English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ R ] / Rahat durun

Rahat durun translate Portuguese

60 parallel translation
Rahat durun Bay Brewster. Halalarımın sevimli, yaşlı hanımlar olduğunu sanıyorsunuz, değil mi?
Pensa que as minhas tias são boas pessoas.
Rahat durun.
E tu, deixa lá isso.
- Şuna bir şey söyle. - Rahat durun.
- Sr. Bradley, peça que se afaste.
Siz ikiniz rahat durun.
- Melhor assim. - Comportem-se.
Rahat durun, beyler.
Calma, rapazes.
Ağzınızı açın ve rahat durun, bayan.
Hoje, caso a minha filha. Só a atendi para lhe agradar. Agradar?
Rahat durun yoksa otobüsü durduracağım.
Fiquem quietos aí atrás!
Rahat durun!
Estejam quietos!
Rahat durun, adi herifler.
Estejam quietos, seus estúpidos.
Pekala. Rahat durun.
Muito bem.
Rahat durun da üzerinizi değiştireyim.
Frankie, não consigo fazer isto.
Rahat durun.
Quieto, quieto, quieto.
Rahat durun.
Quieto, quieto, quieto. Quieto, quieto, quieto.
Orada rahat durun!
Acalmem-se aí atrás!
Yavaş olun bayan, rahat durun.
Calma, senhora, relaxe.
Sadece rahat durun.
Só fique quieto, homem.
Rahat durun.
Merda.
Biraz rahat durun. Lynette ekonomi sayfasını okurken Gabrielle sonbahar koleksiyonlarını incelerken ve Bree dekorasyon seçeneklerini araştırırken Susan'ın gözü baş sayfada gördüğü bir şeye takıldı.
Dêem-me um segundo... e enquanto a Lynette lia a sessão de negócios, e a Gabrielle estudava as coleções de outono e Bree procurava as ideias de decoração
Rahat durun.
Fácil agora.
Christina ve August, Rahat durun, olur mu?
Christina e August, Relaxem, certo?
İkiniz rahat durun.
Vamos acalmar!
Rahat durun!
Esvazia os bolsos!
Siz de biraz rahat durun.
Calma aí, vocês dois.
Rahat durun titreyen ellerim, bir sonraki durağınızı bilseniz kim bilir nasıl titrersiniz.
Sosseguem, mãos trémulas. Como tremeriam se soubessem para onde as levarei agora.
Sadece rahat durun tamam mı?
Ponham-se à vontade, sim?
Lütfen rahat durun Bayan Creed.
Fique quieta, menina Creed.
Rahat durun, çocuklar.
Calma, rapazes.
- Rahat durun yoksa dayağı yiyeceksiniz.
Parem, ou ela bate-vos.
Rahat durun, şahlanan t.şaklarım.
Agora, até as minhas bolas batem.
Rahat durun bakayım!
Certo, afastem-se.
Rahat durun.
Párem de empurrar.
Yaramaz çocuklar, rahat durun.
Bons rapazes, acalmem-se!
Rahat durun, Teğmen.
Afaste-se, Tenente.
Lütfen rahat durun. Ve şuraya geçin. Oraya, kenara geçin.
Por favor pára e vai para ali, fora do caminho.
Lütfen rahat durun.
- Tenha calma, por favor.
Rahat durun.
Miúdas, chiu!
- Rahat durun, çocuklar.
Então. Acalmem-se, rapazes.
Çocuklar, rahat durun.
- Crianças, comportem-se.
Bir an olsun rahat durun be!
Poupem-me.
Pekâlâ sessizlik, rahat durun.
Silêncio agora, fiquem todos quietos.
Rahat durun.
E deixem-se de confusões.
Rahat durun!
Fique parado!
Mr. Brown, Rahat durun.
Sr. Brown, relaxe.
Rahat durun be!
- Vê se não me enche!
Durun! Milhouse'ı rahat bırakın!
A lei é um nojo.
- Yaşasın... Rahat durun.
Bonito menino.
Nasıl rahat ediyorsanız öyle durun.
Ponha-se à vontade.
Durun! Program, Senatör'ün taktikleri ve oyunları yüzünden ortaya çıkan sorunların uzaklaşmasını ve kendilerini rahat bırakmasını dileyenlerin itham edilmesinden başka bir şey değildi.
O programa não foi mais que uma denúncia daqueles que desejam que os problemas apresentados pelas tácticas e os teatros do senador desapareçam e deixem-nos em paz.
Durun! Rahat bırakın beni! Hayır!
Rápido, Quagmire, dá-me o teu iPod.
- Rahat durun!
- Fiquem calmos!
Rahat bir yerde, rahat bir pozisyonda durun.
Procura um sítio confortável, numa posição de descanso.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]