Haydi o zaman tradutor Russo
184 parallel translation
Haydi o zaman, gidelim.
Тогда идём.
Haydi o zaman, neşelen.
Подбодрись.
Haydi o zaman.
- Да вперед.
Haydi o zaman, ama çabuk yap.
Ладно, только по-быстрому.
- Haydi o zaman.
Ну давай же, стреляй!
- Herhalde çatıdadır. - Haydi o zaman
- Карабкается на крышу.
Haydi o zaman!
Взяли!
Pekala, haydi o zaman.
И это верно. Если вообще стоит.
Haydi o zaman be.
Ну так вперёд.
- Tamam haydi o zaman. - Evet.
Так, давайте начнем.
Haydi o zaman.
Покатили.
Haydi o zaman herşeye bir son verelim! Hayır.
Разрушим все.
- Çok etkileyici, ama bu barda hiç çalışmadın, öyle değil mi? Haydi o zaman.
Захватывающе, но ты никогда не работала в подобной пивнушке, не так ли?
- Haydi çıkalım o zaman.
- Тогда поехали. - Ладно.
Haydi söyle o zaman.
Как хочешь.
Haydi kapışalım o zaman!
Что ж, я совсем не против.
Haydi o zaman.
- Да.
Çabuk ol o zaman! Haydi.Çabuk!
Уходите, ну, ну давайте, уходите, идите.
O zaman babam " Haydi, genç adam!
Иначе какой из тебя зять? " ".
Ailenden korkmadığını söyledin, taşın o zaman, haydi!
Если не боишься родителей, тогда вперед, переезжай.
O zaman haydi, şüphelendiklerimizden en genç olanları alalım ve bir kenara çekip inceleyelim.
Давайте возмем молодых относительно которых мы сомневаемся... и отдельно, проверим.
Eğer zavallı, yaşlı annene, son senelerinde böyle davranacaksan, tek diyeceğim sana : Haydi. Çarmıha geril o zaman.
И если так ты обращаешься со своей бедной старой матерью... на закате ее жизни, то все, что я могу сказать - вперед, будь распят!
Haydi, o zaman.
Ну тогда давайте.
Haydi, o zaman.
Поди сюда.
Haydi ikimiz de çenemizi kapatalım o zaman.
Во-вторых, вы сказали, что мы не будем разговаривать. Так что, я вас не трогаю, и вы меня не трогаете.
- O zaman sende ön koltuğa bulaş, haydi.
- Тогда пересядь на переднее сиденье.
- O zaman sen tak, haydi. - Bana inan.
Ну, тогда иди и надень её сама.
Tamam, o zaman ben Lloyd ve haydi dışarı çıkalım.
В общем, меня зовут Ллойдом. Давай куда-нибудь сходим.
Haydi Washington parkına gidelim o zaman " dedim.
Пошли в Вашингтон-Парк. ".
Tamam, o zaman, haydi şu kokpit kapısını bir açalım, tamam mı?
Ладно. Продолжим с дверью.
Haydi o zaman.
Давай сделаем это.
Haydi git o zaman!
Идите же!
Eğer 17 kere falan "zorundaysam" demeseydin o zaman ben de "Haydi, yapalım" derdim.
И если бы ты не говорил "Раз уж я должен", примерно 17 раз тогда я бы сказала, "Ладно, давай начнём".
Haydi gezmeye gidelim o zaman.
Тогда давай прокатимся.
Haydi kafataslarını ölçüp bodruma götürelim ve yakalım o zaman.
А может измерим их? .
O zaman gidelim haydi.
Что ж, тогда пошли.
Ona hakettiği aileyi verebiliyorsanız haydi, verin o zaman!
Вы можете дать ему семью, которую он заслуживает? Т ак, черт побери, дайте ему ее!
O zaman, haydi, başlayalım.
Давайте же взглянем на неё.
- Haydi çok o zaman.
Да.
O zaman haydi tartışalım. İnsan olarak, tamam mı?
Давай просто поговорим как знакомые.
- Tamam Ray. O zaman başla. - Haydi yap, ben hazırım.
- Давай замочим, сделаем это дерьмо.
O zaman, birkaç saat daha görmesen ölmezsin. Haydi.
Тогда она подождет еще пару часов.
Majesteleri, o Amerika'da her zaman "Kes sesini" anlamına gelmez. Burada anlamı, "Oha", "Haydi be"...
Ваше Величество, в Америке это означает выражение восторга, удивления.
Haydi, gel o zaman?
Давай. Давай тогда.
Haydi gel de al o zaman!
Хочешь это лицо - так подойди и возьми!
Para mara yok! Haydi! O zaman ben gideyim babama diyeyim ki :
Ладно, тогда я передам ему, что вы сказали.
Tamam o zaman, haydi soru kavanozuna elimizi daldıralım.
Итак, запустим руку в чашу с вопросами!
İşte o zaman kıçları benimdir. Haydi.
- И тогда я возьму их.
O zaman haydi gidip vampir avlayalım.
Значит – пошли на охоту на вампа.
Tamam o zaman, haydi başlayalım!
Отлично, тогда начнём?
O her zaman iyimserdir. Haydi bebeğim, haydi.
... была четвёртый раз замужем за неким Питом.
haydi oradan 94
haydi oğlum 108
haydi öyleyse 19
o zaman 2152
o zaman sen 17
o zaman görüşürüz 43
o zaman ben 17
o zaman git 34
o zaman bile 16
o zamanlar 81
haydi oğlum 108
haydi öyleyse 19
o zaman 2152
o zaman sen 17
o zaman görüşürüz 43
o zaman ben 17
o zaman git 34
o zaman bile 16
o zamanlar 81
o zaman konuşuruz 17
o zaman sorun yok 23
o zamandan beri 75
o zamana dek 17
o zaman anlaştık 30
o zaman gidelim 30
o zaman neden 38
o zaman tamam 23
o zamana kadar 114
o zaman ne olacak 49
o zaman sorun yok 23
o zamandan beri 75
o zamana dek 17
o zaman anlaştık 30
o zaman gidelim 30
o zaman neden 38
o zaman tamam 23
o zamana kadar 114
o zaman ne olacak 49
o zaman başlayalım 18
o zaman ne yapacaksın 18
o zaman sorun ne 36
o zaman ne 51
o zaman acele et 18
o zaman ne yapacağız 24
o zamana değin 24
zamanı 41
zaman 286
zamanında 22
o zaman ne yapacaksın 18
o zaman sorun ne 36
o zaman ne 51
o zaman acele et 18
o zaman ne yapacağız 24
o zamana değin 24
zamanı 41
zaman 286
zamanında 22
zamanla 88
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
zamanın var mı 17
zaman yok 141
zaman doldu 144
zamana ihtiyacım var 37
zamanım var 22
zamanımız azalıyor 34
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
zamanın var mı 17
zaman yok 141
zaman doldu 144
zamana ihtiyacım var 37
zamanım var 22
zamanımız azalıyor 34