Bu daha kötü Çeviri İspanyolca
1,816 parallel translation
Bu daha kötü.
Esto es peor.
Sadece kızgın değil, hayal kırıklığına uğradı ve bu daha kötü.
Oh, no sólo está cabreada, está decepcionada, y eso es peor.
Bu daha kötü olmaz mıydı?
¿ No sería peor?
Belki de bu daha kötü.
Y quizás sea peor.
Bu daha kötü.
Eso es inquietante.
Dava. Kullanışlı değildi, pahalıydı. Bu sadece durumu daha kötü yaptı.
El juicio fue inútil y caro, solo hizo que empeorara.
Fakat, burada kalıp sizin ve küçük erlerinizin bu okulun üzerine sifon çekmesine ve değer verdiğim insanları incitmesine izin verirsem lanetlenirim, çünkü, onu bu konuya sürüklemene rağmen, konu, en kötü gününde bile senden daha iyi bir subay olacak olan Kaitlin, değil.
Pero de ninguna manera permitiré que usted y sus peones arruinen esta universidad y lastimen a la gente que me importa. Porque, aunque usted la metió en esto, nunca se trató de Kaitlin, quien, en su peor día, sera mejor oficial que usted en toda su vida.
Pekâlâ, bu acıtacak. Kıpırdarsan daha kötü olur tamam mı?
Será mucho peor si te mueves, ¿ de acuerdo?
Hatta - - Hatta kötüden bile daha kötüydü...,... ama bu tüm koruyu ailelerin kötü olduğu anlamına gelmez.
Lo sé. Fue... Fue peor que malo, pero no quiere decir que todos los padres adoptivos sean monstruos.
Oh, bir adı olduğunu bilidiğinde, bu daha da kötü oluyor.
Es peor aún cuando sabes que tiene un nombre.
Bu topraktan ve ağaçlardan muazzam bir karbon, Sibirya'daki dounk vaziyette bulunan kara parçasından metan salınımına yol açacaktır... ve bu da atmopsfere etkide bulunan daha fazla sera gazı oluşumuna sebep olacaktır, ki bu da bizi en kötü senaryoya doğru ilerletir : 6 derecelik bir ısı yükselmesiyle... beraber dünya üzerindeki hayatın büyük bir kısmı bir anda silinip gidecektir.
grandes cantidades de carbono se crearian, arboles y tierras, metano saldria de la superficie de siberia y sera ese exceso de gases del efecto invernadero que saldra a la atmosfera, los que nos llevaran a un peor escenario de 6 o mas grados
Bu olay daha kötü bitmediği için şanslısın.
Tienes suerte de que todo esto no terminara peor.
- Bu daha kötü 0 göt herif prozervatif bile takmıyor.
Este maldito, tenia puesto el único condón que teníamos en su pene.
Yok, bu şeyden bile daha kötü..
No, esto es peor que...
Chris, şunu belirtmeliyim ki bu batan bir mağazayı gezmekten daha kötü bir şey.
Chris, sería más aburrido que ir a un centro comercial en la ruina.
Bu durum, müşterilerin ajansa vasat işler yaptırtarak sektörde birçok kötü işin çıkmasına ve bize sadece daha iyi bir iş yapmak için hevesli olduğumuzda ödeme yapmalarına sebebiyet veren bir düzenbazlıktı.
Y casi parecía deshonesto, dejar a los clientes dictarnos un trabajo mediocre y pagarnos por ello, cuando nosotros aspirábamos a hacer mejor
Kimse bu konuda benden daha kötü hissedemez ama beni biraz daha zorlasan birden kalkıp yürüyeceğimi ve ameliyatı yapabileceğimi düşünüyorsun ama yanılıyorsun.
Nadie se siente peor que yo pero si crees que puedes obligarme a mejorar para regresar al quirófano, estás equivocado.
