English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ N ] / Ne işi

Ne işi translate Russian

4,201 parallel translation
- O kasetin hukuk bürosunda ne işi vardı? - Ve bütün bu olanlarla Zaretsky'nin bağlantısı ne?
Итак, вопрос в том, что эта запись делала в офисе адвоката, и как Зарецкий со всем этим связан?
Bir kere Conrad'la orada ne işi vardı?
Что происходит с Конрадом?
Vulcan Simmons gibi bir uyuşturucu kralının, politik bir danışmanla ne işi olur ki?
Как бы то ни было, что такой наркобарон, как Вулкан Симмонс, делал вместе с вашингтонским политическим консультантом?
Burada ne işi var ki?
Что он здесь делает?
Asıl Narkotik'in burada ne işi var, Dedektif?
При чём здесь наркоотдел, детектив?
Bu çocuğun bunlarla burada ne işi olabilir ki?
Что же этот малыш делал тут с кусачками?
Orada ne işi vardı ki?
Что он вообще там делал?
Senin pikabının benim garaj önü yolumda ne işi var?
Что твой пикап делает около моего дома?
Sonmanto kimyasallarıyla dolu bir kamyonla Liber8'in ne işi var ki?
Зачем Освобождению грузовик химических отходов Сонманто?
Burada ne işi var?
Зачем он здесь?
Onların ne işi var burada?
Что они тут делают?
Manhattanlı bir savcının Westchester'daki bir lisede ne işi var?
Что прокурор Манхеттена делает в старшей школе Вестчестера?
Charlie Pugliese'nin şehirde ne işi var?
Что Чарли Пульезе делает в городе?
Benimle ne işi olabilir.
Мне не нужно, что бы он пришёл за мной.
Pulpo ile ne işi olduğunu sor.
Спроси его что у него с Пульпо.
Ne işi var burada?
Что он здесь делает?
Teksas korucularının burada ne işi var?
Что тут делают техасские рейнджеры?
Kameranın ne işi var burada?
- Что с камерой?
Bu adamların organ kaçakçılığıyla ne işi olur?
Как эти парни связаны с поставкой органов?
Onun burada ne işi var?
А он что тут делает?
Burada ne işi var?
Что? Почему?
- Tabii ki hayır. Burada ne işi var, bilmiyorum.
Разумеется, нет.
Onun burada ne işi var?
Что она здесь делает?
Burada ne işi yapıyorsun, Don? - Don bir ortak ve yaratıcı direktörümüz.
Дон - партнёр компании и наш креативный директор.
- Çantamın ne işi var sende?
- Что ты творишь с моим рюкзаком?
- Kulaklığımın koltukta ne işi var?
Почему мои наушники на диване?
Senin pis fırıldağınla ne işi olur oğlumun!
Он не хочет вашу мерзкую вертушку.
Bu masanın ne işi var burada?
Что этот стол делает здесь?
Polisi diyorum. Diğerinin de evin orda ne işi varmış?
Почему она шастала вокруг дома?
- Bu kadının burada ne işi var?
- Что эта женщина здесь делает?
- Fotoğraf işi ne durumda?
- Что насчет фото?
Shelly'nin sabahın 8.15'inde evimde işi ne?
А что Шелли делает в моем доме в 8 : 15 утра?
Bu işi benim halletmeme ne dersin?
- Почему ты не позволишь мне этим знаться?
Bütçenize uyacak bir sürü fonksiyonel arabam var ama yeğeninizin güvenli, rahat bir arabası olsun her bindiğinde sizin için ne ifade ettiğini anlasın istiyorsanız bu o işi görecektir.
У меня есть машины в вашем ценовом диапазоне, рабочие машинки. Но если вы хотите, чтобы ваша племянница ездила комфортно и безопасно, ездила, демонстрируя как много она для вас значит, эта то что надо.
Bak, ne olmuş, cupcake sektöründeki rakibimiz "Brooklyn Bitty Bites" işi bırakıyormuş.
Слушай, я только что заметила, что наши конкуренты "Перекусон по-Бруклински" обанкротились.
- Diğer bok ne? Ne yani, acil bir evrak işi oldu da koruman gereken birinin kapıdan çıkmasına izin mi verdin?
Нечто столь срочное, что ты позволил своему протеже просто уйти?
JC Dekker. Sörf tahtası işi ne âlemde?
ДжейСи Деккер.
- Evet ama ne? - Çocuklarin server'larla isi bitti mi?
Yeah, but what? Are the boys finished with the servers yet?
Onun burada işi ne?
Что он здесь делает?
Bu çocuğun ne işi var burada?
Что этот парень здесь делает?
İşi kaybettiğinden beri ne yaptığını biliyor mu?
Он знает, чем он занимался, после того как потерял работу?
Bana işi kabul edeceğini söyledikten sonra değişen şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum.
Я хочу знать, что изменилось с того момента, как ты сказал, что готов принять работу.
Yemin ederim ki bu parça pinçik işi bu kadar yakından yapmak beni hep çılgına çevirir. Ne kadar uzun sürdüğü önemli değil.
[Inhales deeply]
- Amcanız bu işi halletmek için ne yapabilir?
А что ваш дядя думает об этом?
Hop! Hop! Onun burada ne işi var?
Это очень волнующе.
Bu koca taşın burada işi ne?
Что этот камень тут делает?
Polisleri yönlendirmek onun işi değil ama. - Ne yapmamı istiyorsun?
Но она не вправе наводить их на эту мысль.
İşi ne yapacaksın?
Что будешь делать с работой?
- Çantamın ne işi var sende?
- И что ты делаешь с моим рюкзаком?
~ Ne ayak işi?
— Что ещё за поручение?
Ne ayak işi dedim?
Что за поручение?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]