Ama bunu translate Russian
22,214 parallel translation
Ama bunu tek başına yapamaz.
Но одна она бы не смогла.
Ama bunu fazla mantıklı düşünüyorsun.
Но ты перебарщиваешь с логикой.
Nasıl yapacaktı bilmiyorum, ama bunu hissedebiliyordum.
Не знаю как, но это можно почувствовать.
Çok fena sıçtım ama bunu sana ve çocuklara telafi edeceğim.
Серьёзно облажалась, но я хочу загладить свою вину перед тобой и детьми.
Birine benziyorsun ama bunu yapamam.
Короче, ты парень, но я не могу.
- Ama bunu yaptın.
- Это ты сделал.
33 rahibesinden biri tarafından öldürülecekti ama bunu yapanın kim olduğunu göremedi.
Её убила одна из 33 верховных жриц, хоть она и не увидела, какая именно.
Ama bunu kabul edemem.
Но я не могу его принять.
Sonuncusu ise bir polis memuru. Ayrıca kızını da öldürmek istemiştim,... ama bunu yapmak elverişsizdi.
Твою дочь я тоже хотела убить, но это было нецелесообразно.
Ama bunu düşünebilmem için bu kapıdan çıktıktan sonra, limana gideceğine bir feribota binip Belfast'a gideceğinden emin olmalıyım.
Но чтобы я это сделала, вы должны пообещать мне, что выйдя за эту дверь, вы отправитесь в порт. Сядете на паром. Вернетесь в Белфаст.
Ama bunu kabul etmezsen Londra'da kalabilirsin bir hapishane hücresinde.
Но... если вы не согласны сделать это, вы можете остаться в Лондоне... в тюремной камере.
Ama bunu bir daha yapamam.
Я не могу снова его взять.
Ama bunu söylememiz doğru olmaz, çünkü o azınlık. Görüşürüz.
Но нам нельзя об этом говорить, поскольку... он из меньшинств.
Sana bunu söylerdim ama sonrasında...
Я бы рассказал, но тогда придётся...
Ama bu... Bunu anlayamıyorum.
Но это... это я понять не могу.
Sanırım eve dönüyorsun ama... Bunu benden duymadın.
Думаю, ты едешь домой... но... я тебе ничего не говорил.
Bunu söylemek istemezdim ama şu Ferrari işe yaramaz.
Мне жаль тебе такое говорить, но эта Ferrari никчёмна.
Pekâlâ, görevimiz Molla'yı öldürmek ama o noktadan bunu yapamayız.
Хорошо, если миссия убить Муллу, мы не можем это сделать с этого места.
Dinle, bunu sana söylememem gerek, ama bu Graznyole olayının, üzerinde çalıştığın işle alakası yok.
Слушай, я не должен даже рассказывать тебе об этом, но вся эти грязнуля штуки это не часть головоломки над которой ты работаешь, так что просто...
Bu benim el yazım, ama... bunu ben yazmadım.
Это мой почерк, но... я этого не писала.
Detayları bilmiyorum ama Jules bunu kesmeni söylememi istedi.
Не знаю деталей, но Джулс попросила, чтобы ты прекратил.
Sakın bunu yanlış anlama ama bu çekildiğin en kötü resim olabilir.
Не пойми меня неправильно, но это наверное самая ужасная твоя фотография.
Ama eğer takım olarak beraber..... çalışırsak bu sefer değiştireceğiz bunu.
И в этом году должно быть так же, ведь мы - одна команда.
Başkaları da daha önce bunu denedi, şeytanı çağırmayı umuyorlardı, ama onunki dışında başka hiçbir beden kabul edilmedi.
Другие приходили ранее, надеясь вызвать демона. Но ни один сосуд не был принят до нее.
Bunu biliyorum ama düzeltemiyorum.
Я это знаю и не могу исправить.
Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmemiştim ama sonunda İsa'yı bulduğuma sevindim.
Никогда не думал, что скажу такое, но я рад наконец-то найти Иисуса.
Bunu hiç beklemiyorduk ama süperdi.
- Вообще не ожидал.
Bunu biliyorsun ama senin baban da öldü.
Видишь, ты знал это. Но твой отец тоже умер, а я не знаю когда и почему.
- Bunu söyleyemezdim ama sanırım çok su içtiği için...
Мне кажется, - Вёрджил постоянно на работе.
Bunu yapmanı bile istemedim ama sen bir asistan gibi davranıyorsun.
- ( дирк ) Видишь? Я даже не просил, а ты уже помогаешь.
- Ölmedik ama! Bunu bizimle Vahşi Batı'ya götürüyorum. Daha başlamadan her şeyi durdurabiliriz.
Я верну нас назад на Дикий Запад, и мы остановим всё это до его начала.
