English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ H ] / Hastamız nasıl

Hastamız nasıl Çeviri İngilizce

110 parallel translation
Hastamız nasıl?
How's our invalid?
Hastamız nasıl?
How does the patient feel?
Doktor, hastamız nasıl?
Well doctor, how is our patient?
Özel hastamız nasıl doktor?
How's the special patient, doctor?
Hastamız nasıl?
How's the patient?
- Julius, hastamız nasıl?
- Good morning, Julius. - How's our patient today?
- Hastamız nasıl bakalım?
- Well, how's our patient doing?
Hastamız nasıl?
How is the fair patient?
diğer hastamız nasıl?
How's the other patient?
Hastamız nasıl bakalım?
- And how's the patient?
Hastamız nasıl?
How's our patient?
- Hastamız nasıl oldu?
- How's the patient?
Dr. Cornelius, hastamız nasıl?
Dr. Cornelius, how is our patient?
- Hastamız nasıl?
- So, how's the patient?
Hastamız nasıl?
How's our cripple.
- Doktor, hastamız nasıl?
– Ah! Doctor, how's the patient?
Doktor... hastamız nasıl?
Doc... how's our patient?
Hastamız nasıl?
How's your patient?
Hastamız nasıl?
Hey, Janet. How's our patient?
Hastamız nasıl?
Johnny, no! Pratt : So how is our patient doing?
Anevrizması olan hastamız nasıl?
How is our triple A?
Hastamız nasıl?
- How's the patient?
Hastamız nasıl?
How's our patient doing?
Ben Doktor Beckett. Hastamız nasıl?
How's our patient?
Söyle, hastamız nasıl?
Say, how's our patient?
- Hastamız nasıl?
How's our patient?
- Hastamız nasıl?
Well, how is our patient?
Gastroenteriti olan hastamız nasıl?
And how's our gastroenteritis girl doing?
Hastamız nasıl?
How's the patient feeling?
Hastamız nasıl?
How's the patient doing?
Hastamız nasıl?
How is our patient?
Hastamız nasıl bakalım?
How's our patient?
Bu sabah hastamız nasıl?
And how is the invalid this morning?
Rüyasında yürüyen hastamız nasıl?
How's our dream walker guy doing?
Doktor bey, hastamız nasıl?
Doc, how is the patient?
Doktor, hastamız nasıl?
Doctor, how's our boy?
Hatta çok iyi. Hastamız nasıl peki?
How's the patient doing?
Sevimli hastamız bugün nasıl? Çok iyi.
Just fine, thank you, Doctor.
Hastamız bugün nasıl?
How's our patient today?
Hafızasını kaybeden hastamız bugün nasıl?
How's our amnesia patient this morning?
Hastamız bugün nasıl?
How's our lovely patient today?
- Tatlı hastamızın durumu nasıl?
- So how's our lovely patient?
Ve bir nedenden dolayı, tam o anda o böcek ilaçlarının hastamızın vücuduna nasıl girdiğini fark ettik.
For some reason, right then, we both knew how those pesticides got into our patient's system.
Senin hastan olduğuna göre ve sen de cerrah olduğunda göre, siz iki tavuk, düğün masası aksesuarlarını seçmek ve kel kafanın kafasına başörtüsünü nasıl bağlayacağını düşünmek yerine gelip hastamızı kontrol ederseniz, ne güzel olur, değil mi?
Seeing as he's your patient and you're a surgeon, gosh, I was hoping that if you two hens have an extra moment between choosing centre pieces and deciding exactly how you're gonna attach that veil onto baldy's head, it would just be super-de-duper if you could peek in and give him the old lookie-Ioo, wouldn't it?
- Hastamızın durumu nasıl?
How's our patient?
- Hastamız olmaması nasıl bir bahane?
- How about this one? He's not our patient. - Nope.
- Hastamız nasıl?
I'm loving angels instead... - How's our patient?
İşte bu bizim odaklanmamız gereken şey. Hastamızın yok olan şeyi neyse hayati organları yok ederken, kim kiminle nerede nasıl oynamayacağım.
That's what we should be focusing on, not playing Madlibs while our patient's exploding "noun" destroys her life-sustaining "noun."
Hastamız nasıl?
- How is our patient?
Hastamızın durumu nasıl?
How's the patient?
Gey radarın çok harikaysa hastamızın durumunu erkek arkadaşıyla tanışana kadar nasıl çakmadın?
If your gaydar is so great, how come you didn't know about the patient till you met his boyfriend?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]