English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Ama bilmiyorum

Ama bilmiyorum translate Russian

12,222 parallel translation
Bilmiyorum, ama dönmediği kesin.
Я не знаю, но они не подкачают.
Polisin burayla ilgili acil durum planı var mı bilmiyorum, ama şuan acil durumdayız.
Я не знаю, если у полиции какой-то аварийный план, но это чрезвычайная ситуация.
Sam'in büyükannesi yaban mersini tarlasına doğmuş ama, - ben nerede ve nasıI doğduğumu bile bilmiyorum...
А у Сэма есть только его бабка с черникой, и я даже не знаю где я родилась, или как, или...
Belki neden yaptığını bilmiyorum, ama benim tarafımda, senin düzenlediğin büyük bir komplo teorisine ait delilleri yok etme emri verdiğine dair ifade verebilecek, saygı değer, tecrübeli bir polis şefi var.
Хоть я и не знаю, зачем вы это сделали, но у меня есть уважаемый начальник полиции, который может свидетельствовать о том, что вы приказали ему уничтожить улики хитроумной теории заговора, управляемой вами.
Baba, benim ihtiyacım - Ne yapacağımı düşündüğünü bilmiyorum ama ben...
Пап, мне не нужна...
Ama nasıl yapacağımı bilmiyorum.
Но я не понимаю, как мне это сделать.
Bilmiyorum ama hala hayattalar.
Я не знаю, но они ещё живы.
Bu Michael kim bilmiyorum ama..... ona menekşe rengi desen de gene de sarı.
Я понятия не имею, кто такой Майкл, но ты можешь сказать, что это "перванш", а он все равно будет желтым.
Ne sanıyorsun bilmiyorum ama Michael evli.
Я не знаю, что ты себе надумал, но Майкл женат.
Karın onlara ne diyor bilmiyorum ama beni hiç sevmiyorlar.
И не знаю, что рассказывает им твоя жена, Но... они меня не любят.
Barry, hızını o canavara veremeyeceğini biliyorum ama oğlumu da geri istiyorum fakat ne yapacağımı bilmiyorum.
Барри, я знаю, ты... не можешь отдать скорость этому монстру, но... я знаю, что хочу вернуть сына, и я не знаю, что делать.
Sherry denen kızın şu an nerede olduğunu bilmiyorum ama onu oraya koyanın Tanrı olmadığı kesin.
Слушайте, я не знаю, где сейчас эта Шерри, но отправил её туда не господь.
Nereden geldiklerini veya ne istediklerini bilmiyorum ama sadece onun olmadığını biliyorum.
Не знаю, откуда они берутся или чего хотят, но... я знаю, она не единственная.
Bazen çıkardığımız zaman düzeliyorlar ama bazense annem gibi oluyorlar. Nasıl oluyor bilmiyorum.
Я не понимаю, как это работает.
Zamanlamamın kötü olduğunun farkındayım ama başka ne yapabilirim cidden bilmiyorum.
Знаю, время неподходящее, но я не знаю, что ещё мне делать.
Bilmiyorum Mark ama bu riski göze alamam.
Не знаю, Марк, но я не могу рисковать.
O gün neler oldu bilmiyorum ama güzeller güzeli yavrumu tanıyamadığım birine çevirdi.
Не знаю, что произошло в тот день, но тогда моя дочь стала тем, что я едва могу распознать.
Sebebini bilmiyorum ama sevdiğim insanları seçiyor gibiler.
Не знаю, почему, но... они выбирают дорогих мне людей.
Kat, rica ediyorum. Ben de bir şey bilmiyorum ama büyük bir şey yoktur bence.
Кэт, пожалуйста, я ничего не знаю, но уверена, всё будет в порядке.
Grey'i güçlerim olmadan yendik biliyorum ama güçlerim olmadan Caitlin'i nasıl geri getireceğimi bilmiyorum.
Я знаю, что мы поймали Грея без моих сил, но... Я понятия не имею как без них вернуть Кейтлин.
Ne olursun Laurel çok şey bilmiyorum ama seni seviyorum.
Пожалуйста, Лорел, я многого не знаю, но я люблю тебя.
Tıbbi güncellemeleri ben bilmiyorum ama birisini çağırıyorum şu an.
Что с ней? Я не в курсе последних новостей, но я прямо сейчас пришлю к вам кого-нибудь.
Ne olduğunu bilmiyorum ama sen uzun bir gölge gibiydin.
Я не знаю, что это, но твое влияние очень сильно.
Ne bulacağımı düşündüğünü bilmiyorum ama oradan bir şey çıkmayacak.
Не знаю, что, по-твоему, я должен там узнать, но этому не бывать.
Ben yerini bilmiyorum ama bilen birisi olabilir.
Я не знаю, где он, но... есть тот, кто, возможно, знает.
"ama senin birlikte yaptıklarımız hakkında " ne düşündüğünü bilmiyorum.
Но я не знаю, что ты думаешь о том, что было раньше.
- Bilmiyorum ama Wally ve Jesse'in güvende olmasını sağlayacağım.