Çünkü sonuçlarInIn öngörülenden daha kötü olduguna dair bir duyum aldIm ki bu da halka açIlIr açIlmaz tepetaklak gidecekleri anlamIna geliyor.
Porque me han dicho que los resultados son peores de lo que se esperaba lo que significa que caerá en cuanto se anuncie.
Bu çok kötü olur. Daha kötüsü, buna bayılıyorum.
- ¡ Mientras peor se pone, más me gusta!
Bu dünyada büyü kullanan benden çok daha tehlikeli insanlar var. Kötü büyü üzerinde benden daha fazla kabiliyeti olan.
Sólo ten en cuenta que hay personas mucho más peligrosas que yo allí afuera en el mundo personas con mucho mayor control que yo de la magia genuinamente desagradable.
biraz daha katlan bu kötü dünyamıza,
absténte de la dicha por un tiempo, y en este áspero mundo
Bu gün daha da kötü olamaz.
¡ Este día no podría empeorar!
Bu, işleri daha da kötü yapabilir.
Podría empeorar las cosas.
Bütün bu yaygara ve bağırışlar. Kuzen Max'in düğününden daha kötü.
Todos esos gritos y juramentos, es peor que la circuncisión del primo Max.
Bu kötü bir şakadan daha fazlası.
Eso es más que un chiste malo.
Bu soru daha iyi değil. Felaket kötü bir soru.
Esa no es una mejor pregunta.
Bu küçük mucizeyi daha önce okula başlamadan önce bilmeyişim çok kötü. Artık çıkarılması gerekiyor, Ben onu çıkarması için Herb'e gitmek üzereydim ama bir sebeple önce buraya uğradım.
Lastima que no sabia de esta pequeña maravilla Estaba justo de camino a sacarmelo pero por alguna razon me detuve aqui priemero.
Bu daha kötü oldu.
Uh, eso sonó mal.
Ailesinin ona bu ismi vermiş olması ne kadar gülünç olsa da sizin Briana'ya yaptığınız bin kat daha kötü.
Aunque es ridículo que sus padres le pusieran ese nombre, lo que usted hace con Brianna es 1.000 veces peor.
Şekerden uzak dur genç bayan. Ve bir daha bu kötü matkaba gerek kalmayacak tamam mı?
Tú aléjate de esos dulces, jovencita, y nunca tendrás que volver a ver un taladro tan desagradable, ¿ vale?
Justin, durum bu kadarda kötü değil tamam mı? Olduğundan daha abartılı hale getirme.
* * 3x23 Pongamos fin a todo esto * * Sincro :
Eğer bu kötü haber yetmediyse hava durumu bültenleri 48 saat içinde bir fırtına daha bekliyor.
Y como si eso no fuera suficientemente malo, reportes locales anuncian otra tormenta dentro de las siguientes 48 horas.
Ben sadece bu günlerde kavgaya karışmaktan çok daha kötü bir şeyler yapmasından korkuyorum.
Sólo temo que un día de estos va a hacer algo mucho peor que sólo empezar una pelea.
Pekala, bu olduğundan biraz daha kötü gözükecek ama... - Elinizi buraya koyun ve bakmayın.
Se ve peor de lo que es, ponga su mano aqui y no mire.
Daha kötü seçenekler var ama bu şehirde daha iyisini bulamayacaksın.
Lo podías hacer mucho peor y en este pueblo, no lo harás mucho mejor.
Dr. Montgomery bu sabah olanlar için kötü hissediyor. Bir ultrasona daha girmeni istiyor.
Sabes, la doctora Montgomery se siente mal por lo de esta mañana, y quisiera hacer otra ecografía.
Bu hamile deniz aslanı için durum daha da kötü.
Para esta leona marina preñada, los riesgos son aún mayores.
Belli ki bu sabaha göre çok daha kötü.
Es obviamente mucho más violento de lo que era esta mañana.
Bu olanlardan daha kötü ne olabilir?
