Korkunç şeyler translate Russian
762 parallel translation
Bizzat emir verirsem korkunç şeyler olabilir.
Если я им прикажу... Ты пропадешь.
İşte oradalar. - O mücevherler korkunç şeyler.
Вот они, эти ужасные камни.
Beni mektubu göndermeye o zorladı. Göndermek istemiyordum. Çok korkunç şeyler söyledi...
Он вынудил меня послать это письмо, говорил ужасные...
Korkunç şeyler.
Пугающих вещей.
Fazla mesai yapan bir düzine gazeteci, insan ruhuna korkunç şeyler yapabilir.
- Только под конец. работа в постоянном напряжении может нанести... тяжелый урон человеческому разуму.
Çok korkunç şeyler yaptı. Onlar doğru değildi, Jeff!
Это было ужасно, но верь мне, я говорю тебе правду.
İnsan büyüdükçe mi suç işler yani korkunç şeyler yapmak yalnızca yetişkinlere mi özgüdür?
И растёт вместе с будущим преступником... То есть только взрослые могут совершать ужасные вещи?
Sonra profesörle Washington'lu meslektaşları benimle temas kurup... Phillip hakkında korkunç şeyler anlattılar ve bana dediler ki... onunla ilişkim olduğu için devletin gözünde "çok değerli" biriymişim.
Наконец, профессор и его Вашингтонские коллеги ознакомили меня с некоторыми грязными подробностями о Филлипе и он сказал мне, что мои отношения с ним сделали меня уникально ценной для них.
Korkunç şeyler görüyorum.
Я вижу страшные вещи.
Bana korkunç şeyler söyledi, onu artık görmek istemiyorum.
- Уволь её немедленно. Она говорила мне ужасные вещи, я не хочу её видеть.
Televizyon için korkunç şeyler yazardı, ne sıçandı ama!
Им написана уйма всякого ужаса для телевизионщиков! Такое барахло.
Mazzalarso ailesinin topraklarını ateşe veren adam. Don Ciccio için korkunç şeyler söyledi.
Про него рассказывали страшные вещи.
Pekala söylesene, güya sana yapıyor olduğum o korkunç şeyler ne?
И что такого ужасного, по-твоему, я делаю?
Hepimize korkunç şeyler oluyor.
Что-то ужасное происходит со всеми нами.
Onlara korkunç şeyler söyledin.
Ты сказал несколько ужасных вещей им.
Bize korkunç şeyler söyledin.
Вы говорили нам ужасные вещи.
Ya çocuklar? Korkunç şeyler onları da etkilemedi mi?
А как же дети, малые?
Korkunç şeyler yaptım,... ama seni karım yapacağım.
Я совершал ужасные вещи, но я сделаю тебя своей женой.
Korkunç şeyler.
Жуткие существа.
Ama her apartmanda korkunç şeyler olur Hutch.
Его называли Дьявольский Брэмфорд. Но, Хатч, согласись, что в каждом доме хоть раз случается что-то ужасное.
Seninle ilgili korkunç şeyler söylüyorlar. Ben onlara inanamıyorum.
Они рассказали про тебя ужасные вещи, в которые я не могу поверить
Dedi ki orada gerçekten korkunç şeyler olmuş.
И там произошло что-то ужасное.
Korkunç şeyler yaşadın canım. Ama geçti artık.
Ты испугалась, дорогая, но теперь всё закончилось.
Tanrı seni gösterip : "Çok korkunç şeyler yaparım ama böyle bir güzeli de yaratmasını bilirim." derdi.
Он бы сказал : "Я творю много ужасных вещей, но могу также сотворить и одну из таких".
Geçmişinde daha korkunç şeyler de var.
У него биография пострашней.
Bu makineler korkunç şeyler.
Ужасные штуки эти машины.
Korkunç şeyler oldu.
Произошло ужасное событие.
Söylediği bütün o korkunç şeyler... doğru değil, değil mi?
