Keyfini çıkar translate Portuguese
1,275 parallel translation
Gilligan ise başarısının keyfini çıkarıyordur.
E Gilligan cumpre o seu destino.
Bu gecenin keyfini çıkar, çünkü buradan gideceksin.
Deixa-me ajudar-te nisso, filho. Diverte-te hoje, porque depois vais embora.
Bu gecenin keyfini çıkar, çünkü buradan gideceksin.
Diverte-te hoje, porque depois vais embora.
Tobias, tıp belgesini geri alma görevi parasıyla Carl Weathers'tan aldığı ilk oyunculuk dersinin keyfini çıkarıyordu.
Incumbido de renovar a licença médica, Tobias gozava a sua primeira aula de representação com o Carl Weathers.
Emekliliğinin keyfini çıkar, Bob.
Aprecia a tua reforma, Bob.
Keyfini çıkarın.
Desfruta.
- Eric, keyfini çıkar, düzelir.
- Eric, vai correr tudo bem. Diverte-te.
Keyfini çıkar!
Aproveita!
İşte o zaman kene taşıyıcıya yapışır. Kıskacını cilde geçirir ve kanlı yemeğinin keyfini çıkarır.
... é quando a carraça se agarra ao seu hospedeiro, ferra o hipostoma na pele e regala-se com a sua próxima refeição de sangue.
Acı ve ızdırabın keyfini çıkar o zaman.
Goza a dor e o sofrimento.
Ve çocuklar... umarım özel konserinizin keyfini çıkarırsınız.
E vocês, espero que gostem do concerto privado.
Keyfini çıkar, Jimmy.
Aprecia a festa, Jimmy.
Keyfini çıkar.
Aprecia.
Rahatla ve ateşli çikolata rengi aşkın keyfini çıkar.
Calma e aprecia algum amor escurinho.
Kafası karışmış olarak ama Neena'yı tam kıvamında öpmenin keyfini çıkarırken, zor kararlar verdiğinizde, güzel şeylerin ortaya çıkabileceğini düşündüm.
Enquanto estava ali confuso, mas a saborear o beijo longo da Neena, mesmo com a quantidade certa de língua, pensei que quando tomamos decisões difíceis, podem acontecer coisas boas.
Keyfini çıkarın.
Bem, "mazeltovs" para todos.
Günün keyfini çıkarıyorum.
A desfrutar do dia.
- Yeni formaların keyfini çıkarın.
- Apreciem os novos uniformes.
Keyfini çıkarın Bay Petraglia.
Boa estada, Sr. Petraglia.
- Keyfini çıkarın kızlar.
- Bom proveito, meninas.
Hamur toplarının keyfini çıkar.
Desfruta dessas bolinhas de alho.
Sen de keyfini çıkarırsın.
Poderás divertir-te.
Ya da daha iyisi, keyfini çıkar.
Ou melhor ainda, aproveita.
Evet çocuklar, keyfini çıkarın
Um bom jogo, rapazes. Disfrutem-no.
Keyfini çıkar.
Aproveite!
Pekâlâ, keyfini çıkar.
Okay, Bally, aproveite!
Keyfini çıkar. Bu bir daha olmayacak.
Pois desfruta!
Keyfini çıkar, onu kucakla, ondan kurtul... ve yoluna devam et.
Goza-a, abraça-a, livra-te dela... e segue em frente.
İç, keyfini çıkar.
Bebam, divirtam-se.
Partinin keyfini çıkar, Bruce.
Diverte-te na tua festa, Bruce.
Ve keyfini çıkarın.
E divirtam-se também.
Annem de onu, konuşmayarak cezalandırırdı, sen de öyle yaptın sanki babam derdi ki, üzgünmüş gibi yapıp, sessizliğin keyfini çıkarıyor
Castigava-o com o silêncio. Sabe o que ele me dizia? "Finja que está triste e aproveite o silêncio".
Soru sormayı bırak da keyfini çıkar.
Deixa de questionar e aprecia.
Süresiz hastalık iznindesin. Keyfini çıkar.
Estás de baixa indefinidamente.
Keyfini çıkarın!
Divirtam-se!
Bela geldiğinde Cuma gecesinin keyfini çıkarıyordum.
Verão, os problemas começaram... TERÇA-FEIRA quando minha tipa Terça-feira quis o lugar de Sexta-feira. TERÇA-FEIRA
Kodesin keyfini çıkar, seni geri zekalı serseri!
Ouça, Boo, sou Missy.
- Teknikleri öğrenmeye bak. - Keyfini çıkar, dostum.
- Aprende as técnicas.
İlk boş gününün keyfini çıkar. Yarın gel de Yol senin için ne yapar bir gör.
Aproveita o teu primeiro dia de folga... depois vem até cá amanhã e vê o que a Pathway faz por ti.
Şansın varken, keyfini çıkar.
- Percebes o que digo? - Goza enquanto dura.
- Çok naziksiniz. - Keyfini çıkarın.
- É muito simpática.
Maçın keyfini çıkar, tamam mı?
Aproveita o resto do jogo?
Fakat geri kalan zamanında Clara her saniyenin keyfini çıkar.
Permita-me dizê-lo, senhor, mas parece-me nervoso. - Alguém o está a ameaçar? - Estou aqui sozinho.
Maçın keyfini çıkarın.
Divirtam-se no jogo.
Gecenin keyfini çıkarıyorum.
Desfrutar a noite.
Öyle onun yoldaşlık ve pişirme keyfini çıkarın.
Gosto muito da sua companhia e dos seus cozinhados.
Keyfini çıkarın.
Por favor, aproveitem.
Ama kalmak istiyorsan ve böyle bir şeyin bir daha asla olmayacağına söz verirsen, o zaman lütfen ilk anahtar olarak hayatın keyfini çıkar.
Mas se quiseres ficar e puderes prometer-me que nada assim irá acontecer novamente, então por favor aprecia a tua vida como uma primeira chave.
Dinlenme odamızın keyfini mi çıkarıyorsun, House?
Gosta da nossa sala, House?
Kızının keyfini çıkar. Bana bir dilim ısmarlayacak mısın?
- Pagas-me alguma coisa?
Kodesin keyfini çıkar, seni geri zekalı serseri!
Avisarei o Salaam. Estou que será feliz.
keyfini çıkarın 21
çıkar 159
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar ağzındaki baklayı 23
çıkar 159
çıkarın 68
çıkart 35
çıkardım 26
çıkartın 17
çıkarın beni 132
çıkaramıyorum 22
çıkar beni 102
çıkar ağzındaki baklayı 23
çıkar onları 25
çıkar şunu 136
çıkarın onu buradan 84
çıkar baklayı 18
çıkarın onları 26
çıkar onu 100
çıkarın beni buradan 119
çıkart onu 22
çıkar beni buradan 115
çıkar bizi buradan 32
çıkar şunu 136
çıkarın onu buradan 84
çıkar baklayı 18
çıkarın onları 26
çıkar onu 100
çıkarın beni buradan 119
çıkart onu 22
çıkar beni buradan 115
çıkar bizi buradan 32