English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ N ] / Ne yaptığını biliyorsun

Ne yaptığını biliyorsun translate Portuguese

296 parallel translation
Kızıyordum ama şimdi görüyorum ki ne yaptığını biliyorsun.
Vejo agora que sempre soube o que fazia.
Şanslıyım ki sen ne yaptığını biliyorsun.
Confie em mim!
Ne mi yaptı? Ne yaptığını biliyorsun.
Sabe o que é que ele me fez?
Sanırım ne yaptığını biliyorsun.
Tu lá sabes o que fazes.
Burada ne yaptığını biliyorsun.
Sabes, claro, o que fizeste aqui.
Kudnov'un ne yaptığını biliyorsun, değil mi?
Você sabe o que Kudnov está fazendo, não é?
Eminim ne yaptığını biliyorsun.
oxalá saibas o que vais fazer.
Sanırım ne yaptığını biliyorsun.
Já sabem o que têm a fazer.
Geçen sefer onun fasulyeler ile ne yaptığını biliyorsun ama biz göremedik.
Sabe bem o que ela fez aos feijões da última vez que não aparecemos.
Sen ne yaptığını biliyorsun, değil mi?
Sabes o que estás a fazer, não sabes?
Ne yaptığını biliyorsun... ve diğerlerinin de ne yaptığını.
Sabe bem o que fez e o que outros fizeram.
Ne yaptığını biliyorsun.
Sabes o que ele fez.
Ne yaptığını biliyorsun, Kevin?
Sabes que mais, Kevin? Tu deste um sentido à minha vida.
Billy, umarım ne yaptığını biliyorsun.
Billy, espero que saibas o que estás a fazer.
Sanırım ne yaptığını biliyorsun.
Deves saber o que estás a fazer.
Ne yaptığını biliyorsun, değil mi?
Sabe o que está fazendo, não sabe?
Ne yaptığını biliyorsun.
Bem sabes o que fizeste.
Ne yaptığını biliyorsun.
Tu sabes.
- Ne yaptığını biliyorsun.
- Sabes o que fizeste.
Ne yaptığını biliyorsun yani? Bilmene sevindim.
Você tem idéia?
Ne yaptığını biliyorsun sanıyorum, Poirot.
Espero que saiba o que está a fazer, Poirot.
Ne yaptığını biliyorsun değil mi?
Sabes o que estás a fazer?
Ne yaptığını biliyorsun değil mi?
Sabes o que estás a fazer, certo?
Ne yaptığını biliyorsun, değil mi?
Sabes o que estás a fazer, não sabes?
- Ne yaptığını biliyorsun.
- Tu sabes o que fizeste.
Ne yaptığını biliyorsun, değil mi?
Sabe o que está a fazer?
Ne yaptığını biliyorsun, Muntz.
Sabes bem o que fizeste, Muntz.
Bayan Brummel'in duşlarda ne yaptığını biliyorsun.
Viste o que aconteceu à Brummell no duche.
Ne yaptığını biliyorsun.
Sabes o que fizeste.
Ne yaptığını biliyorsun.
Tu lá sabes...
Ne yaptığını biliyorsun değil mi?
Sabe o que fez, não sabe?
Ne yaptığını biliyorsun. Hislerini dinle.
Você sabe o que deve fazer.
Evet ama sen ne yaptığını biliyorsun.
Sim, mas tu sabes o que fizeste.
Bence sen ne yaptığını biliyorsun.
Não acredito que não saiba o que lhe está a fazer.
- Ne yaptığını biliyorsun, değil mi?
- Sabes o que estás a fazer?
Ne yaptığını çok iyi biliyorsun.
Sabes muito bem.
- Ne yaptığınızı biliyorsun! - Ama ben bundan şüpheliyim.
- Você sabe o que fez.
Ve Leonardo'nun yaptığını ne biliyorsun?
Como é que sabes que foi pintada por Leonardo?
Dan, yaptığın her şey için ne kadar minnettar olduğumu biliyorsun.
Dan, sabes que te estou grata por tudo o que fizeste.
Edgar'ın hepimizi ne kadar çok sevdiğini ve bizim için neler yaptığını biliyorsun.
Você sabe que Edgar gosta muito de nós... e cuida muito bem de nós.
Brad Majors'ın burada ne yaptığını çok iyi biliyorsun...
Sabe perfeitamente bem o que Brad Majors está aqui a fazer.
Biliyorsun... Sana ne yaptığını hiç sormadım.
Sabes, nunca te perguntei o que é que fazes.
Quawi'nin yaptığını ne biliyorsun?
Como sabes se foi o tal Quawi?
Meleğim, seni sevmediğimi sanma, fakat ne yaptığını çok iyi biliyorsun.
Não penses que não te amo, meu anjo, mas sabes bem o que fizeste.
- Ne yaptığını iyi biliyorsun.
Sabe muito bem o que fez.
Ne yaptığını kesinlikle biliyorsun ve bunca zamandır...
Tu sabes exactamente o que estás a fazer... e o tempo todo...
Konuşmama izin veriyorsun, çünkü kendi ağzımdan çıkanları duymamın yeterli bir ceza olduğunu biliyorsun. Ne yaptığını biliyorum! Aman Tanrım!
Estou?
Ne yaptığını çok iyi biliyorsun.
Sabes bem o que fizeste.
Biliyorsun Finn.. .... yaptığın şeyin beni.. .... ne kadar mutlu ettiğini bilemezsin
Nem sabes como fico feliz por ver como a vida te corre bem.
Biliyorsun, ne yaptığını bilmiyorum.
Você sabe, eu não sei o que você está fazendo.
Onun ne yaptığını sen biliyorsun.
Você sabe muito bem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]