English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Ben de senin

Ben de senin translate Russian

4,008 parallel translation
Şu işi ayarla, ben de senin olayım.
Ты помогаешь ей. И я принадлежу тебе.
İnan ya da inanma, ben de senin gibi vatanseverim.
Веришь ты или нет, я - патриот, как и ты.
- Ben de senin söyleyebileceğini umuyordum.
Я думал, что ты мне скажешь.
Ben de senin kadar şaşırdım bu işe.
Я в таком же неведении, как и ты.
İyi bir sebebi vardır ama ben de senin gibiyim.
Вероятно, этому есть причина, но правда в том, что я как ты.
Keza ben de senin kurt adam ordusunun basinda oldugunu.
Не думал, что ты вожак оборотней.
- Ben de senin hayranınım.
Я также давно восхищаюсь вами.
Ben de senin bir şeyler yapabileceğini umuyordum.
Надеялась, ты поможешь.
Bunu sen istiyorsun. Ben de senin için istiyorum.
Это необходимо, и я делаю это ради тебя.
Ben de senin başına ne gelirse gelsin çocuklarına bakılmasını sağlayayım.
Расскажи мне, что здесь происходит, и тогда, что бы ни случилось с тобой, я прослежу, чтобы о твоих детях позаботились.
Hayır, onun burada olmasını istedin. Ben de senin için yaptım.
Нет, он ведь тебе нужен был, я сделал это ради тебя.
Evet ama ben de senin herkesin yapmanı beklediği şeyleri yapmadığını hatırlamam gerekirdi.
Да, а мне не стоило забывать, что ты не всегда делаешь то, что от тебя ждут.
Ben de senin yardım etmeye çalıştığımı görememenden nefret ediyorum!
А меня бесит, что ты не видишь, как я искренне пытаюсь помочь!
Ben de senin boş bahanelerine katlanacak değilim.
А я не могу слушать этот бред.
Ben de senin kadar bu işin bitmesini istiyorum.
Я хочу, чтобы это все закончилось также сильно как и ты.
Ben de senin için üzüldüm.
А мне жаль тебя.
Böylece ben de senin gibi bir dahi olurum...
Тогда я тоже могу стать гением!
Ben de senin kendini öldürmeye çalışmaktan elini eteğini çektiğini sanıyordum.
А я думала, что ты завязал с попытками убить себя.
Ben de senin için endişeleniyorum.
Мам, я волнуюсь за тебя. Я.
Meğer ben de senin gibi her şey istediğim gibi olsun istiyormuşum.
Оказалось, я как и ты хочу диктовать свои условия
Ben de senin cankurtaran halatınım.
Я тоже твой спасательный круг. Серьезно?
Eğer ben... ben de senin gibi olsaydım, sadece ben olsaydım, bu ev çok daha farklı olurdu.
If I was... if I was more like you, if it was just me, this house would look different.
Böylece ben de senin hayranlarından olabilirim.
Я бы обязательно была твоей поклонницей!
Ben de öyleyim. Ve senin olayı kapatma isteğine müfahele etmeye çalışmıyorum.
Я тоже, и я не мешаю твоим попыткам смириться с потерей.
Senin onlardan haberin yok ve geçen haftaya kadar ben de bilmiyordum.
Ну, ты о них не слышала. И до прошлой недели, я тоже.
Korkarım senin gibi bunu ben de bilmiyorum.
Я знаю не больше, чем Вы.
Seni iyileştirdim, şimdi oraya gideceksin, ve ben de burada kalıp senin için endişeleneceğim.
Я подлатала тебя, и теперь ты снова собираешься вернуться туда, и... и я собираюсь остаться тут и волноваться.
Bunu ben de en az senin kadar istiyorum,... ama şu an yapabileceğimiz tek şey bu.
Я этого хочу, как и вы, но сейчас это единственный способ поступить правильно.
Senin önem verdiğin şeye ben de önem veriyorum.
Для меня имеет значение то же, что и для тебя.
Çünkü ikimiz de mutsuzmuşuz gibi göstereceksin,... ancak ben senin mutsuz olduğunu düşünmüyorum ve ben kesinlikle değildim.
