglais qui parle toujours.
Sonra sizi düşündüm. 30 yaşında bir kadın nasıl böyle birden, kolayca adam öldürür.
puis à vous et je me suis demandé comment une femme âgée de 30 ans pouvait tuer si facilement, sur un coup de tête?
Ne kadar havalı bir alet olduğunu size göstereyim. Adam bana nasıl çalıştıracağımı gösterdi.
Regardez c'est facile, le gars m'a montré comment la démarrer.
Kendi kızıma, benim yaptığım bir şeyden ötürü bu adamın özgür olduğunu nasıl söyleyeceğim?
Je veux dire, comment je dis... à ma propre fille qu'à cause de ce que j'ai fait, il va être libéré?
Nasıl bir hastalıklı adam başkasının bornozu altına don giymez ki?
Vas-y. Quel genre de malade se met nu dans le peignoir d'un autre homme?
Nasıl kaçabileceğimizi bilmiyorum, ama işe yaramaz bir şeyler duymak isterseniz, adamınız benim.
Je suis nul pour les évasions, mais si tu veux une liste des choses à ne pas faire, je suis ton homme.
Ve bir adamın asıl değeri,... en zor zamanlarda nasıl davrandığıyla ölçülür.
Et la vraie capacité d'un Homme est cachée au plus profond de lui.
Ama Karl'ın nasıl biri olduğu açıkça ortaya çıktı.. metresi için savaşacak kadar nezaketi olmayan bir adam!
Mais maintenant c'est clair que c'est le genre de mec... le mec qui n'a pas la décence de se battre pour sa propre maîtresse.
"Tatlım, kadına benzeyen biriyle kamyoncuların takıldığı bir barda" "macera yaşamış ve gazetelere manşet olmuş bir adamın sevgilisi olmak nasıl bir his?"
"Ma chérie, qu'est-ce que tu dirais si tu étais la petite amie d'un homme qui est sur le point d'être dans tous les potins pour avoir été sucé par un travelo dans une station essence?"
Olive Snook, Lily ve Vivian'ı kabuklarından nasıl çıkaracağını düşünürken,... Turtacı en kötü ihtimalleri düşünüyordu. Bunlar hem Becky Caden'ın bulmak için onları tuttuğu azgın bir hava korsanı için,... hem de Chuck ve turtacının kapamayacağı bir şekilde onu kapan adam içindi.
Pendant qu'Olive Snooke songeait à un moyen de sortir Lily et Vivian de leur routine, le pâtissier songeait aux pires scénarios, non seulement pour le pirate de l'air, que Becky Caden lui avait demandé de retrouver,
- Nasıl? Bu adam sadece bir gece ünlü biriyle takılmak istiyor..
- Le mec veut juste passer une soirée avec une grosse célébrité.
Yani bana açıklaman gerekecek. Ölü bir adam, enfeksiyon belirtisi olmadan New York'ta nasıl geziyor?
Alors... vous allez devoir m'expliquer, comment un homme mort marche dans New-York sans aucun signe d'infection?
- Harold nasıl bir çocuktu? - Bu adam mı?
- Comment était le petit Harold?
Eee, ölü bir adam için insan avını nasıl başlatacaksın?
Alors, comment allez-vous traquer un mort?
Bir adamın işlemediği bir suçtan yargılanmasına nasıl göz yumuyorsun?
Comment peut-on laisser un innocent être accusé d'un crime et ne rien faire?
Oturduğun binanın hemen önünde bir cesede rastlıyorsun ve nasıl oluyorsa bu adamın sana tecavüz etmek suçundan beraat ettiği ortaya çıkıyor.
Vous tombez sur un corps en bas de votre appartement, qui s'avère être celui du même homme qui a été récemment acquitté pour vous avoir violée?
Bu büyüklükte bir adam nasıl bu kadar enerji dolu olur?
Comment un mec si gros peut-il être aussi endurant?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]