Riggins'in bunu yapmasına izin vermezler ama beni daha çok seviyorlar, çok daha fazla... Çünkü bana 80 milyon dolar verdiler.
Риггинс им не подошёл, как я понял, а вот я... я... другое дело, ведь они дали мне 80 млн долларов.
İyi ama, onlar bunu bilmiyor.
Да, но они-то этого не знают.
Şimdi direkt oraya gidiyoruz ama doğru mu bunu yapmamız?
Мы поедем туда прямо сейчас. Думаешь, это правильно?
Ama dün gece cüzdanından o peçete çıktı. Bunu bizim uygulamamız fark edebiliyorsa, SEC de fark edebilir.
Но прошлой ночью в его кошельке была эта салфетка, и если эти сделки засекла наша программа, то может и КПЦБ.
Bunu bana karşı kullanmıyorsun ama.
Но тебя это устраивает.
Bir öğrencinin bile bunu yapması pek olası değil. Ama 17 tanesinin bunu yapma ihtimali yüzde 0,02 mi oluyor?
Я хочу сказать, это и для одного студента маловероятно, но их 17, в том смысле, что вероятность этого 0,02 %?
Çocuklar ondan korkuyor ama o tıpkı kendi çocukları gibi onları seviyor. Bunu görmek için kimsenin kehanet merceğinden yapılmış gözlüğe de ihtiyacı yok.
Дети боятся его до чёртиков, но он любит их как родных и никому не нужны очки из стекла предсказаний чтобы это увидеть.
Ama bence bunu hak ettim, sence? Bana bağlı değil.
Мне кажется, я это заслужила, нет?
Çünkü bunu asla ama asla...
Потому что я бы ни за что...
Söylediğim için kusura bakma ama şu an bunu sen de düşünüyorsun dostum.
Мне неприятно тебе такое говорить, но именно об этом ты сейчас думаешь.
Biliyorum bunu yapman için programlandin ama yinede tesekkür ederim.
Я знаю, что ты просто запрограммирован делать это... но спасибо тебе.
Onu durdurmalıydım, farkına varmalıydım. Ama benimle gelirsen hayatımın geri kalanını bunu düzeltmek için harcayacağıma söz veriyorum.
Но если пойдешь со мной, я обещаю провести остаток жизни, делая это правильно.
Bunu yapacağını sanmıyorum, ama ben...
Я не думаю, что она стала бы это делать, но я...
Erkek kardeşlerimle konuştum. Bunu beklemiyordum ama...
Я поговорила с братьями, и я не ожидала, но...
Erkeklerden hoşlanmam neredeyse sorun değildi ama babam... Erkek arkadaşım olmazsa, bunu düşünmesi gerekmez.
То, что мне нравились парни, было ещё почти ничего,... но мой отец если у меня нет приятеля, ему не нужно об этом думать.
Ama bu hükmederse, bunu sonsuza dek her gün bize yapma şansı bulur. Ve ben buna müsaade etmeyeceğim.
Но если только это имеет значение,... то он вечно будет делать это с нами а я этого не хочу.
Ama... Bunu bitirmenin tek yolu bu.
Но... это единственный способ со всем покончить.
Jones'a bunu ödeteceğime söz verdim, ama şimdi başsavcı dava açacak bir şey yok diyor.
А теперь окружной прокурор говорит, что дела нет.
Belki de bunu söylemem sana korkunç gelir ama artık birbirimize karşı dürüst olmaya çalışıyoruz, değil mi?
И, может, с моей стороны ужасно говорить такое тебе, но мы теперь пытаемся быть честными друг с другом, да?
Biliyorum arada anlaşmazsızlıklar yaşadık, ama herkese bunu göstermek istedim.
Послушайте, у нас были разногласия, но я хочу, чтобы вы все это увидели.
ama bunu yapamam 24
ama bunu yapamazsın 17
bunu 750
bunu duyduğuma sevindim 230
bunun yanı sıra 41
bunu biliyorum 710
bunun anlamı nedir 87
bunun 274
bunu biliyor musun 150
bunu al 228
ama bunu yapamazsın 17
bunu 750
bunu duyduğuma sevindim 230
bunun yanı sıra 41
bunu biliyorum 710
bunun anlamı nedir 87
bunun 274
bunu biliyor musun 150
bunu al 228
bunu alabilirsin 17
bunun için üzgünüm 144
bunu yapma 481
bunu kabul edemem 111
bunun için çok üzgünüm 39
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapabilirim 231
bunu yapmana gerek yok 38
bunun gibi 190
bunun adı ne 18
bunun için üzgünüm 144
bunu yapma 481
bunu kabul edemem 111
bunun için çok üzgünüm 39
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapabilirim 231
bunu yapmana gerek yok 38
bunun gibi 190
bunun adı ne 18