English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Ama bilirsin

Ama bilirsin translate Russian

1,378 parallel translation
Ama bilirsin, hayat bu.
Но, знаешь, это жизнь.
Demek istediğin, oğlumun ilk Cadıla Bayramı'nı kaçırdım ve kalbim göğsümün içinde sızlıyor, ama bilirsin, bu hiçbir şey ifade etmez.
То есть, я пропустила первый Хэллоуин моего сына И у меня сердце ноет в груди, но понимаешь, это ничего не значит.
Hey, Richard bu gecenin ne ile ilgili olduğunu söylemelisin bize. Aptalca davrandın, eğlendin, ama bilirsin, endişelenmeye başladık. Beyefendiler gecesi nedir?
Ричард вы обещали нам что сегодня будет вечер мы ждем когда он начнется и что такое джентельменский вечер?
Ben iyiydim ve mutlu hissediyordum ama bilirsin, böylesi daha iyi.
Странно это всё. Просто всё как-то слишком хорошо, мы _ слишком счастливы. Всё _ слишком хорошо.
Lohan gibi ünlü değil ama bilirsin işte.
Не такие знаменитые, как Лохан, но, знаешь...
Ama bilirsin yazı bazlı oyunlar pek kızlarla oynanan türden oyunlar değildir.
Но все же, знаешь, такие компьютерные игры не впечатляют девчонок.
Fazla bir şey sayılmaz ama bilirsin...
Это, конечно, не дворец, но все равно...
- Şimdi bak bilirsin, bu herifleri ipe dizmekten daha iyi bir şey yapılmayacağını biliyorum ama bunun yolu kendi başımıza yapmamız değil.
- Слушай, ты сам знаешь, что я бы тоже хотел повесить тех, кто это сделал, но так дела не делаются.
Hey, bilirsin, birisi Almanca konuştuğunda bunun Almanca olduğunu anlarsın ; ... ama bu senin Almanca bildiğin anlamına gelmez değil mi?
Слушай, можно понять, что кто-то говорит по-немецки, но это же на значит, что ты знаешь немецкий, ясно?
Bilirsin, hiç mango görmedim ama Tang'im var.
А как же манго? Знаешь, я в жизни не видел манго.
Salakça, ama ben hep şöyle düşünürüm... sanki, bilirsin, beyaz ışık ve tüm bunlar.
Глупо, но мне всегда так казалось... Ну типа, белый свет, и все такое.
Ama burada bu konuda konuşamam çünkü Craig'in, pozisyonu... bilirsin...
Но я не могу говорить об этом здесь, из-за... ну, понимаете, должности Крейга.
Bilirsin, olanağım varsa hep yardım ederim ben. Ama inan ki bu aralar bende de yok.
Ты же знаешь, что я всегда помогаю, когда у меня есть возможность но сейчас ее, честно, нет.
Ama problemin Taylor olabileceğini düşündüm. Bilirsin, çünkü o biraz garip olabiliyor.
Теперь я думаю, может проблема в Тейлор, может она немного странная.
Ama burada, ben, öyle değilim. Bilirsin, burada, ben - Sadece...
И... я здесь.. просто...
Porno içermediğine oldukça eminiz, ama, bilirsin, emin olmak istiyoruz.
Мы почти уверены что это не порно но вы знаете.мы хотим быть уверенными.
Ama, bilirsin, daha iyisi.
Только, ты понимаешь, лучше.
Kathy dün gece eve gelmedi. Ve, bilirsin, onu suçlamıyorum, ama bu çok...
и вы знаете, € не виню еЄ..
Ama onun, bilirsin, güvenebileceğim biri olduğunu hissediyorum.
Но я чувствую, что он - тот, ну понимаешь, на кого я могу положиться
peki.ismimi bugünden itibaren değiştirebilirim ama... bilirsin... annem ne der?
Я мог бы сменить свое имя сегодня, но... ты знаешь... что скажет мама?
bilirsin Mukesh, hergün elime 4-5 senaryo geçiyor, hepsini reddediyorum, ama "Om Shanti Om", çok iyi, duygusu var, drama, aksiyon-romans, tam bir başarı patlaması olacağına eminim Mukesh!
Ты знаешь, Мухеш, мне предлагают 4 или 5 рукописей ежедневно, я отвергаю их все, но "Ом Шанти Ом" это круто, есть эмоции, драма, действие – роман, я уверен, что это будет блокбастер, Мухеш!
Tanrım, sen daha iyi bilirsin ama neden aldın onu benden?
Господи, мудрость твоя бесконечна, как ты мог допустить такое?
" Ama sen beni bilirsin,
Но ты меня знаешь.
Bilirsin hiçbir şey için değil ama yağlarım vardı.
Знаешь, к слову, у меня есть ароматические масла.
