English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Ama burada

Ama burada translate Russian

10,243 parallel translation
Ama burada kalamaz.
Я не позволю ему остаться здесь.
Ama burada üç tane nesli tükenmekte olan böcek ve bir kurbağa buldular.
Но потом здесь обнаружили редкий вид лягушек.
Ama burada saplanıp kalarak ve hiçbir şey yapmadan Finn'e öfke yağdırman yardımcı olmayacak.
Но то, что ты в ярости, застрявший здесь, и не можешь сделать ничего, не поможет.
Ama burada güvende değiliz.
Но здесь небезопасно.
Seni her konuda bilgilendireceğim, ama burada değil.
Я расскажу тебе все, но не здесь.
Aralarında bir zıtlık var, bu iyi ama burada Frank onlara karşı, o da kafasına kurşun yedi.
Есть несоответствие, что хорошо, но... у нас все еще их слово против слова Фрэнка, которому выстрелили в голову.
Ama burada gitmiş. Bu bir tür test falan mı?
Это какой-то тест?
Bunu merkeze bildirmeyeceğim ama burada kalman gerek.
Я не собираюсь ставить кого-то в риск, вы должны остаться.
Çılgın bir tahmin olacak ama burada Los Diablos'tan birilerini bulacağız.
Очень грубая подсказка, но, благодаря ей мы нашли Los Diablos.
Ama burada değilmiş.
Но его сейчас нет здесь.
Ama burada mutlu değilsen eve dönmelisin.
Но если ты несчастлив здесь, можешь вернуться домой.
Ama burada gece oldu, Doğu yakasında.
- Хорошо. Но у нас тут ночь, мы на востоке.
Ama burada zaten insanlar var.
Но тут уже много народу
Burada olmaz ama.
Но не здесь.
Eski askerler olarak burada hikayelerimizi paylaşmamız gerek ama.
Бывшие солдаты обязаны делиться своими историями.
Benim yolculuğum burada bitiyor, ama seninki başlıyor.
Моё путешествие заканчивается, твоё же начинается.
Deacon'ın burada olması tesisi daha da korunmasız kılıyor ama.
Присутствие Дикона лишь усугубляет её уязвимость.
Ama Deacon burada olduğu müddetçe dört dörtlük diye bir şey olmaz.
Но этого не будет, пока Дикон тут.
Haber için sağ ol Serpico, ama senin işin burada bitiyor.
Спасибо за наводку, Серпико, но здесь мы с тобой попрощаемся.
Burada değilim ama ne yapacağınızı biliyorsunuz.
Я не могу подойти, но вы знаете, как это делается.
"Harvard" kelimesi burada insanları etkileyebilir ama bir Amerikalıya tek bir şey ifade eder : Düşüş.
Слово "Гарвард" может и впечатляет местных, но для американца оно значит одно : упадок.
O kadar zamandır burada çalışıyorum bana hiç bahsetmedin bundan. Ama nedenini öğrendim.
Я имею в виду, что за всё время моей работы ты ни разу не упомянул об этом, но потом я поняла почему.
Bu biraz garip gelebilir ama... -... burada sıkıştığımıza sevindim.
И я знаю, что это прозвучит странно но я.... рад что мы здесь остались.
- Ama Lucilla burada değil.
- Но Лючиллы нет с нами.
Ama bir kişi burada kalacak.
Но один останется здесь? Прошу.
Burada birbirimize zarar veremiyor olabiliriz ama özgür kaldığım zaman, seni ikiye ayıracağım.
Возможно мы не можем навредить друг другу здесь но когда я освобожусь я разрежу тебя пополам.
Ama sadece biri burada.
Но здесь только один.
Geldiğin için teşekkürler ama gerçekten burada olmaz, lütfen.
Спасибо, что пришли, правда, но не здесь, пожалуйста.
Evet ama o burada değil.
Да, да, но её здесь нет.
