Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ Y ] / Yarın öğleden sonra

Yarın öğleden sonra перевод на португальский

300 параллельный перевод
Yarın öğleden sonra, burada.
Amanhã, ao fim do dia.
Yarın öğleden sonra?
- Quem sabe amanhã à tarde?
Ellen'ı arayıp yarın öğleden sonra yola çıkacağımızı söylerim.
Eu ligo para ele e digo que vamos sair daqui amanhã à noite.
Satış duruşması yarın öğleden sonra vasi mahkemesinde olacak.
A audiência para validar a venda... terá lugar no tribunal, depois de amanhã.
- Yarın öğleden sonra olur mu?
- Que tal amanhã à tarde?
Rodeo yarın öğleden sonra başlıyor.
O rodeo é amanhã à tarde.
Paris'ten yarın öğleden sonra döneceğim.
Voltarei de Paris amanhã a tarde.
Yarın öğleden sonra herkesi toplantıya çağır.
Reúna todos para uma conferência amanhã a tarde.
Eğer gece yarısı trenine yetişebilirsem, yarın öğleden sonra burada olabilirim.
Se apanhar o avião de meia-noite... Posso ir a Berlim e voltar amanhã a tarde.
Yarın öğleden sonra Michelleler'in evine gideceğim. Birden başım ağrımaya başlayacak. Michelle annesinden beni eve getirmek için izin isteyecek.
Vou passar a tarde a casa da Michelle, a mãe dela vai dizer que tem dores de cabeça e traz-me para casa.
Onbaşı'nın 24 saatlik geçiş kartı yarın öğleden sonra geçerli.
Um passe de 24 horas que começa amanhã às 12 : 00.
Yarın öğleden sonra da bazı kişilerle buluşmalıyım.
E vou ver algumas pessoas logo à tarde.
Yarın öğleden sonra iyi mi?
Amanhã à tarde pode ser?
Yarın öğleden sonra Paris'e gidiyoruz.
Amanhã, partimos para Paris.
Yarın öğleden sonra yarım milyon getireceğim.
Amanhã à hora da corrida, terei aqui meio milhão.
Yarın öğleden sonra görüşürüz.
Vemo-nos amanhã à tarde..
- Yarın öğleden sonra boş musunuz?
Está livre amanhã à tarde?
Yarın öğleden sonra Ossington Caddesi'nde?
Amanhã à tarde, na Rua Ossington?
Yarın öğleden sonra 4'de Weaver gelene kadar buradan sorumlusun.
Você ficará aqui até que Weaver chegue às 4 horas
Belki yarın öğleden sonra...
Talvez amanhã à tarde...
Tüm gece ve yarın öğleden sonra saat 5te ofisimde olacağım.
Estarei no meu consultório hoje e amanhã, depois das 17h00.
Yarın öğleden sonra ikide.
Amanhã às 2 horas da tarde?
Belki yarın öğleden sonra beraberce yüzmeye gideriz.
Talvez iremos nadar juntos amanha.
Suriye ile Mısır'ın yarın öğleden sonra bize saldıracağına dair güvenilir istihbaratlar aldık.
Temos informações fidedignas que a Síria e o Egipto, ambos atacarão esta tarde.
Neden beni yarın öğleden sonra aramıyorsunuz?
Por que não tenta amanhã à tarde para ter a certeza?
Yarın öğleden sonra saat altıda, ön kapının yanındaki blackjack masasında olacağım.
Estarei na mesa de 21 perto da porta de entrada, amanhã ás 6 da tarde.
Catherine'le Eddie'yi arayıp... ancak yarın öğleden sonra varabileceğimizi söylemeliyiz.
Devíamos telefonar à Catherine e ao Eddie que só chegaremos amanhã à tarde.
- Yarın öğleden sonra, ateşlerin orda.
- Amanhã à tarde, junto aos fogos. - A qualquer hora, lá estarei.
( Silvio'nun artistliğinin sonu ) Sizi yarın öğleden sonra haberdar edeceğiz.
