Bir şeyi açıklığa kavuşturalım translate Portuguese
160 parallel translation
Daha fazla ilerlemeden bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Ele gosta lidar com isso.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım, Younger. Abbie asla burada içki içmedi.
Younger Miles, Abbie nunca tomou qualquer bebida aqui.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vejam se percebem bem, todos vocês.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım Dave. İşlerinde yardımcı olabileceksem kapımız her zaman açıktır dedim.
Disse-te que se fosse para te ajudar no teu trabalho, a porta estaria sempre aberta.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
- Fred, larga-me. Vamos esclarecer uma coisa.
- Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
- Vamos lá a esclarecer uma coisa.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım, dostum.
Bem, vamos lá entender aqui uma coisa, meu amigo.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos esclarecer uma coisa.
Gitmeden önce bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Antes de sair quero uma coisa bem esclarecida.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Agora estamos isolados do mundo.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım. Beni, nasıl desem, araştırmanızın tek sebebi bu muydu?
É só por essa razão que me têm investigado, digamos assim?
Bak, bir şeyi açıklığa kavuşturalım!
Olhe, Sua Magnificência, vamos esclarecer uma coisa!
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım, Cappalino, şu an aynı gemideyiz, doğru mu?
Para que fique bem claro, estamos no mesmo barco, certo?
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Deixe-me ver se percebi.
Tanrı aşkına çocuklar, bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Quero deixar uma coisa bem claro.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos lá esclarecer uma coisa.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Diga-me uma coisa.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım, tamam mı?
Vamos esclarecer uma coisa, está bem?
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım, Wayne.
Vou ser directa, Wayne.
Adam, bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Deixa-me ver se percebo, Adam.
İyi. Ama bir şeyi açıklığa kavuşturalım. Oraya seninle sevişmek için gelmedim.
Mas vamos só esclarecer uma coisa. eu não fui a tua casa para fazer amor contigo.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım prenses.
Que as coisas fiquem claras entre nós, princesa.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Muito bem, vamos esclarecer uma coisa.
Bak, bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Olhe, vamos esclarecer uma coisa.
Ve bir şeyi açıklığa kavuşturalım : Bana tolerans göstereceksin! Kabulleneceksin ve anlayış göstereceksin!
e quero que, de uma vez por todas, o tolere, aceite e entendas.
Fakat ilk önce bir şeyi açıklığa kavuşturalım. Ölüm cezası istiyorum.
Mas vamos deixar algo claro agora mesmo : eu quero a pena de morte.
Şimdi bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos esclarecer uma coisa.
Tamam mı? Şimdi bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos esclarecer uma coisa...
Şimdi, bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos esclarecer uma coisa.
Bak bir şeyi açıklığa kavuşturalım,
Vamos lá ver se percebo.
Dukat, bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Não, Dukat, vamos esclarecer uma coisa.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos deixar algo bem claro.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos lá esclarecer isto.
Tamam, sizi toprak solucanları. Bir şeyi açıklığa kavuşturalım : Burada size ananız bile yardım edemez.
Muito bem, seus bebés, vamos esclarecer uma coisa, as vossas mães não estão aqui para vos ajudar.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım Albay.
Veja se entende uma coisa, Coronel.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
- Oh, meu Deus. - Vamos lá agora a coisas sérias pessoal.
Bak Alan, bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Alan, tenho de esclarecer isto, esta bem?
- Bir şeyi açıklığa kavuşturalım. - Burada, hemen.
Vim esclarecer algo consigo e já.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos já esclarecer isto.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Deixa-me ver se percebo uma coisa.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım :
Uma coisa é certa, meus senhores ;
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım,... Ben tesisden kaçmadım.
E para deixá-lo claro, eu não escapei da instalação.
Tamam, bir şeyi açıklığa kavuşturalım. Biz yaşlı değiliz. Sadece bir sebepten dolayı şu an da senden büyüğüz.
Vamos pôr os pontos nos "i" s. Nós não estamos velhas, só somos mais velhas do que tu agora, por uma razão qualquer.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Tenho de esclarecer isto.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım, Shelley.
Quero deixar uma coisa bem clara :
Bak, bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Vamos deixar uma coisa clara.
Bir şeyi iyice açıklığa kavuşturalım, bence onun hiçbir yardıma ihtiyacı yok.
Quero deixar bem claro que não acho que ele precise de ajuda.
Bir şeyi açıklığa kavuşturalım.
Deixe ver se percebi...
Bir şeyi iyice bir açıklığa kavuşturalım küçük adam.
Vamos esclarecer uma coisa, homenzinho.
Bir iki şeyi açıklığa kavuşturalım..
A forma mais rápida é pavonear-se como o playboy do Mundo Ocidental. Vamos esclarecer algumas coisas.
- Bir şeyi daha açıklığa kavuşturalım.
- Vamos esclarecer outra coisa.
bir şeyim yok 220
bir şeyi unuttun 16
bir şeyin yok 95
bir şeyi yok 169
bir şeyin yok ya 29
bir şeyin var mı 19
bir şeyi bilmeni istiyorum 21
bir şeyi unutuyorsun 20
bir şeyi unutmuyor musun 16
bir şey değil 1063
bir şeyi unuttun 16
bir şeyin yok 95
bir şeyi yok 169
bir şeyin yok ya 29
bir şeyin var mı 19
bir şeyi bilmeni istiyorum 21
bir şeyi unutuyorsun 20
bir şeyi unutmuyor musun 16
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir sabah 32
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir sabah 32
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir sorun mu var 1028
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir saat sonra 47
bir şey oldu 106
bir saniye 1866
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir saat sonra 47
bir şey oldu 106
bir saniye 1866
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69