Burada ne olacak bilmiyorum ama bu yüzden mermi yemeni istemem.
Не знаю, что тут произойдёт, но... Я не хочу, чтобы ты пострадал из-за этого.
Tıbbi kaydı burada ama yarasını temizletmek için bir buçuk saat yol gitmekte ısrarlı.
хочет полтора часа туда тащиться.
Ama evlat, onu burada tutmak da doğru değil.
Ќо оставл € ть еЄ здесь тоже неправильно.
Eminim burada olmamız biraz tedirginlik yaratıyordur ama sanırım Rusya sorunuyla ilgili iyi bir planımız var.
Да, вы имеете полное право беспокоиться, но мне кажется, мы придумали хороший план по решению этого вопроса.
Vakti gelince değerlendirmeyi yaparız ama hayır, çok kötüleşirse burada kalacağım.
Решим ближе к делу, но я останусь, если ему станет хуже.
Burada amaç yardım ve yataklık etmişim gibi göstermektir ama her şey göründüğü gibi değildir.
Его цель - выставить меня виновной по признаку наличия связей, но есть разница между тем, как все выглядит и как обстоит дело.
Bak burada diyor ki Castle beni yürüyen merdivenden aşağı takip etmiş. Ama ben aşağı gittim o yukarı gitti.
Ээ, вот, это говорит о том, что Касл преследовал меня вниз по лестнице, но я пошла вниз, а он наверх.
Ama etrafa bir bakarsanız burada olan tek kişiler biziz.
Но если вы осмотритесь, то заметите, что мы единственные, кто здесь.
Kendi başına halledebileceğinden şüphem yok ama Reyes burada çetelere oynuyor gibi duruyor.
Не сомневаюсь, что ты справишься, но думаю здесь Рейес на стороне преступников.
Japonca bilmiyorum ama sanırım burada olduğumuzu biliyorlar.
Я не говорю по-японски, но, мне кажется, они знают, что мы здесь.
ÖLdürebilirsin, ölebilirsin ya da burada oturup Cehennem Mutfağı'nın yanışını izleyebilirsin ama bu savaş senden, benden ya da bizim herhangi problemimizden daha büyük.
Можешь убивать, умирать или сидеть на жопе смирно и смотреть, как горит Адская кухня... но эта война больше тебя, меня или любой из наших... проблем.
Burada eğleneceğimiz kadar eğlendik Lucifer, ama bu olamaz.
Нам было здорово здесь, Люцифер, но это не должно было случиться.
Burada olmasın ama.
Просто не здесь.
Şeytan burada, ama Tanrı yakında!
Сатана здесь, но Бог рядом!
Şeytan burada, ama Tanrı yakında!
Сатана здесь, но Бог рядом! Сатана здесь...
Şeytan burada, ama Tanrı...
Сатана здесь, но Бог...
Ama Tim burada birçok insanla temas kurmuştu.
Но Тим контактировал здесь с огромным количеством народа.
Onlar cinayet şüphelileri. Ama, Patrice, burada ne işin var?
Но, Патрис, что ты здесь делаешь?
Şimdi, burada sonsuza dek oturup boşa kürek çekerek fazla mesai yapmaya çalışabilirsiniz, ama müvekkilim hayatını değiştiren dini bir dönüşüm geçirdi.
Вы можете тут вечно сидеть, пытаясь прясть солому но моего клиента оказала влияние религия, это изменило его жизнь Слушайте, я понимаю,
Ama eşinizin kayıtları burada.
Но у меня есть записи о вашей жене
Hem, biliyorum, o zamanlar arabayı sürüp uzaklaşmak ve seni burada bırakmak haşin sevgi gibi gelmiştir. - Ama bak sonu nasıl oldu, ha?
И, знаешь, в то время это не казалось проявлением любви но посмотри, как всё обернулось
Madison, kusura bakma ama bu adam burada kalamaz.
Мэдисон прости, но он не может остаться.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]