- Nós dizemos amanhã à tarde.
Yarın öğleden sonra!
É amanhã à tarde!
Yarın öğleden sonra İngiltere`ye gitmek üzere ayrılıyorum.
Bem. Mas vou a Inglaterra amanhã à tarde.
Eğer üzerine güzel bir takım elbise giyip, dişlerini fırçaladıktan sonra, hayvan kokusunu örtecek bir deodorant sıkarsan, yarın öğleden sonra seninle görüşecek.
Por isso, se vestires um fato, lavares esses dentes e puseres água de colónia para disfarçar esse cheiro a canguru, ele recebe-te amanhã à tarde.
Tamam 3 : 00'e ne dersin. Yarın öğleden sonra... altgeçitte?
Certo, uh, que tal às 3 : 00.
Bayan Melny Elizabeth Charlotte Trafford yarın öğleden sonra, saat 5 : 18'de şurdaki rayların üzerinden geçerken arabasına çarpan yolcu treni yüzünden öldü.
Menina Melny Elizabeth Charlotte Trafford morreu quando seu carro foi atingido e destruído por um comboio de passageiros naquele cruzamento, amanhã à tarde às 5 : 18.
Yarın öğleden sonra orada olabilirim.
Estou aí amanhã à tarde.
Yarın öğleden sonra sizi Chicago uçağına bindirebiliriz.
Amanhã à tarde, podemos arranjar-lhe um voo para Chicago.
Yarın öğleden sonra aranızdan bana katılmak isteyen olursa... sazlıkta son peyote kesemi turnalarla paylaşıyor olacağım.
Amanhã à tarde, aquelas que quiserem me acompanhar.. os grous terão o último saco de peyote.
Tamam, yarın öğleden sonra. Sana bir kaç yo-yo numarası göstereceğim.
Sim, está bem, então amanhã à tarde ensino-te alguns truques no yo-yo.
Annem tüm işlerle güzelce ilgilendi,... ve bu mutlu etkinlik yarın öğleden sonra gerçekleşecekti.
A mãe parece fazer tudo para se enquadrar no plano. O feliz evento vai ter lugar amanhã á tarde.
Yarın öğleden sonra.
Ah, amanhã à tarde.
Turrel ile ilk toplantı yarın öğleden sonra yapılacak.
A primeira reunião com o Turrel está marcada para amanhã à tarde.
Yarın öğleden sonra?
Amanhã à tarde?
Efendim, Şu CFI çoğaltıcılarının yarın öğleden sonra burada olması ile ilgili.
Capitão, os replicadores CFI devem chegar amanhã à tarde.
Görünüşe göre, 127. "Yılın Sosyetik Budalası" yarışmasında bizleri harika bir öğleden sonra bekliyor.
Parece tudo talhado para uma esplêndida tarde desportiva... nesta 127ª edição do "Idiota da Alta-Sociedade do Ano".
Yarın iki seans olacak, sabah ve öğleden sonra.
Amanhã teremos duas sessões, uma de manhã e outra à tarde.
Öğleden sonra 3 : 00'teki yarışta Misafir atının ganyanı.
Esta tarde, na corrida das três. A Coming Up.
Yarın bir araya gelsek, diyelim öğleden sonra 2 : 00 gibi, sadece şunu bir incelemeye?
Podemos nos encontrar amanhã por volta das duas da tarde? Para vê-lo com detalhe.
Yarın da ve hiçbir öğleden sonra.
Nem amanhã à tarde, ou noutra tarde qualquer.
Öğleden sonra arabayı alayım ki, yarın erkenden işe koyulalım.
Vou buscar o carro hoje à tarde para arrancarmos cedo.
Öğleden sonra uğradı ve beni yarın akşamki yemeğe davet etti.
Veio cá e convidou-me para jantar, amanhã à noite.
Yarın sabah orada oluruz veya öğleden sonra bir ara.
Devemos chegar aí amanhã de manhã, ou ao princípio da tarde.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]