Öyle eski kafalı olmak istemem ama şirket, arabayı kimseye kullandırmamak için bilirsin, bu anca inek arabası olur.
Не хочу быть старомодным. Но компания хочет что бы лишь работники, нерды водили Нёрд-Хёрд-мобили Это своего рода...
Bilirsin, harika değil ama fena da değil.
Ты знаешь, не круто, но я думаю все-таки хорошо.
Önemli değildir ama nasıldır bilirsin.
Вероятно, никаких особых проблем. Ты же знаешь, как бывает.
Maureen'i bilirsin, acımasızdır. Ama, siz eğlenmenize bakın.
А вы двое - веселитесь, конечно.
Bilirsin, ayrılabilirdi, ama Coraline uyuşturucu bağımlılığı gibidir.
Сорваться с крючка. Но Коралина - это как наркотик.
Francine, bilirsin bayanlarla birkite olmayı çok severim, ama bunu sonraya bırakacağım.
Франсин, ты же знаешь, как мне интересно с женщинами, но сейчас я должен взять отсрочку.
Hayır ama Mac'i bilirsin. Aradığı şeyi bulmadan uçağa binmeyecektir.
Нет, но ты же знаешь Мака, он не сядет в самолет пока не получит ответы.
Ama bu işleri bilirsin.
Но ты действительно... разбираешься во всем этом.
Ama sen daha iyi bilirsin.
Но вам лучше знать.
Bilirsin ya, topu topu bir kaç gün kaybederiz, ne olmuş yani? Hadi ama!
пошли!
Onlara koca bir çiftlik almak için biraz çabalayada bilirsin hatta. Demek istediğim, ama Jun Woo...
Мне придется вернуться во Вьетнам, да?
Evet, ama Ne-Olduğunu-Bilirsin'i korumak en önemli...
Да, но охрана Сами-Знаете-Чего - это самое важное...
Sen kimseye güvenmezsin, değil mi? Ama herkes düşmanın değildir, bilirsin.
Не все кругом враги, понимаешь?
Ama Shrek'in nasıl olduğunu bilirsin.
Но ты же знаешь Шрэка.
Haydi ama, Fiona. Nasıl olduğunu bilirsin.
Да ладно, Фиона, ты же знаешь, как это бывает.
Sanki şey gibi değildi, herneyse ama bu kesinlikle gösteriyor ki, o olabilir, bilirsin- -
Мне это как-то... Ну да ладно. Хотя, по-моему, это явный признак, что он того...
Bilirsin, şiddet sevmem ama onları yere yapıştırıp boğazlarının üstünden patenle geçmek isterdim.
Ты знаешь, я не жестока, но мне бы хотелось переехать им коньками горло.
Ama derin ise... Bilirsin...
Но зато, если он глубокий... ты знаешь...
Biliyorsun, diğer kadınlarla bir çok... ilişkiye- - beni bilirsin, bir çok ilişkiye girdim- - ama hiçbirisi senin gibi olmadı.
Знаешь, среди всех остальных женщин, которым я засовывал свою кость... а ты меня знаешь, кость я засовывал многим.. никогда не было такой, как ты.
İşine karışmayı hiç sevmem, bilirsin ama geçmişte benim de Jason gibi sorumluluk sahibi bir erkekle baban arasında bir seçim yapmam gerekmişti ve hala bunun...
Милли, ты знаешь - я не люблю лезть в чужие дела, но Однажды я так же стояла перед выбором - Между
Öyle bir duruma düşersin ki, vazgeçmen gerektiğini bilirsin ama vazgeçemezsin.
Ты ставишь себя в такое положение когда сам понимаешь, что должен уйти, и не можешь
Ama, bilirsin işte, bir hikâyesi var.
Но знаешь, она попала в одну историю.
Bilirsin, daha kesin değil, bilirsin ama içeriye girip bir şey almak zorunda kalabilirlermiş test için, böylece bir şey olmadığına emin olmak için.
И это... знаешь, еще не наверняка, ты знаешь, пока... но им, возможно, придется взять что-то из... и протестировать, и убедиться что это не, сам знаешь что.
- Ama, bilirsin, hallederiz.
- Но, ты знаешь, мы справимся.
Ama nasıldır bilirsin.
Но ты знаешь ее.
Bunu gerçekten yapmak istiyorum, ama... bunu özel yapmalıyız, bilirsin?
Я действительно хочу этого, но... мы должны сделать это по-особенному, понимаешь?
Ama sana bir seçenek sunmadığımı söyleyemezsin, Ama sen, bilirsin işte, asla kolay olanı seçmezsin... Seni tanıdığım için zaten...
Нельзя сказать, что я не оставил тебе выбора, но ты, знаешь, ты никогда не выбираешь легкого пути, ты... я заметил это за тобой...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]