Yarın pazar Çeviri İspanyolca
188 parallel translation
" Yarın Pazar.
" Mañana es domingo.
Ama yarın Pazar.
Pero mañana es domingo.
Yarın pazar yerinde konuşacağı söyleniyor.
Se dice que hablará en la plaza del mercado mañana.
Yarın pazar, Peder Coleman öldüğünden beri Azize Mary'deki ilk ayin olacak.
Mañana domingo. Será la primera misa en St. Mary desde que el padre Coleman morir.
Pekala yarın pazar ve haftanın geri kalanında herkesin midesi ekşiyecek.
Los domingos aquí dan acidez de estómago.
- Bak, yarın Pazar.
- Mañana es domingo.
- Ama yarın Pazar.
- Pero mañana es domingo.
Yarın pazar.
Mañana es domingo.
Yarın Pazar.
Mañana es domingo.
- Yarın Pazar.
- Mañana es domingo.
Ama yarın pazar.
Mañana es domingo.
Yarın Pazar günü.
Mañana es domingo. ¿ Qué se hace por aquí Ios domingos?
Bugün cumartesi, yarın pazar.
Mañana es domingo y nadie trabaja.
.. yarın Pazar değil, Salı.
Pero si mañana es martes.
Yarın Pazar.
Mañana es domingo
- Bak, yarın pazar. Neden stüdyoya gelmiyorsunuz?
¿ Por qué no vienes al estudio?
Ertesi gün. Fakat yarın Pazar.
Lo tienen de un día para otro, pero mañana es domingo.
Yarın pazar.
Mañana es domnigo.
Yarın Pazar.
- Sin duda. Mañana es domingo.
Aldırmayın, yarın pazar.
No se preocupe, mañana es domingo.
Yarın pazar açıldığında 1500 hisseyi 50 seferde almanı istiyorum.
Cuando abra el mercado, quiero que compres 1500 opciones hastajulio a $ 50.
- Yarın Pazar..... ve, bana dua etmek dışında bir şeye yeltenirsen, kaybedersin, Doc.
- Mañana es domingo y a menos que tengas la intención de rezar más que yo, perdiste, Doc.
Yarın pazarın kurulduğu gün, bu da 40 öğle yemeği demektir.
Mañana es día de mercado, cuarenta almuerzos.
Yarın Pazar!
Mañana, es domingo.
Yarın Pazar, tatil.
Mañana es domingo, tu día libre.
Yarın pazar açıldığında 1500 hisseyi 50 seferde almanı istiyorum.
Comienza a comprar Aceros Anacott sin límites.
Pek güzel, yarın Pazar günü.
Trés bien. Mañana es domingo.
Yarın Pazar, ese.
Es domingo, ese.
Güzel, yarın... pazar!
"Bien, mañana... ¡ Domingo!"
Yarın da pazar.
Y mañana es domingo.
Yarın hayvan pazarına gideceğim için bu parayı bir kenara koymuştum.
Para mi no, pero si para mis hijas...
Mecburen yarın buluşacağız, ilk pazarı izleyen gün normaldir.
Nosotros las encontramos adorables, a la fuerza, porque sólo ha pasado el primer domingo.
Yarın pazar olduğu için çok sevinçliyim.
Me alegra que mañana sea domingo.
Ama yarın sıradan bir Pazar değil.
Y mañana no es un domingo cualquiera.
- Yarın ve Pazar çalışmıyorlar.
- Cierran mañana y el domingo.
Bir pazar gününü daha atlattığım aklıma geldi. Annem gömülmüştü ve yarın her zamanki gibi işe geri dönecektim.
Me acordé de lo que había hecho en otro domingo, que el entierro de mamá había sido hoy y mañana volvería a trabajar como de costumbre
Yarın, günlerden Pazar. At bineceğim.
Mañana es domingo, tengo un rallye.
Yarın pazar.
Recuerda, mañana es domingo.
Yarın sabah erkenden her birine gidip onlara Metropol'de olacağımı söyle. Pazar saat 11 : 00 da 29.
Mañana temprano les harás una visita uno por uno para decirles que estaré en el Metropole a las once de la mañana del lunes 29.
Yarın senin, benim bütün kuru-temizleyen görkemimde beni gördüğün zaman Ve benim Pazarım, toplantı giysilerine gider Söz vermeni istiyorum.
Mañana cuando me vea con mi esplendoroso lavado en seco, en mi ropa de los domingos, quiero que me prometa que no habrá preguntas.
Yarın köle pazarı kurulacak, inci pazarının hemen yanında.
¿ Mercado de perlas? Suleiman adora las perlas, las colecciona.
- Yarın değil, öbür gün. Pazar günü.
- Pasado mañana, domingo.
Bugün Cumartesi, yarın da Pazar...
Se me acabará mientras se informa.
Pazar günü gece yarısı bu kamyonda olacaksınız.
El Domingo a la medianoche otra vez al camión.
Yarın günlerden Pazar.
Mañana es domingo.
" Annem bana seninle konuşmamamı söyledi. Ne bugün, ne yarın ne de pazar.
Mi madre me dijo que no hablara contigo ni hoy ni mañana, ni el domingo.
Bunların maaşlarının toplamı, Ortak Pazar ülkelerinin yarısının gayri safi milli hasılasından fazladır.
La suma de sus salarios es mayor... que el P.I.B. de la mitad de las países del Mercado Común.
Yarın günlerden pazar adamım.
Mañana es domingo.
Ancak Silver Blaze'ın pazar gününe yarışacağı konusunda çok umutluyum.
Pero tengo la esperanza de que... Silver Blaze estará el sábado.
Yarın ya da pazar evde misin?
¿ Estarás en casa mañana o el domingo?
Pekala. Pazar gecesi, yani yarın gece DeLorean'ı terk edilmiş gümüş madeninin yanındaki raylara yerleştiririz.
Mañana domingo por la noche, pondremos el DeLorean aquí, en el carril de tren junto a la mina abandonada.
pazar 161
pazartesi 216
pazar günü 59
pazarlık 23
pazartesi mi 18
pazartesi görüşürüz 74
pazartesi sabahı 26
pazar mı 17
yarın 1367
yarın görüşürüz 752
pazartesi 216
pazar günü 59
pazarlık 23
pazartesi mi 18
pazartesi görüşürüz 74
pazartesi sabahı 26
pazar mı 17
yarın 1367
yarın görüşürüz 752
yarına 24
yarın ararım 21
yarın gel 39
yarın akşam 77
yarın sabah 8 21
yarın konuşuruz 62
yarın öğleden sonra 16
yarın görüşmek üzere 36
yarına kadar 33
yarın sabah görüşürüz 30
yarın ararım 21
yarın gel 39
yarın akşam 77
yarın sabah 8 21
yarın konuşuruz 62
yarın öğleden sonra 16
yarın görüşmek üzere 36
yarına kadar 33
yarın sabah görüşürüz 30
yarın sabah 190
yarın gidiyorum 39
yarın gece 101
yarından sonra 30
yarın olmaz 23
yarın ne yapıyorsun 17
yarın mı 170
yarın gelin 16
yarın büyük gün 21
yarın saat 10 21
yarın gidiyorum 39
yarın gece 101
yarından sonra 30
yarın olmaz 23
yarın ne yapıyorsun 17
yarın mı 170
yarın gelin 16
yarın büyük gün 21
yarın saat 10 21