- Я пока не знаю, но я хочу убедиться, что Уолли и Джесси в безопасности.
Dinle... Bu çok mu tuhaf kaçar bilmiyorum ama düğün için ekürim olur musun?
Послушай... не знаю, наверно, это странно, но ты не хотел бы пойти со мной на свадьбу?
Haydut hayati hakkinda pek şey bilmiyorum ama birinin öldüğünü gördüm.
Я не так много знаю о жизни головореза... но я видел, как убивают.
Eric O'Bannon sana ne anlattı bilmiyorum ama o senin dostun değil.
Не знаю, что сказал тебе Эрик О'Бэннон, но он тебе не друг.
Ama konvoy başka nereye gidiyor olabilir bilmiyorum.
Но я не знаю, куда еще могла двигаться автоколонна.
Bütün bunlar nereden çıktı bilmiyorum ama senin için yaptıklarımdan sonra son derece nankör bir davranış bu.
Не знаю, почему ты так говоришь, но это очень неблагодарно, учитывая все, что я для тебя сделал.
Bak, babam sana ne söyledi bilmiyorum ama istersen kendin de bakabilirsin vasiyette senin veya Nolan'ın adı geçmiyor.
Так, я не знаю, что вам говорил мой отец... но можете сами посмотреть, там нет упоминаний о вас и вашем сыне.
Madem babam kadına onca yıl para ödemiş... Vasiyetle ilgili söylediği doğru mu, değil mi bilmiyorum ama kadının bir şeyler almasını istemişse biz de bir konuşalım derim.
Знаешь, если отец платил ей все эти годы и... я не знаю, говорит ли она правду о завещании, но... если он хотел, чтобы у неё что-то было... стоит это обсудить.
Bayan Bassett, bu ikisinden ne çıkarınız var bilmiyorum ama size dosthane bir tavsiyede bulunayım... Aman şirketinize dikkat edin.
- Мисс Бэссет, не знаю, что у вас с ними за дела, но мой вам дружеский совет.
O deli herifin nasıl düşündüğünü bilmiyorum. Ama sen...
- Мне почём знать, что у него на уме.
Detayları bilmiyorum, ama eğer onu öldürtseydim bunun sonuçları olurdu.
Подробностей я не знаю, но, если убили его из-за этого, то будут и последствия.
Ama bilmiyorum.
Но я не знаю.
birbirleriyle ilgileri var ama nasıl bilmiyorum.
Я думаю они связаны, но не знаю как.
Ne tür bir oyun çeviriyorsunuz bilmiyorum, Ama bütün gece alıkonulup, tekrar tekrar sorgulanmak, soruşturulmak istemiyorsanız, Havaalanımdan defolup gidersiniz.
Не знаю, что это за игра, но если не хотите провести ночь будучи задержанными, обыскиваемыми и неоднократно допрашиваемыми, убирайтесь из аэропорта.
Bak, neyin peşindesin bilmiyorum, ama seninle yakın bir zamanda uzun uzun konuşacağız.
Послушай, я не знаю, что ты задумала, но нам с тобой предстоит очень, очень длинный разговор очень, очень скоро.
- Selam Nick. Bu kesinlikle Kara Pençe. Ama daha çok... bilmiyorum...
Это определённо Чёрный Коготь, но больше похоже... не знаю, на центр вербовки или что-то типа.
Gerçek adı mı bilmiyorum ama bu adam iyi.
Не знаю, настоящее ли это имя, но, чувак, он и правда хорош.
- Bilmiyorum ama dün öğlen rahatlasın diye dışarı çıkmasına izin vermiştin ya hani?
- Не знаю. Ты же выводила её отдохнуть на улицу вчера днём?
Bilmiyorum ama olanlar olmuş.
Да не знаю я, но все всплыло.
- Bilmiyorum ama en azından evde.
- Не знаю, но она хотя бы дома.
Daha bir saat öncesine kadar "o kadar yazıştık ama bu adam neye benziyor bilmiyorum" diyordum.
"Погоди, мы тут письмами обменивались, а я до сих пор не представляю, как этот парень выглядит."
Nasıl yapacağız bilmiyorum ama tüm bunlara bir açıklık getireceğiz.
Я не знаю как, но мы все это переосмыслим.
Çok fazla hissedip çok fazla konuşuyorum ve bunun seni deli ettiğini biliyorum ama ayık kalmak için başka yol bilmiyorum ve ne zaman çenemi kapayıp hislerimi içime atsam ve sakin ve normal biri olsam sonunda sarhoş oluyorum.
Которая слишком много говорит и слишком сильно чувствует... И я знаю, что это свдит тебя с ума, но это единственный способ оставаться трезвой, ведь как только я пытаюсь заткнуться и быть отстраненной и нормальной, я оказываюсь пьяной.
Çok. Ama neden olduğunu bilmiyorum.
Очень, но я не знаю почему.
Ha'mfendi kim olduğumu sanıyorsunuz bilmiyorum ama...
Леди, не знаю за кого вы меня принимаете, но...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]