Потому что так выходит, что мы оба были несчастливы. а я не верю, что вы были несчастливы. Я уж точно не была.
- Hele ben de sadece senin istediğini istiyorken.
- я хочу того же, что и вы.
Ben de insanların cinselliklerini açığa vurmalarını istemediğini düşünüyorum çünkü kimse senin cinselliğini açığa vurmanı istemiyor.
А мне кажется, что тебе не нравятся те, кто подчёркивает свою сексапильность, потому что никому не нужно, чтобы ты подчёркивала свою.
Ben de sabundan hep senin saçının çıkmasını seviyorum.
Всё равно что намыливаться хомяком.
Ben de senin yanında kalacağım.
А я — с тобой.
Yani şimdi ben 23 aydır uzayda kayıp oldum bütün olasılıklara karşın yine de kurtarılıp buraya getirildim sırf bütün bunlar senin için miydi?
Значит, я блуждала в космосе 23 месяца, и не смотря на всё я попала сюда... Только из-за тебя?
Ve senin yerinde olsaydım, ben de ona ihanet etmek istemezdim.
На твоём месте я бы тоже не захотел его кидать.
İstediğini söyle, ben de gidip senin için getireyim.
- Нет.
Benim adımı ben biliyorum, senin de öğrenmen lazım.
Мое имя тебе придется разгадать.
Daha önce de çok kez belirttiğim gibi, ben senin arkadaşın değilim.
Как я заверял раньше, я не твой друг.
Ben biraz farklı yapıyorum bunu, senin de birazdan göreceğin gibi, Harry.
Я делаю это не совсем обычно, вы сами увидите, Гарри.
Gerektiğinde katı ve açık sözlü oldun. Bence ben de şimdi senin için aynı şeyi yapmalıyım.
Была жесткой и честной, когда надо, и сейчас, думаю, я должен то же сделать для тебя.
Evet, senin de yardımına ihtiyacımız var, Pabu. Ama bana biraz rahat ver ki ben de...
Да, ты нам тоже поможешь, Пабу, дай я догово...
Ancak ben senin de bugün benimle toplantıya katılmanı istiyorum.
Именно поэтому, я хочу, чтобы ты пошла сегодня туда вместе со мной.
Ben direndim ve her şeyimi kaybettim Senin de kaybetmek üzere olduğun gibi.
Я как-то пошел против них и потерял все, так же, как и вы, похоже, скоро потеряете.
Affetmeni de beklemiyorum zaten, ama ben buraya senin hayatını mahvetmeye de gelmedim.
Даже не прошу об этом, но я здесь не для того, чтобы разрушить твою жизнь. Я просто...
Eğer o yaralanır ya da daha kötü bir şey olursa, ve ben de oradaysam... Sonra senin yüzüne nasıl bakacağım?
Что если он пострадает или что-нибудь хуже, и я буду рядом, как я буду смотреть на тебя?
- Bunu senin için ben de yapabilirdim.
Черт, я могла бы помочь тебе с этим.
Eğer bu lanet arı alerjim olmasaydı ben de Irak'ta, senin yanında olurdum.
Если бы у меня не было чертовой аллергии на пчел, я бы был там вместе с вами.
Senin de bildiğiniz gibi, ben şahsen bu olayı bu kadar kısa bir süre içerisinde, tekrar ediyorum, kalp için uygun, sağlıklı olarak onaylanmış ve herkesin tamamen doğru olduğunu düşündüğü sağlıklı yiyecekleri yiyerek gerçekleştirmenden son derece endişeliydim.
Как ты знаешь, я был очень встревожен тем что произошло с тобой за такое короткое время, при том что ты ел здоровую пищу которую все стараются употреблять считая что благодаря ей всё будет хорошо.
Ben de karşılığında senin ihtiyaçlarını karşıladım.
Разве это не было взаимно?
Eğer senin yerinde olsaydım ve kafamda o büyüyen şey olsaydı tedavi için ben de herkesi satardım.
Если бы я был на твоем месте, с этой штукой, растущей у меня в голове, я бы всех на свете продал за лекарство.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]