¿ Qué podría ser más equivocado que lo que está pasando aquí...
Bu film çok kötü ahmakça. Belki beraber çok daha iyi filmler yapabiliz.
Esta película es muy mala... estúpida... tengo unas muchas mejores.
Dallas'da neredeyse tecavüze uğrayacaktım ama bu, o olaydan çok daha kötü.
Casi fui violada en Dallas, pero esto es mucho peor.
Bu kesinlikle olayları daha kötü yapar.
Es una tormenta de plomo viniendo hacia ti.
Ama daha kuzeyde, bu kayma süreci ve yer altında olan şeyler çok daha kötü.
Pero más al norte, este proceso de desplazamiento y todo lo que ocurre bajo la tierra son algo mucho más siniestro.
Çok tatlısın, bu durumda kendimi daha kötü hissetmemem için,
Eres muy dulce, lo cual... hace que me sienta peor por esta situación.
Monk, bu binde bir ihtimal. Muhtemelen daha da kötü.
Probablememte peor.
Daha kötü olurlarsa bu iki palyaçoyu kovarız.
Bueno, ellos no pueden ser mucho peor. Que los otros dos payasos que acabamos de despedir.
Bu ondan daha da kötü.
Es mucho peor que eso.
Bu kötü davranış daha önce yoktu.
Este brutal comportamiento es nuevo.
Bu biraz da Hıristiyanlıktaki kefaret inancına benzer, yani daha önce yapmış olabileceğiniz kötü şeyleri telafi edebilmek için yaptığınız iyi şeyler gibi.
Esto es un poco como la penitencia Cristiana donde haces algunos actos buenos en la tierra para compensar los actos malos que puede que hayas cometido.
Ya da belki de bu çocuk... işleri daha da kötü hale getirir.
O este crio hará que... este niño empeorará las cosas.
Şimdiye kadar futbol sahalarında gördüğüm her şeyden daha kötü bu.
Esto es lo peor que he visto en un campo de fútbol.
bu daha iyi 394
bu daha çok 18
bu daha başlangıç 56
bu daha da kötü 16
bu daha ne kadar sürecek 18
bu daha önemli 22
daha kötü 60
daha kötüsü 53
daha kötüsü de olabilirdi 50
daha kötü olabilirdi 24
bu daha çok 18
bu daha başlangıç 56
bu daha da kötü 16
bu daha ne kadar sürecek 18
bu daha önemli 22
daha kötü 60
daha kötüsü 53
daha kötüsü de olabilirdi 50
daha kötü olabilirdi 24
daha kötüsü olabilirdi 16
daha kötü de olabilirdi 21
kötü 450
kötü çocuk 26
kötüsün 16
kötüyüm 22
kötülük 29
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
daha kötü de olabilirdi 21
kötü 450
kötü çocuk 26
kötüsün 16
kötüyüm 22
kötülük 29
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü hissediyorum 25
kötü bir şey mi 21
kötü haberlerim var 53
kötü haber 90
kötü şans 106
kötü bir gün geçirdim 16
kötü olmuş 26
kötü bir rüya gördüm 21
kötü günde 30
kötü bir niyetim yoktu 24
kötü bir şey 23
kötü haberlerim var 53
kötü haber 90
kötü şans 106
kötü bir gün geçirdim 16
kötü olmuş 26
kötü bir rüya gördüm 21
kötü günde 30
kötü bir niyetim yoktu 24
kötü bir şey 23
kötü mü 170
kötü köpek 56
kötü görünüyorsun 48
kötü değil 112
kötü görünüyor 44
kötü oldu 20
kötü kokuyor 23
kötüydü 25
kötü zamanlama 21
kötü adamlar 18
kötü köpek 56
kötü görünüyorsun 48
kötü değil 112
kötü görünüyor 44
kötü oldu 20
kötü kokuyor 23
kötüydü 25
kötü zamanlama 21
kötü adamlar 18