Она говорит о таких ужасах ведь это неправда, да?
Hakkımda size böyle korkunç şeyler anlatanın kim olduğunu bilseydim...
Кто дал вам такие мрачные сведения обо мне?
Başımıza korkunç şeyler gelebilir.
Видите? С нами может приключиться ужасное.
Söyledikleriniz korkunç şeyler.
Что за чушь вы несёте!
Korkunç şeyler oldu.
То, что произошло - просто ужасно.
Gözlerin patlayacak ve başka korkunç şeyler muhtemelen beynin, burnundan akmaya başlayacak.
Глаза взорвутся, и какое-то ужасное вещество предположительно, мозг, поползет из носа.
Beni kullandı korkunç şeyler yaptırdı.
Он заставлял меня делать ужасные вещи.
Korkunç şeyler oldu.
Случилось ужасное.
Korkunç şeyler yapmış ya da Kanada'ya gitmeyi bile planlamış, savaştan kaçınmak için evlenecek kadar büyük işlere kalkışmış, benimle aynı okulda bulunan tüm bu insanlar..
Все те люди, что учились со мной, совершали ужасные поступки, собирались уехать в Канаду, готовились к решительным действиям, даже к женитьбе, лишь бы избежать войны.
"Korkum şu ki eğer şüphelerim, yanlış bir insanın kulağına giderse korkunç şeyler olabilir."
"Я беспокоюсь, как бы мои подозрения не достигли ушей персоны которой они не предназначены".
Korkunç bir şeyler oluyor yukarıda!
Там наверху что-то ужасное происходит!
Bu akşam binlerce kişinin dinliyor olması bile anlatmaya çalıştığım korkunç şartlara halkın duyarlı olduğunun ve bir şeyler yapmak istediğinin bir kanıtı.
... доказывает сегодня всем циникам и скептикам,.. ... что общество не равнодушно и готово изменить те чудовищные обстоятельства, о которых я уже упоминал.
Gördüğün şeyler bil ki orada değil o an Sana korkunç gelir her yan
Но если увидишь небывалое, теряешь голову от страха.
Hayır, böyle korkunç şeyler senin kafana takılmaz tabii!
Утебя в голове никогда не звучат мелодии?
- Korkunç şeyler olur!
Я сделаю что-нибудь ужасное.
Çok korkunç bir şeyler gördüm.
Я что-то такое страшное вижу!
Hayır, daha korkunç bir şeyler.
Нет, не то. Тут что-то страшное.
Bu korkunç şeyler yüzünden hızlı hareket edemiyorum.
Они, должно быть, доставили в темноте немало хлопот другим ребятам.
Sonrasındaysa en korkunç şeyler bile oldukça mümkün olabilir.
Поэтому не существует никакой стены между добром и злом.
Çok korkunç ve uzaktan bakınca çok anlaşılmaz görünen şeyler bile gerçekten oluyor.
То, что со стороны кажется ужасным, необъяснимым, постоянно происходит в нашей жизни.
Bana inanıp böyle korkunç şeyler...
Ты поверишь?
Gerçekten benden korkunç bir şeyler çıktı sandım.
Мне показалось что что-то страшное выходит из меня.
Bundan daha korkunç olan şeyler var.
Есть кое-что гораздо хуже.
Her neyse, 17 yaşına geldiğimde... eşyalarımı topladım, korkunç bir şeyler söyledim ve evi terk ettim.
В любом случае, когда мне было 17 лет я собрал вещи, наговорил? много обидного отцу и уехал.
şeyler 33
korku 183
korkuyorum 1153
korkunç 714
korkusuz 57
korkuyorsun 140
korkuluk 18
korkutucu 69
korkuyor musun 376
korkuyor 70
korku 183
korkuyorum 1153
korkunç 714
korkusuz 57
korkuyorsun 140
korkuluk 18
korkutucu 69
korkuyor musun 376
korkuyor 70